Kırmızı başlıklı kız babaannesine bir kilo elma götürmek için ormana girmiş. O gün hava çok rüzgarlı olmasına rağmen babaannesi sırf gıcıklık olsun diye kızcağızı yola düşürmüş. Kırmızı başlıklı kız rüzgar uğultularının içinde ilerlerken bir yandan da en sevdiği şarkıyı söylüyormuş “hani benim recebim,recebim ona sarı lira vereceğim, almassa beni onu karakola vereceğim“ demiş ki karşısına birden kocaman gözleri ile üstüne koşan bir kurt görmüş. Kurt kırmızı başlıklı kıza saldırmış üstünü başını yırtmış ama kırmızı başlıklı kız da az değilmiş ve kurttan kurtulu vermiş. Hemen koşa koşa babaannesinin evine sığınmış ama babaanne kırmız başlıklı kızın elini boş görünce başlamış bağırmaya “ hani benim elmalarım “ diye.
Aradan günler geçmiş, aylar geçmiş yıllar geçmiş. Kırmızı başlıklı kız bazı rüzgârlı gecelerde uykudan uyanır olmuş. Geceleri gözlerine uyku girmiyor ne zaman rüzgâr sesi duysa uykusunun yerine korku geçiyormuş. Kırmız başlıklı kız bu ızdıraba daha fazla dayanamayarak uzman bir psikologa gitmeye karar vermiş. Psikolog kırmızı başlıklı kızı dinlemiş, dinlemiş durumu çözememiş. Sizce kırmızı başlıklı kız neden rüzgarlı gecelerde uyuyamaz olmuştur?
a aluç