Gönderen Konu: EŞCİNSEL KİMLİK OLUŞUM SÜRECİNDE OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU  (Okunma sayısı 8743 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
obsesif bir insana esen bir rüzgar...
           
                   benim dünyam farklıydı işte. istediğime bir türlü ulaşamıyorum. dinime çok sadık olmak istiyorum. ama eksiğim işte olmuyor. eyvallah eşcinselim buna da bişey demiyorum, allah'ın imtihanı katlanırız. ama ben beş vakit namazımı bile kılamıyorum işte. beş vakit namazı bırak gusül abdestli bile gezmiyorum ki. kirliyim işte. ama yine de uğraşıyorum, pes etmiyorum... yine aynıyım yine aynıyım... oysa güsul abdest alırken su her yerime değdi mi diye kendi kendimi yiyen, başımı bunun için ağrıtan benim. uyurken kura'n-ı kerim bulunuyorsa eğer  odada uyuyamazdım. kur'an-ı kerim'i mutlaka başka odaya koymalıydım. çünkü allah böyle emretmişti. ben bu kurallara uymalıydım... hem kendimi lanetleyerek yaşarken, hem de müslümandım işte... bu tezatlığımı hiç aklımdan çıkarmayarak kendimi tüketen yine bendim. namaz kılarken tam herşeyiyle bir yeri kaçırmayarak kılmalıydım. acaba zam ı sureyi okurken bismillah demeli miydim?yok yok namazda hangi sureyi okursam okuyayım bismillah çekmeliyim... namazda okunan tüm duaların anlamını bilmeliydim. yoksa namaz tam anlamıyla kabul olmazdı bence.ama ben nasıl manalarını ezberleyecektim.her daim aklıma getirip ezberlemeliyim duaların manalarını dedim. ama hiç bir zaman ezberlemeyerek kendi kendimi yedim durdum. kararsızdım.içimde yaşadığım tezatlıklar benim tüm dünyamı esir almıştı.insanların yanında nasıl davranacağımı bilemiyordum.acaba onu kırdım mı? ama benimle her zaman şakalaşırdı. şimdi biraz daha ciddiydi sanki.düşüncelerin yanlış metin bu kadar irdeleme kendini yalnızken nasıl davranıyorsan davran işte kalabalıkta da. fazla kendinle çatışma işte. sonra bir erkeğe bakarak masturbasyon yapıyorum ve tekrar obsesifliğe adım atıyorum. bu kadar irdeleme metin, su her yerine değdi işte aldın gusul abdestini.tekrar kendimi motive ediyorum.sonra tekrar obsesifliğe bir şekilde dönüyorum. yok ben başaramayacağım diyorum. ama mücadeleye devam ediyorum. hayatımın belli aralıklarında obsesif bir yapım olmasına rağmen, hayatımın diğer aralığında ise kendimi motive ederek obsesif yapımdan kurtuluyorum.ama kendi kendimi böyle çoğu şeyde iyileştirirdim. çünkü babam hep derdi;^^insan isterse  kendi hastalığını yener,insan isterse kendini yener.her şeyi başarır.^^hayatımda 10. sınıfa kadar hiç hastaneye gitmemiştim.hastalanırsam kendim aşmalıydım. üşüttüm mü bol bol pekmez yemeliydim, c vitamini alırdım.sonunda kendi hastalığımı yenerdim.10. sınıfa gitmemin nedeni ise elimi kırmıştım ,buna yapacak bir şeyim yoktu hastaneye gidecektim.bir de 11. sınıfta futbol oynarken ayağım kırılmıştı onun için gitmiştim.her hastalığımı kendim yenerdim.ama hiçbir zaman eşcinselliğimi yenememiştim.çünkü eşcinsellik içinde profösyönel birine ihitiyacım vardı, tıpkı ayağım veya elim kırıldığında doktora gitmem gibi.sonra bir bakardım tekrar obsesifliğim başlıyor. ekrar her şeyi kafasına takan metin.

daha orta okuldayken ak düşmüştü saçına metin'in ,savaşmaktan...böyle çok savaşırdı metin. obsesifti, sosyaldi, rahattı, çekingendi. bütün tezatlıklar içinde metin buydu.tezatlık olmasının nedeniyse mücadele ediyordu.etmeseydi o da asosyal ,evden çıkmayan bir metin olacaktı. bunu kendisi de bildiği için savaştı ve şehrin yarısı metin'i tanıdı ,sosyalliği sayesinde.yani metin rahatlığı da gördü sıkıntıyı,çekingenliği de gördü.ama içindeki kendisi hiç terk etmezdi metin 'i.bir türlü bir şeyler eksikti.bu yüzden obsesif yapısı hiç bir zaman yalnız bırakmadı metin'i.dinini terk eder gibi oldu bir ara.çünkü kendisini obsesifliliğe iten diniydi. sürekli allah böyle emretti böyle yapmalıyım derdi.yapamadığı zaman kendi kendini tüketirdi.dua ederdi.dualarının bir karşılığı yoktu sanki.zaten dini metin'e zarar vermemiş miydi?ama dininden hiç ayrılmadı yinede .çünkü kendisi biliyordu ,dinini zorlaştıran yine kendisi olduğunu.ama dini bilgisi zayıf olduğunu düşünerek bu vesveseyi kendinde yarattığını yine biliyordu metin. aslında her şeyin farkinda bir obsesifti.ama obsesifliği ne güçse hep önüne çıkıyordu.oysa her şeyin farkındaydı, daha orta okul çağında bile.obsesifliğini eşcinselliği yaratmıştı işte o yüzden yok olmuyordu.yoksa böyle güçlü bir çocuğa bu obsesiflik direnemezdi.çünkü bir şeyleri bilmese de her şeyin temelini biliyordu sanki metin.her şeyi kolayca atlatabiliyordu o yüzden.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
BİR GENÇ KIZIN KİMLİK ARAYIŞI: OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK : SOSYAL FOBİ

