Gönderen Konu: EŞCİNSELLİK : HAYRANLIK DUYGUSU VE DUYGUSAL KİŞİLİK  (Okunma sayısı 4722 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4433
    • Profili Görüntüle
HAYRANLIK DUYGUSU VE DUYGUSAL KİŞİLİK ( EŞCİNSELLİK )

Duygusal kişiligimden bahsetmek istiyorum öncelikle, nedir beni duygusal yapan ? bir insana hayranlık duya bilmem beni daha çok duygusal düşünmeme sebep oluyor , hayran oldugum bir kişi olunca o kişiye baglılıgım daha çok artı yor ve duygusal bakış açım ortaya çıkıyor.. bunun dışında bir diger etken ise acıma duygusu bu da beni duygusal düşünmeme sebep oluyor örenegin birinin benden aciz bir durumda oldugunu görmek benim duygusal düşünmeme sebep oluyor ,.

Hayranlık duydugum bir kişiden ilgi görmek ve o kişi ile aramda bir bagın olması benim mutlu olmama sebep oluyor..
ve sadece hayran oldugum insan için var oldugumu düşünüyorum o insan için yaşamam gerekli diye kendimi adapte ediyorum yani kendim için degilde bir başkası için yaşıyorum.
bu noktada aslında çok fazla yanılıyorum çünki yaşadıgım hayatı hayranlık duydugum kişiye göre biçimlendirip tasarlıyorum...

duygusal kişiligimden bahsedecektim ama eşcinsel kişiligim ile ilgili birşeylerin farkına vardım bu noktada ...

Erkeklere olan ilgimde bir hayranlık duygusundan ibaret degilmi ?
o zaman erkeklere karşı duygusal ve cinsel anlamda olan bakış açımı degiştirmem gerekmezmi ?
Peki nedir beni erkeklere hayran eden etkenler ?
aslında bunu başlangıçtada sıralamıştım ...

dış görünümü...( ciddiyet sahibi ve olgun görünüşlü olması )
tavır ve davranışları...(yardım sever tavrı , sert davranışlı olması )
diksiyonu ve diyalogu...( anlayışlı yaklaşımı ve agır başlı olması )

peki bu bakış açısını ve bu hayranlık duygusunu degiştirmek için ne yapmak gerek ?
aslında bu konuda danışanı oldugum psikolog hüseyin kaçın'ın benden istedigi şeyler şunlar...


Ne zaman kendim için birşeyler yaparsam kendimi ne zaman savunmayı ögrenirsem ne zaman korkularım ile yüzleşip mücadele edersem kazanacagımı ve bu eşcinsellik kavramından kurtulacagımı söylüyor...

bunun için Aileme tavır almam gerektigini belirtiyor...
kendimi savunmam gerektigini belirtiyor...
kendi seçimlerimin bir başkası tarafından degerlendirilmemesinin gerektiginin altını çiziyor...

örnegin bir resim çizeyim o resmi çizerken bir başkasının begenisini ve yorumu almadan kendi yorumumu katarak yapmam gerektigini belirtiyor...
eleştirilere karşı sadece yaptıgım işi bilen kişilerin yorumu dikate almam gerektigini belirtiyor...

yani seyirciye degil jüriye bakman lazım diyor ...