Gönderen Konu: Baba Ocağı Ana Kucağı: Hayatımı Karartan "Eşcinsel Olma Korkusu" Penis Fetişizmi  (Okunma sayısı 272 defa)

Karanlıktanaydınlığa

  • Newbie
  • *
  • İleti: 1
    • Profili Görüntüle
Selamlar. Yaklaşık 13-14 seansım bitti ve ben hk nın terapi notlarını yaz iyileşmene katkı sağlayacak dediği ödevi şu an yazmaya başladım. Hem de aile evimde balkonda oturup yazıyorum. Neden hem de aile evi dediğime gelirsek aile evi buradaki birçok arkadaşın yaşadığı gibi benim için de bir travma. Çatışmalar, Pasif baba, sürekli duygusal manipülasyon yapan bir anne anneyle sürekli çatışan ve gerginlik yaşayan bir abi. Benim içinse annemin duygusal çemberine hapsolunan yer. Beni her zaman duygusal istismar eden bir anne. Bu geldiğimde de benden ufak bir hediye beklemiş annecim artık yemezler senin duygusal manipülasyonlarını artık senin karşında sınırlarını çizen istediği zaman sana içinden geldiği zaman hediye alan senin ihtiyaçlarından ömrü tükenmiş bir oğlun yerine birey olmuş seninle ve ailesiyle olan duygusal bağı koparmış bir erkek çocuğu var vayy erkek beee diyesim geldi kendime. Benim terapiye geliş hikayemden bahsetmek istiyorum öncelikle. 30 yaşındayım ve sevdiğim tabi her sevdiğim insan için geçerli değil bu daha çok duygusal bağ kurduğum iyi bir dostluğumun olduğu insanlarla bir şekilde dokunmak temas etmek beni cinsel olarak uyarıyordu. Bundan nefret ediyordum. Çünkü sürekli Allahım ben bu arkadaşla cinsellik yaşamak vs için arkadaş olmuyorum niye böyle oluyor diye sorgulamalarım korkularım ağlamalarım dualarla geçti bu 30 yıl. öyle yoldan geçen bir erkeğe de bakayım vücudunu izleyeyim cinsel organına da bakayım gibi şeyler de hiç hissetmedim. Fakat sürekli ben niye böyleyim eşcinselim eşcinsel olmak istemiyorum telkinleriyle hayatımı geçirdim. Yani bu 30 yıl benim için karanlık bir kuyu gibiydi. Mutlu olamıyordum sürekli zihnimi sorgulayan bir escinsel olma korkusu vardı. İnsanlar sürekli bana  birilerini eleştiriyorsun hiçbir şeyden memnun değilsin diyorlardı. Böyle bir insan nasıl mutlu olsun en mutlu anlarında bile zihninde parlayan eşcinsel düşünceler en yakın arkadaşına sarılınca dokununca penisi uyarılan biri. Evlenmek bir kız arkadaşım olsun çok istiyordum öyle içe dönük biri de değildim. Ama kızlardan cinsellik anlamında kaçıyordum. Çünkü cinsel olarak ben de uyarılma olmuyordu eee en yakın erkek arkadaşıma dokununca uyarılıyorum o zaman ben eşcinselim düşüncesi ne kadar komik dimi. lan bir kadına dokunduğunda da hemen uyarılma olmaz ne bu kadına dokununca penisim tavana mı kalkacak hemen erkeğe dokununca bir anda uyarılan penis de normal değil tabi şu an bunları düşünüyorum o zaman böyle düşünmezdim. Bu arada hiçbir erkekle cinselik anlamında birlikte olmadım biri dışında onunla da yaptığımız 2 kere mastürbasyon oldu öyle oral anal aktif pasif gay porno vs bana çok iğrencç gelen