Gönderen Konu: EŞCİNSELLİK: Zor bir imtihan evet ama her zorluktan sonra bir kolaylık vardır.  (Okunma sayısı 229 defa)

Mrt_

  • Newbie
  • *
  • İleti: 2
    • Profili Görüntüle
Merhaba, benim bu problemim yanlış hatırlamıyorsam ilkokul 1. sınıfa giderken falan başladı. Zaten anasıfına giderken de hiç gitmek istememiştim zorla göndermişlerdi. 1. sınıfta ise kendi cinslerim tarafından dışlandım onun öncesinde de halamlar bizimle aynı arsa içerisinde otururlardı ve onunla yaş halamın kızı vardı genelde onunla oynardım. Nasıl ve nereden öğrendik hiçbir fikrim yok bazı zamanlarda da lavaboya kaçar cinsel uzuvlarımızı birbirimize sürterdik birbirimizin. Babamı bildim bile asabi döven söven sinirlenince ne yapacağını bilmeyen bir insandı. Yıllarım onu sevip sevmediğim ondan nefret edip etmediğim düşünceleri ile geçti inançlı olduğumdan babama karşı gelmek istemezdim ama onu bir türlü düzgün bir şekilde de sevemezdim. Anneme çok şiddet uygular sürekli boşanma durumu söz konusu olurdu ona uyguladığı şiddete abim ile birlikte şahit olurduk. Hatta çok kötü durumların yaşandığı bir günde ilginç bir olay yaşadım odamda penceremden dışarı baktığımda yoğun şekil bir ışığın birkaç kez yanıp söndüğünü hatırlıyorum sanırım nur yağması tarzında bişeymiş ama üstüne düşüp araştırmadım. 2 tane de ablam vardı ablalarım öz değiller onlar amcamın kızları amcam yurtdışında çalışırken kaldığı ülkeden bazı sebeplerden dolayı kızlarını yanına alamadı ve biz ben 9 yaşımdayken doğan kardeşimle birlikte 3 erkek 2 kız 5 evlat olarak aynı evde büyüdük. Küçük olan ablam dinine hizmete adamıştı kendini benim bakımımla da yeri geldi o ilgilendi ben küçük olduğum için yeri geldi arkadaşları ile olan sohbetlere beni de götürürdü (kadınlar arasında olan). Ailem dindar ve muhafazakardı dini eğitimime önem verirlerdi. Beni kuran kurslarına gönderirlerdi ama ben orda defalarca erkeklerin çirkin hareketlerine maruz kalırdım. Ergenliğime girmemiş durumlarımdayken. Uzun eşek gibi oyunlarda bende onlarla oynamak istediğimde eşek ben olduğumda üstüme zıplamak yerine bazen cinsel uzuvlarına bana sürterlerdi. Bu kuran kursundayken bizim uzaktan yaşıtım olan bir akrabam hiçbir bilgim olmayan bu konularda beni eve davet eder ve çıplak bir şekilde cinsel uzuvlarımızı hem ön hem arkamıza sürtme ile beni bu duruma alıştırdı sürekli onlara giderdik. Yanlış hatırlamıyorsam ben ergenliğime de çok erken girdim sanırım 5. Sınıf civarlarındaydı belki bu yaşadıklarımın etkisi oldu üzerimde bilemiyorum. Ben boşalırdım ama o henüz ergenliğe girmediği için o boşalamazdı. Sonra bu yaşadıklarım bununla sınırlı kalmadı hem anne hem baba tarafında kuzenlerim ile de maalesef ki oldu. Okulda sözde arkadaşlarım olan insanlar benimle karı kılıklı, kız, top vs. diye dalga geçerlerdi. Nasıl bir acizlik ki hatırlıyorum mahallemde benden 1-2 yaş büyük birisi sokakta bana top dediğinde ben de ona madem topum hadi oynasana benle demiştim ve gülmüştüm. Daha maruz kaldığım durumun ne olduğunu bile anlayamıyordum. Bana bu acıları yaşatanları Allah’a havale ediyorum! Kız giysilerine vs kız oyuncaklarına