Nevrotik Bir Kişilik Örgütlenmesinde Eşcinsellik
Nevrotik bir kişilik örgütlenmesi ve nesne ilişkileri dünyasında buna karşılık gelen yapısal özellikleri olan erkek eşcinsel hastada, anneye yönelik oidipal özlemlerden duyduğu suçluluk ve hadım edilme kaygısıyla bağlantılı olarak oidipal babayla bilinçdışı boyun eğme davranışı tipiktir. Diğer bir deyişle, oturmuş bir ben kimliği zeminindeki negatif oidipal kompleks savunmaya yönelik olarak yapılanmıştır, büyün ya da bütünleştirilmiş nesne ilişkileri yaygındır ve bastırma çevresindeki odaklanmış oidipal özlemler ve savunma düzenekleri baskındır.
Bu hastalar oidipal babaya boyun eğerek anneyle savunmaya yönelik bir özdeşleşme yaparlar ve sıklıkla Freud'un (1914) tanımladığı narsistik eşcinsel nesne seçimi gözlenir. Yani, kendilerini anne tarafından sevilen çocuk olarak temsil eden bir erkek nesne seçerler ve ona anaç bir tutum gösterirler. Anne tarafından sevilen çocuk olarak kendi kendileriyle eşcinsel özdeşleşme kuran hastalar da vardır. Anneye yönelik özlemleri, kendilerini hem anneyle yasak ilişkiden, hem de çözülmüş zalim ve sadistik babadan koruyan anaç erkeklere yer değiştirmiştir. Aynı hasta, dönüşümlü olarak farklı eşcinsel aşk ilişkilerinde veren anneyle, ya da bağımlı erkek çocukla özdeşleşebilir.
Bu hastalarda, tipik olarak erkek bedenin erotik idealleştirmesi yoğundur. Bunun yanı sıra, cinsel organları yok sayıldığı sürece kadın bedenini de idealleştirebilirler. Tehditkar olmayan kadınlarla cinsellikten arındırılmış ilişkileri özleyebilirler. Yumuşak, kadınsı erkeklerle kurdukları ilişkiler, zalim oidipal babayı temsil eden, ‘vahşice’ heteroseksüel olan erkeklerin ve saldırganlığın reddine işaret eder.
Aşk ilişkilerinde genellikle aynı erkeğe karşı hem genital uyarılma, hem de sevecenliği içeren dengeli nesne ilişkileri kurabilirler. Tüm nevrotik sapıklıklarda olduğu gibi burada da, aynı nesne ilişkisinde genital ve şefkatli duyguları bütünleştirme yetisi görürüz. Bu hastalar genellikle çok biçimli sapkın fantezi ve etkinlikleri hoş görebilirler ve zorunlu eşcinsellik koşulu korunduğu sürece, çok çeşitli cinsel davranışlar gösterebilirler. Sanatın anlamlı bir gerilemeye karşı bir savunma olarak idealleştirilmesi ve böyle bir bölünmüş idealleştirilmelerden, doğrudan anal ve oral zevkin çözülmesi de bu vakalar için tipiktir.
Nevtrotik kişilik örgütlenmesi düzeyindeki eşcinsellikle erkek cinselliğinin normal eşcinsel unsurları arasındaki sınırlar nedir? Geleneksel psikanalitik görüşe göre, nevrotik eşcinsellikte, alışkanlık olmuş, zorunlu eşcinsel ilgiler ve çocuksu oidipal çatışmaların normal olarak çözümlenmemiş olduğunu haber veren ilişkiler bulunur. Buna bağlı olarak, erişkin bir kadınla tam bir ilişkide olan oidipal babayla özdeşleşilemez ve heteroseksüel cinsellikle birlikte babalık işlevi de kabul edilemez. Son yıllarda bu görüşe karşı çıkan psikanalistler, yaradılıştan belirlenmiş eşcinsel yönelimin bazı bireylerde normal bir eşcinsel örgütlenmeyi kolaylaştırdığını ve normal eşcinselliğin yerleşmesini bozan gelişimsel çatışmalar işe karıştığında da nevrotik bir eşcinsellik olduğunu öne sürüyorlar. (Morgenthaler 1984; Isay 1989)
Dahası, normalle patolojik eşcinsel yönelim arasındaki sınırın farklı toplumlarda tarihsel dönemlerde farklı çizildiği söylenebilir; bu sınırın psikanalizle araştırılması, tüm toplum bilimlerine kaçınılmaz olarak sızan kültürel yanlılıklarla kösteklenebilir. Söz edilen, seyirdeki büyük farklar nedeniyle, nevrotik eşcinsellik, sınır kişilik örgütlenmesi düzeyindeki eşcinsellikten ve özellikle de narsistik bir kişilik yapısına dayanan eşcinsellikten ayırt edilmelidir.
Otto Kernberg’in Sapıklıklarda ve Kişilik Bozukluklarında Saldırganlık isimli kitabından alınmıştır.