merhabalar hocam;

size daha önce çokça yazmayı düşündüm ama beceremedim.kelimeleri nasıl ifade edeceğimi mi bilemedim yoksa asla en iyisini yazamayacağımı mı düşündüm tam olarak bilemiyorum.ikisinin kesiştiği noktada sonuç olarak hislerimi buraya dökmeye karar verdim.sizinle terapiye başlayalı ne kadar oldu kestiremiyorum;ancak benim zamansız yere bırakmalarımı saymazsak hatırı sayılır bir değişiklik yaşadığımı söyleyebilirim.tabi ki bu benim şahsi kanaatim...terapiye başladığımda birtakım çekincelerim vardı;acaba kendimi doğru ifade edebilir miyim,sıkıntımı anlatmayı becerebilir miyim şeklinde..ancak buna gerek kalmadan size rahat bir şekilde kendimi ifade ettiğimi fark ettim. obsesif kompulsif bozukluğu şikayeti ile size gelmiştim ;ancak sosyal fobim olduğu birkaç tekrarlayan seans sonrası ortaya çıktı.aslında gözle görülen ve fark edilen temizlik takıntısı,simetri takıntısı gibi somut şeyler değildi sıkıntım.düşünsel boyuttaydı ve insanlarla ilişki kurma konusundaydı.her seans sonrası kalabalık caddelere karıştığımda konuştuklarımızın beynimde yankı yapması yorucuydu.ancak bu kötü manada bir yorgunluk değil tatlı bir beyin jimnastiği gibi geliyordu bana.

http://escinselterapi.net/forum/index.php?topic=1545.0

yazının devamını okumak için linki tıklayınız

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
obsesif bir insana esen bir rüzgar...
           