merakım da yoktu. Bende içime kapandım zamanımın çoğunu atari oynayarak geçirirdim büyük bir çoğunluğunu hemde. Babam Pazar günleri izinliydi ama o günlerde de tarla bağ bahçeye gider bizi de peşinde götürür hata yaptığımızda kıpkırmızı olur bize söver nefret saçar ve bizi döverdi. Pazar günlerinden nefret ederdim. Keşke hiç Pazar gelmese de babamı görmesek isterdim. Evde bişey kaybolurdu biz hırsızlıkla suçlanırdık. Markete biri babam adına bişeyler alıp yazdırmıştı babam onu kim yaptı diye bize hesap sorardı bir keresinde söyleyin hanginiz yaptı bişey yapmayacağım dedi baktım bitmiyor ben yaptım dedim yapmadığım halde. O evde türlü türlü zulüm azap ve iftiralara maruz kaldım sürekli hırsız damgası yemekten madem böyle düşünüyorlar dedim ve ara ara babamın arabasından para araklamaya başladım nasıl olsa hırsızım ya bari gerçek olsun! Lisede daha kötüydü dalga geçmeler ben okulu bırakmak istedim izin vermediler. Normalde çok başarılı bir öğrenciyken lisede derslerim çok kötü olmaya başladı. O süre zarfında çok şiddetli karın ağrısından hastaneye kaldırıldım apandistim patlamak üzereymiş keşke patlasaydı da ölseydim! Ameliyata alındım ameliyat sırasında bana bişey olacak diye babam ağlamış öyle diyorlar. Ameliyattan sonra senin o halin neydi dedi beni azarladı çünkü ben iç traşımı hiç olmamıştım nasıl olacağımı bilmiyor kendime zarar veririm diye korkuyordum. Bunun bile detayını babamla yine konuşamadığım için anneme sormuştum sonrasında riske girip kendim traş olmaya çalıştım çok zor ve korkutucuydu ama bir şekilde öğrendim. Aklıma gelmişken küçükken bu tarz zulümlere maruz kaldığım bir sırada babaannemin yurtdışından gelme vitamin hapları vardı onlardan yüksek dozda alıp intihar etmeyi denemiştim sonra anüs tarafımda şiddetli bir yanma oldu uzun süre yani kendimce intiharım başarısız olmuştu. Orta okul zamanlarımda mahallemizde benimle alay etmeyen 2 arkadaşım vardı onlarla aram çok iyiydi Harun Reşit ve Ömer Faruk maalesef dostluğumuz kısa sürdü ve bizim mahallemizden taşındılar bana tek iyi gelen insanlarda hayatımdan böyle akıp gitmişlerdi. Üniversite döneminde böyle çirkin sözlü hareketlere nereyse hiç uğramadım bilemiyorum eğitimin verdiği edepten miydi acaba. Arkadaşlarım muhafazar kitledendi bende o süre zarfında namaza başladım. Askere gittiğim de yine o çirkin ithamlar devam etmişti bu sefer yanlarından ayrılabileceğim bir evim de yoktu ve orada bulunan bir memur sonradan arkadaşlarımın söylemesinden şüphelendim meğer ellemek ile beni taciz ediyormuş bende onun yanından uzaklaştım sürekli. Sonra askerliğim bitti ve memleketime döndüm babam il dışına göndermiyordu ve ben iş bulamıyordum bu süre zarfında depresyona girdim ve 14 kilo verdim ve saldım çoğu şeyi ve asıl olay burada başlıyor ben o malum siteleri araştırıp buldum ve onlara girip biri ile tanıştım ve görüştüm sevişme tarzında ilişkim oldu. Daha sonrasında yaşlı biri ile görüştüm kaç yaşlarında hatırlamıyorum ilk anal seks kısmı burada oldu kendisi pasifti bende ona aktif olmuştum. Sonra yaşıma yakın tahmini 7 8 yaş büyük bir öğretmen ile görüşmeye başladım o aktifti