şeylerdi zaten. belki 1-2 kere bakmışımdır çok kısa süre tabi onu da keyif alarak değil. Terapi boyunca hk bana eşcinsel değilsin sadece yüksek düzeyde takıntın var ve eşcinsel olma korkun var diye sürekli söyledi en azından eşcinsel değilim cümlesini duymak beni rahatlattı. tabi hk da eşcinsel yaşamım olsaydı iyileşmenin daha uzun sürdüğünden bahsetmişti. benim motivasyonum da genel olarak 1 yıl terapiye gelirsem bu sorunu aşabilirim üzerine oldu. Cinsellik olarak ilk kadın deneyimim sanırım terapiye gelmeye karar verdiğim yaz oldu. Yakın arkadaşımın bekarlığa veda gecesi içtik eğlendik tabi kafalarda güzel bi arkadaşın ablası ben yatarken yanıma geldi tabi öpüştük koklaştık orasına burasına dokundum tabii ben de uyarılma olmadı aslında iyi de öpüşmüştük ve çok keyif vermişti. Sonra başkaları duyar vs diye biraz kendimden kopardım kız benı bırakmıyor ama birazcık uğraşarak odasına yolladım. şimdi diyorum şu anki halimle başka şeyler de olabilirdi. Tabi çok aşırı da güzel bir kız değildi. Ama sonuçta kız dı bir kadınla bunu yaşamak benim için iyiydi. Tabi o akşamdan sonra yine kadından neden uyarılmadım penis uyarılmadı benim eşcinsellik korkuları yine tavan. aynı yaz sevdiğim dostum olan arkadaşla bi akşam yattık uyuduk. Tabi benim penis kalktı uyarıldı tavan baktım ben uyarılmışım ama benim kendine hetero diyen arkadaş da uyarılmış oramıza buramıza dokunduk sonra birbirimize mastürbasyon yaparak geceyi bitirdik. Tabi ben ertesi günü çok kötüyüm iğrenc bir sey yaptım midem bulanıyor. Bu konuyu konuşamayacağız dedik ve konuşmadık. tabi erkeğe kalkan kadına kalmayan penis beni yine eşcinsel miyim neden kalkmıyor düsünceleriyle yedi bitirdi. Ve bu bahsettiğim arkadaş da evlendi. Ve beni inanılmaz huzursuzluk kapladı. nabıcam nabıcam derken hk yı internetten buldum ve terapiye başladım. Tabi terapi boyunca bu huzursuzluğun sebebini penis fetişizmini anlattı hoca. Benim pipim olduğunu pipinin çocuklarda olduğunu o arkadaştakini penis olarak gördüğümü onu güçlü her yönüyle mükemmel görmemin sebebinin güçlü bir penisi olduğunu düşünmem ve bu güçlü penise sahip olmak istemekten kaynaklandığını belirtti. ben de taşlar oturdu. Zamanla bu güçlü penis ben de nasıl söndü o arkadaş vücudu penisi nasıl güçlü olmadığını anladım anlatıcam. Öncesinde ailemle beni nasıl yetiştirdiklerinle ebeveynlerimle çocukluk yaşantım nasıl geçti onlardan bahsetmek istiyorum. Bugünlük bu kadar olsun yarın bu konudan devam edeyim
« Son Düzenleme: 05 Ağustos 2024, 02:38:30 ös Gönderen: psikolog »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4288
    • Profili Görüntüle
Eşcinsellik özgür bir tercihin değil, genellikle çocuklukta yaşanan travmaların ve ebeveyn ihmallerinin sonucu olarak gelişen bir durumdur. Eşcinsellikten kurtulmak isteyenlere terapi imkanı sağlamamak, gerçekte eşcinselleri küçük düşüren bir tutumdur.

