Sadece içimi döktüm. Zihinsel didaktik dolu haznemden inciler.
25 yıldır güya babamla yaşıyorum ama baba kavramını bilmiyorum. Benim için baba=annemin eşi. Bu kadar. bişey anlam ifade etmemesini geçtim o boşluğun yerini leş mi leş ilişkilerle, acıyla kapattım. İşin kötüsü kardeşlerimin arasında sanırım bi ben sevmiyorum onu. Daha doğrusu bi benim ilişkim sıfır onunla. Eskiden babama uzak olduğum ve onu sevmediğim için suçluluk duyardım. Kendime kızardım. Birkaç yerde okumuştum; birine duyulan öfke kişinin kendine duyduğu öfkeden kaynaklanırmış. Genellikle içimizde öfke doğuran herhangi bir olayı veya durumu kontrol edemediğimiz için kendimize kızarmışız!... “neden böyle oldu buna ben izin verdim, benim yüzümden düzeltmedim, engel olamadım” tarzı... evet mesela ben babam beni umursamadığı için kendime kızardım, kendimde kusur arardım. ONUN BENİ SEVMEMESİNE SEBEPLER ARARDIM. HATA BENDEYDİ. BU SEVGİSİZLİĞİN Bİ NEDENİ OLMALIYDI! Böyle davranmasam beni severdi, keşke şöyle konuşmasam şöyle yapardı, ses tonum böyle olmalı o zaman beni sever takdir eder vs... diye diye kafayı yerdim. Ama şimdi son birkaç yılda anca kabullenebildim. Babam beni sevmiyor! Ben konuşuyorum ama kendi kendime! Duvara! Ben dinliyorum! Çünkü karşımda biri yok! Yüzüme bile bakmıyor! Sevmiyor işte ilgilenmiyor ben dikkatini çekmiyorum. Görmek istemiyor. İki kişilik bi ilişkiyi tek başıma yüklenirsem sonucu bu oluyor işte. Zaten çocukken taciz tecavüz yaşamışsın suçlu hissediyorsun bi de bunun için kendime yüklenemem. Sevmiyorsa bu onun kendine olan saygısızlığıdır. Üstelik benim sensörlerim var! Bir bakıştan bi tavırdan bile sevilip sevilmediğimi anlıyorum ki çok dikkatliyim bu konuda hissediyorum bu benim 6. Duyum gibi bişey oldu istemeden yapıyorum bunu hep de haklı çıkıyorum sevilmediğime dair... kendini gerçekleştiren GERÇEK adeta... bu da beni çok yoruyor. Zaman zaman azalıp artıyor bu olay... reddedilmek ve istenmemek en büyük korkum. İstenerek de dünyaya getirilmedim zaten. Ama sanırım artık sevilmememin nedenini biliyorum. Artık aileme ihtiyacım olmamasına rağmen ruhen onlardan alacaklıymışım hissinden, sevgi onay görmeliyim düşüncesinden çıkmam lazım eğer bunlardan vazgeçersem saygı görürüm diyorum. Artık bitti. Ben ruhen olmasa da bedenen büyüdüm. Ve zamanı geri getiremem. Boşlukları bi şekilde ben doldurmalıyım. Ve Kendimi sevmeliyim. Onlar beni kalıplara soktu, onlar beni kapana kıstırdı veya reddetti istemedi bunu da bazen alenen bazen gizli yaptılar da ben hissettim. Ama tüm bunlar benim kontrolümde değildi!
Ben kendime kızmıyorum kızdığım tek nokta artık beklenti içine girmememin gerektiği. Tabiii gel gelelim, maalesef bilmek iyileştirmiyor ve yetmiyor... beni harekete geçirecek hayata bağlayacak iyileşmek için bir sebebim yokken hem de... cesaret derseniz o da yok ama bi ara cesur da takıldım; karşılığı öldüresiye dayaktı... Velhasıl benim için çok zor günler hatta çok zor bir ömür zuhur ediyor... İyi günler.
İletiyi düzenle