ama ben tip olarak vs beğendiğim için umursamadım onunla çok görüşmeye başladım sürekli onda kalıyordum ailem bazen eve gelip gelmediğimi bile bilmiyordum annem anlıyordu bazen diyordu nerdesin arkadaşımdayım vs diye geçiştiriyordum. Onunla çok ilişkide bulunmuştum pasif oluyordum sonra kendisi ilerleyen zamanlarda beni beğendiği için o bana pasif olmaya başlamıştı bu sefer de genelde ben aktif oluyordum. Ama o sürekli yeni arayışları da ihmal etmiyordu ben sadece onunla olsam diye düşünüyordum. Baktım onun umrunda değil bende yeni arayışlarda bulunuyordum. Sonra istanbulda iş buldum babam da müsaade etti ve oraya gittim. İstanbul söz konusu olunca seçenekte çoktu burada çok fazla farklı kişi ile görüştüm tabi onun öncesinde öğretmenden frengi kapmıştım ve bu süre zarfında iyileşmeyi bekledim ve görüşmedim kimseyle her ne kadar rahat olsam da başkasının benim yüzümden hastalanmasını istemezdim. Sonra çok farklı kişilerle görüştüm zenginler uyuşturucu kullananlar yani ne bileyim çok farklı tiplerdi bazısına a bazısına p bazısına ap oluyordum. Sonra bir diyetisyen ile tanıştım bu kişi tip olarak benim tarzıma uygundu onunla daha sık görüşmeye başladık ve korunmasız oluyordu kendisi prep kullandığını söylüyordu. Cinsellik harici de görüşürdük ve uyuştucu kullanırdı ve ben met ile o zaman tanıştım. O bana ısrar etmedi ben kendim kullanmak istedim o geldikçe kullanırdım ondan bir keresi sabah erken aç karnına çok çektim arabasını yaptırmaya götürmüştü bende yanındaydım o gün sabahında öyle bir nefes darlığı çektim ki anlatamam çok zor nefes alıyordum titriyordum su içmeye çalışınca sanki midem bulanıyordu dedim ölecem Allahım affet vs yalvarıyorum ne kadar süre devam etti o sancılar bilemiyorum ama Allah acımış olmalı ki belli bir süre sonra krizim geçti önüme boş boş bakıyordum sanki. Sonra bu diyetisyen arkadaşla muhabbet ederken herhangi bir gün muhabbeti açıldı Aziz Mahmud Hüdayi hazretlerinin kendisini de çok severim. Dedim ziyaretine gideyim ziyaret ettim falan annemlerde evlendirmeye çalışırlardı beni o süre dedim ben bırakacam böyle hayat geçmez rezillik Allah razı olmadığı işler falan bıraktım ve tekrar namaza başladım. Sonra kız ile tanıştırdılar kızı beğendim o da beni beğendi bir süre konuştuk falan hoşuma gitti yani sonra tamam dedik nişan yapalım nişan yaptık ama ben yine de kontrole gideyim dedim doktora ne durumdayım hasta mıyım falan gittim öğrendim ki hiv pozitif olmuşum tahminen diyetisyenden dolayı tabi başlarda zordu ama alıştım nişanlıma da dedim ben seni bu zorlu yolda sürükleyemem ayrılalım çok üzüldü o ağladı ben ağladım ayrıldık. Sonra hastalığımı annem babam da ablalarımın baskısı vs. ile açıkladık. Bana kötü olan o babam belli bir süre sonra o kadar çok değişti ki şuan ki babamı dünyalara değişmem öyle güzel değişti. Çok mutluyum iyi ki var onu çok seviyorum geçmişin sürekli aklıma kötü gelen anıları artık onunla ilgili doğru düzgün gelmiyor bile sürekli beni bişeyler konusunda destekliyor arıyor muhabbet ediyoruz hatta beraber ikimiz kahve içmeye gittik alışverişe gittik falan çok muazzam bir şey bunlar.