https://www.youtube.com/watch?v=-9bPlRuOq-Q&list=UULFEDADUolmKuMyWGRunC3UhQ&index=4

Velev ki Eşcinseliz: Furkan

https://www.youtube.com/watch?v=SK5ycgpoVC8

Velev ki Eşcinseliz: Mert

https://www.youtube.com/watch?v=BI6NM-gENrw

Velev ki Eşcinseliz: Efe

https://www.youtube.com/watch?v=rxfQS3Da1Wg


https://huseyinkacin.com/





https://www.instagram.com/reel/C8jfEMtCLuV/?igsh=eXZ3bW44bXUzeWJr

gergin

  • Newbie
  • *
  • İleti: 28
    • Profili Görüntüle
Sizinle ofiste kısa konuşabilmiştik abi de sizin durumunuzda olan çok sayıda insan var bence.  Bu insanlardan biri de kısmen benim. Bu konuda da çok güzel analizler yapabileceğinizi düşünüyorum. Yazıların devamını bekliyoruz :)


https://escinselterapi.net/forum/index.php?topic=2259.0

okumak için linki tıklayınız
« Son Düzenleme: 06 Ağustos 2024, 02:05:09 ös Gönderen: psikolog »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4288
    • Profili Görüntüle


aile hayatı
Evet bugün nasıl bir aile yaşamım var bundan bahsetmek istiyorum biraz. ailem köyde yaşayan bir aileymiş annem 2.cocuguna hamile kalınca onun kız çocuk olması için bütün  hazırlıkları yapmış. esyalar vs alınmış tabi şehirde yaşamadıkları için ultrason çocuğun cinsiyeti ne olacak bunlardan bi haberler. Bi tane benden 8 yaş büyük abim var ee erkek çocuğumuz var bu da kız olsun mantığıyla beklenen bir çocuk. Böyle bir beklentide olan aile çocuğu doğduğu anda napar aaa erkek oğlumuz geldi onu erkek gibi yetiştirmeliyiz mi diye düşünür yoksa beklenti neyse davranışları o şekilde mi olur. Tabi ki malesef 2. bahsettiğim gibi erkek olan çocuğu kız çocuğu gibi yetiştirme. Çocukluk çağımla ilgili 5-6 yaşlarına kadar açıkçası çok hatırladığım bir şey yok. Annemin sürekli ağzında sakıp gibi yapışık olan bana öf bile diyemezsin sana tek meme ile baktım sütüm gelmedi vs sürekli her çatışmamızda benim başıma vurulan bir durumdu. Annecim beni doğurmak senin kararındı bana bakım vermek de senin görevin sütün az gelmiş çok gelmiş bana ne. Niye yaşamım boyunca en temel inancımı annem bana böyle baktı ben de ona kötü davranmamalıyım onun istediği gibi bir çocuk olmalıyım düşüncesini zihnime yerleştirdin. ah anneler çocukları vezir de eden rezil de eden kadınlar. Annem sürekli başkalarınla kıyaslayan biri oldu beni özellikle çatışma yaşadığımız durumlarda sürekli pelesenk olmuş sözcük alemin çocuklarına bak imren bizimkilere bak iğren şakayla karışık zaten kendinden memnun olmayan mutlu olmayan benim egomu zedeleyici cumleler kullandı. Cocukken hatırladığım annemin yanında oturup onun gibi örgü örmek tığ işi vs yapmak annesinin yanında duran çocuk neyi gözlemlerse onu yapar ben de bunlarla oyun oynadım. yaw annecim erkek çocuğun elinde örgü vs ne işi var neden almadın elimden. hadi annemi geçtim baba sen neredesin buna neden dur demedin. Baba erkek çocuğuna güveni ve erkek olmayı öğretecek adam değil mi. Niye beni alıp parka bahçeye götürmedin erkek erkeğe takılalım da ben de erkekliği öğreneyim. Babamdan da ne bekliyorsam pısırık insanlarla kavga etme tartışma diyen annemin her türlü sözüne bağrışına en fazla küfür edip evden çıkan birisi. Alsana oğlunu da yanına. Evden kaçıp kahveye giden birisi. Olsun oğlun annesiyle otursun örgü örsün dimi. Amcamlarla aynı evi paylaştık yıllarca 2 odası bizimdi evin ben 15 yaşına kadar malesef bir odasında abim kalırken ben hep annemlerle aynı odada yattım. Hatta uzunca bir zaman belki de 13-14 yaşına kadar aralarında yattım. Benim karı koca arasında ne işim var anne baba. Ergenlik döneminde cinsel kimlik kazanan çocuğunuzun sizin aranızda niye yatıyor. Eee ben madde değilim benim de cinsellik keşfim olmadı mı ö dönemde naptım ben de babama sarıldım babamın vücuduna sarılıp yattım. Orasına burasına dokundum. Anneme değil de neden babama diye düşünüyorum nedeni belli bunu anneme yapsam beni azarlar döverdi herhalde babam ses çıkarmayan pısırık bi adam bu duruma bile ses çıkarmadı. Niye ses çıkarmıyorsun baba erkek çocuğunun sizin aranızda yatmasını niye normal gördün. Abim diğer odada krallığını ilan etmişken benim sizin odanızda sizin aranızda ne işim var. Abim demişken abimle aramızda 8 yaş fark var ve öyle samimi bir ilişkimiz olmadı ben onu bildim bileli sürekli sorun çıkaran evde huzursuzluk yaratan biriydi. şu an diyorum ki iyiki de çatışmış benim yaşadığım durumu yaşamamış. içten içe ona da öfkeliyim hadi bunlar akıl edemedi. Sen niye beni o odadan ve yataktan çıkarmadın. Abim demişken onda aradığını bulamayan annem sürekli beni duygusal istismar etti. ondan 1 adım uzaklaştıkça bana daha da yaklaştı. Sürekli ben seni ona değişmem sen onun gibi değilsin cümleleriyle beni duygusal dünyasına hapsetti. Ergenlikte annemle babamla hiç çatışmadım. .normal mi değil ergenliğin doğasına ve dünyasına aykırı zaten. Sürekli annemin istediği gibi bir evlat olma yolunda kusursuz ilerlemişsin oğlum bravo :D evden çıkmayan sadece ders çalışan biriydim sesim ve davranışlarım kız gibiydi. ben öyle hissetmiyorum ama okulda özellikle ortaokulda bazen de lise de kılıbık top musun gibi cümlelere çok maruz kaldım. ve bu cümlelerden daima nefret ettim. Ben erkeğim Allahım eşcinsel değilim diyerek sürekli dua ediyordum. Annemle bir bayram günü kavgamızı hatırlıyorum yine beni istismar ettiği bir olay. Sekeri olduğu için sabah kahvaltıda sunu yeme dedim diye yine bir sekilde 2-3 gün bayramda küstü bana tavır yaptı. ben yine üzülen annesine kötü söz söyleyen bir çocuk olarak içim içimi yedi. Sonra da benim çabalarımla barışmışızdır orayı çok hatırlamıyorum. Aslında yaşanan bu olay tek değil kaç kere kavga ettik sesimi yüksellttim diye bana küstü konuşmadı. Yemeğe bile ağız ucuyla çağırmıştır. Eminim her olayda kendini yine suçlu hisseden ve annemden özür dileyen ben olmuşumdur. Üniversiteye gidince de yakamı bırakmadı çalışma hayatına atılınca da. Sürekli beni arama napıyorsun ne yiyorsun çay demle hadi kendine yarın evi temizle gibi müdahaleler bu duruma çok kızıyordum karışma rahat bırak beni diye. Yarın anne baba olunca görücem ben seni de deyip yine bana beni suçlu hissetirdi. yıllarca zaten babamla tartıştı beni aradı abimle tartıştı beni aradı. ağlak ağlak sürekli onu dinledim. Kendisi kurbandı bu ailede sürekli ona şöyle böyle davranılıyordu ben de onun dert ortağım ya bana anlatarak rahatlayacak. Anne sen rahatladın ama ben rahatlamadım. Sen 1 yaşıyorken o duygusal yoğunluğu ben 5 yaşadım neden duygusal olarak beni öyle kendine bağımlı etmiştin ki bundan ne kadar rahatsız olsam da bu sarmaldan çıkamıyordum. Tatil olur sen niye buraya gelmiyorsun sen bizi sevmiyor musun, o tatile gittiğin yerden bana niye bir şey getirmedin diye diye evin her tarafı benim onu mutlu etmek için aldığım hediye ve eşyalarla dolu. Ben senin sevgilin miyim annecim ya da kocan mı niye bana bu kadar çok bağlandın yıllarca beni en ufak tartışmamızda kötü hissettirip 1 saat sonra seni arayan taraf ben oldum. Tatile gidince nerdesin otobüse bindin mi ne zaman ineceksin millete gidip bu kadar gün kalmaya utanmıyor musun deyip amacın senin yamacında oturup dizinin dibinde senin duygusal ihtiyaçlarını karşılayacak birinin olmasını istedin. Kendine o kadar bağımlı hareket ettirdin ki 30 yaşıma geldim rahatsızım ve oruç tutmak istemiyorum evim senden ayrı olmasına rağmen seni arayıp sordum hastayım oruç tutayım mı diye ben 30 yaşındayım bu kararı kendim verebilirim ama neden veremedim acaba neden anne ? ihtiyacım olunca kredi çekicem onu da sana babama sorarak çektim 30 yaşında bir birey olarak. Kısacası beni öyle kıskacına aldın ki tırnaklarını vücuduma öyle bir geçirdin ki kurtulmak hiç kolay olmadı şu an kurtulduğumu hissediyorum onları artık diğer yazılarda hk ile ne görüştük terapilerde ne ödevler verdi ben neler yaptım yazarım. Son olarak bana saygı duymayan beni duygusal dünyasına hapseden annem müsait değilim cümlesini duymaya bile tahammül edemedi araba kullanırken bile kenara çek konuşalım dedi. Yani beni kendi ilgi ve ihtiyaçlarına göre kullandı.