Şimdi ise Hüseyin hocamla tanıştım Allah çıkardı karşıma ki iyi ki çıkmış benim yaşadıklarımı dinleyip beni analiz etti diyebilirim aslında şuan problemimin sürekli kendi hakkımı yedirmem olduğunu görmemi sağladı bende ki asıl problem eziklik, aşağılık duygusu ve bunların akabinde isteksizlik ve tembellik oluşmuştu. Ki gerçekten de böyle o kadar çok hayattan kendimi soyutladım ki işlerimde başarısız oldum dünyam mahvoldu. Çok şükür ki 4 sene gibi bir süredir de eşcinsel mecradan kimse ile görüşmüyorum. Berbat sinir bozucu bir işim vardı ondan da sinirlerim tepeme geldi ve istifamı verdim hiç R yapmadım. Zaten olması gerekeni çok geç yapmış olduğumu gördüm artık birisi bana laf sokup herhangi bir özelliğim ile dalga geçmeye çalışırsa susmayıp ona karşılık vereceğim. Bunca zaman sustum da elime ne geçti ki... Tembelliğimden kurtulmak için işimle alakalı kurslar kovalayacağım. Onlar üstüne gidip kendimi geliştireceğim.
« Son Düzenleme: 07 Aralık 2024, 10:15:01 ös Gönderen: psikolog »

Mrt_

  • Newbie
  • *
  • İleti: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zor bir imtihan evet ama her zorluktan sonra bir kolaylık vardır.
« Yanıtla #1 : 07 Aralık 2024, 01:24:16 ös »
2. terapimde kendi çıkarımım şöyle oldu artık kendime yaşama sevinci aşılamam gerekiyordu. Geçmişin buhranından kurtulup kendi yolumu çizmem bu yolda ilerlemem ve sürekli kendim haricinde insanlara öncelik vermemem gerekiyordu. Evet burası çok önemliydi ben geçmişte yaptığım büyük ihtimalle saçma dualarımın cezasını çekiyordum. İnsanlardan o kadar nefret etmiş ve bıkmıştım ki Allahım yalnız olayım yalnız yaşayayım diyordum düşüncesizce ve öyle de oldu ve derdim ayrıca ne olur benim yüzümden kimse üzülmesin birine zararım olmasından da kendime zararım olsun yaptıklarımın derdim... Gerçekten de çok dikkat edilmesi gereken bir mevzu bu ağzımından çıkan her söze dikkat etmeliyiz. Geçmişte yaptığım düşüncesizce olan tüm dualarıma Estağfirullah.
Ben hata yaptığımda nasıl ki karşımdaki kişiden özür dilemesini biliyorsam karşımda ki de bilmeliydi. Neden sürekli alttan alan taraf olacağım onların egosu daha çok okşansın ve daha da kibirli olsunlar diye mi? Artık bu fırsatı vermek yok. Ben nasıl özür diliyorsam onlar da dileyecek yoksa karşılığı neyse gerek sözle gerek elle cevap verilecek. Giyimim kuşamım o kadar çok beni yaşamaktan soyutlamış ki karalara bürünmüşüm ve bu beni enerjisel olarak çok düşük bir moda sokmuştu hocamın da tavsiyesi ile kendime daha çok bakıyorum artık yeni kıyafetler aldım dışarıda adımlarımı atarken daha özgüven ile atıyorum.
Olaylara çok duygusal olarak yaklaştığımı farkettim haksızlık konusunda hakkım yendiğimde sürekli affeden taraf olduğum zaman sürekli hakkım yenirdi ve affetmek büyüklüktür ben bunu küçümsemiyorum söz olarak lakin ben her defasında bunu yaparsam karşımdaki kişinin beni kolay lokma olarak görmesine sebebiyet verecekti ki aslında burada hem kendime hem karşımdaki insana kötülük yapmış olacaktım. Kendime yaptığım kötülük pısırık ve zayıf kimliğimin daha da ilerlemesine karşımdakine yaptığım kötülük ise kendini bir bok sanıp herkese bunu yapması için oluşabilecek bir teşviğe sebebiyet verecekti. Ben karşılığını verdiğim sürece onu zayıflatacak ve kendimi iyileştirmiş olacaktım. Ki bu uyarıları da dikkate alarak biri ile konuştuğum zaman da susmuyor ve hakkımı arıyorum gerekirse de artık sövüyorum.