                   benim dünyam farklıydı işte.istediğime bir türlü ulaşamıyorum.dinime çok sadık olmak istiyorum.ama eksiğim işte olmuyor.eyvallah eşcinselim buna da bişey demiyorum,allah'ın imtihanı katlanırız.ama ben beş vakit namazımı bile kılamıyorum işte.beş vakit namazı bırak gusül abdestli bile gezmiyorum ki.kirliyim işte.ama yine de uğraşıyorum,pes etmiyorum...yine aynıyım yine aynıyım...oysa güsul abdest alırken su her yerime değdimi diye kendi kendimi yiyen,başımı bunun için ağrıtan benim.uyurken kura'n-ı kerim bulunuyorsa eğer  odada uyuyamazdım.kur'an-ı kerim'i mutlaka başka odaya koymalıydım.çünkü allah böyle emretmişti.ben bu kurallara uymalıydım... hem kendimi lanetleyerek yaşarken,hemde müslümandım işte...bu tezatlığımı hiç aklımdan çıkarmayarak kendimi tüketen yine bendim.namaz kılarken tam herşeyiyle bir yeri kaçırmayarak kılmalıydım.acaba zamlı sureyi okurken bismillah demeli miydim?yok yok namazda hangi sureyi okursam okuyayım bismillah çekmeliyim...namazda okunan tüm duaların anlamını bilmeliydim.yoksa namaz tam anlamıyla kabul olmazdı bence.ama ben nasıl manalarını ezberleyecektim.her daim aklıma getirip ezberlemeliyim duaların manalarını dedim.ama hiç bir zaman ezberlemeyerek kendi kendimi yedim durdum.kararsızdım.içimde yaşadığım tezatlıklar benim tüm dünyamı esir almıştı.insanların yanında nasıl davranacağımı bilemiyordum.acaba onu kırdımmı?ama benimle her zaman şakalaşırdı.şimdi biraz daha ciddiydi sanki.düşüncelerin yanlış metin bu kadar irdeleme kendini yalnızken nasıl davranıyorsan davran işte kalbalıkta da.fazla kendinle çatışma işte.sonra bir erkeğe bakarak masturbasyon yapıyorum ve tekrar obsesifliğe adım atıyorum.bu kadar irdeleme metin, su her yerine değdi işte aldın gusul abdestini.tekrar kendimi motive ediyorum.sonra tekrar obsesifliğe bir şekilde dönüyorum.yok ben başaramayacağım diyorum.ama mücadeleye devam ediyorum.hayatımın belli aralıklarında obsesif bir yapım olmasına rağmen, hayatımın diğer aralığında ise kendimi motive ederek obsesif yapımdan kurtuluyorum.ama kendi kendimi böyle çoğu şeyde iyileştirirdim.çünkü babam hep derdi;^^insan isterse  kendi hastalığını yener,insan isterse kendini yener.her şeyi başarır.^^hayatımda 10. sınıfa kadar hiç hastaneye gitmemiştim.hastalanırsam kendim aşmalıydım.üşüttüm mü bol bol pekmez yemeliydim,c vitamini alırdım.sonunda kendi hastalığımı yenerdim.10. sınıfa gitmemin nedeni ise elimi kırmıştım ,buna yapacak bir şeyim yoktu hastaneye gidecektim.bir de 11. sınıfta futbol oynarken ayağım kırılmıştı onun için gitmiştim.her hastalığımı kendim yenerdim.ama hiçbir zaman eşcinselliğimi yenememiştim.çünkü eşcinsellik içinde profösyönel birine ihitiyacım vardı, tıpkı ayağım veya elim kırıldığında doktora gitmem gibi.sonra bir bakardım tekrar obsesifliğim başlıyor.tekrar her şeyi kafasına takan metin.
daha orta okuldayken ak düşmüştü saçına metin'in ,savaşmaktan...böyle çok savaşırdı metin.obsesifti,sosyaldi,rahattı,çekingendi.bütün tezatlıklar içinde metin buydu.tezatlık olmasının nedeniyse mücadele ediyordu.etmeseydi o da asosyal ,evden çıkmayan bir metin olacaktı. bunu kendisi de bildiği için savaştı ve şehrin yarısı metin'i tanıdı ,sosyalliği sayesinde.yani metin rahatlığı da gördü sıkıntıyı,çekingenliği de gördü.ama içindeki kendisi hiç terk etmezdi metin 'i.bir türlü bir şeyler eksikti.bu yüzden obsesif yapısı hiç bir zaman yalnız bırakmadı metin'i.dinini terk eder gibi oldu bir ara.çünkü kendisini obsesifliliğe iten diniydi.sürekli allah böyle emretti böyle yapmalıyım derdi.yapamadığı zaman kendi kendini tüketirdi.dua ederdi.dualarının bir karşılığı yoktu sanki.zaten dini metin'e zarar vermemişmiydi?ama dininden hiç ayrılmadı yinede .çünkü kendisi biliyordu ,dinini zorlaştıran yine kendisi olduğunu.ama dini bilgisi zayıf olduğunu düşünerek bu vesveseyi kendinde yarattığını yine biliyordu metin. aslında her şeyin farkinda bir obsesifti.ama obsesifliği ne güçse hep önüne çıkıyordu.oysa herşeyin farkındaydı, daha orta okul çağında bile.obsesifliğini eşcinselliği yaratmıştı işte o yüzden yok olmuyordu.yoksa böyle güçlü bir çocuğa bu obsesiflik direnemzdi.çünkü bir şeyleri bilmese de her şeyin temelini biliyordu sanki metin.her şeyi kolayca atlatabiliyordu o yüzden.
               



              metin insanları öylesine tanımıştı ki her insanı kolayca analiz edebiliyordu.her insanı gruplandırmıştı içinde.ama bu diğer insanlardaki gibi değildi.insanları gruplandırıp bu kişlerin  neler yapacağını, düşünce yapılarını, hangi topluluktan geldiğini,veya nereye ait olduğunu kavrayabiliyordu.onları yaşamdaki her mekanda hayal edebiliyordu.
             yaşamın temelini anlamıştı sanki metin.temelde bir denge vardı.ama hiçbir insan bunun farkında değilmiş gibi davranıyordu.ya da zaten değillerdi. metin kedini birine yakın hissettiğinde o kişide yaşamın temelini anlamak üzerine bir çaba göstermiş veya adım atmış biri olduğunu hemen anlayabiliyordu.metin böyle kişilerin yalnız olduğunu düşünüyordu.güçlerini yitirmişlerdi sanki.diğer insanlar gibi bir yaşam seçip,kendi yaşamlarında güçlü olmayı seçmiyorlardı.yaşamda pek düşünmeyen insanların güçsüz olmadığı çok belliydi.metin bunları inceliyordu.tıpkı bir sosyolog gibi.daha 5.sınıftayken bu değerlendirmeleri kolayca yapabilyordu.daha sonradan metin bu insaları kavrayıp bunlarla farklı şekilde iletişime geçip onların lideri de  olabiliyordu.daha farklı bir iletişim yolu kullanıp onların alay ettiği kişi de olabiliyordu.insanların metine gösterdikleri iki ayrı davranışta metin bir şey yakalamıştı.bunu çok irdeledi.insanlar duruma göre değişiyordu.insanların ikiyüzlülüğünü görebiliyordu.aslında her insan bir bakıma iki yüzlüydü.metin de öyleydi.ama onlar gibi duyguları da değişmiyordu.aslında her insan münafıktı.ama metin değilidi ya,metin aslında hep aynıydı.kimseyi kırmazdı.kırdığı zamanlar olurdu.çünkü bazı insaları kırmazsan o insanın davranışını değiştirmeyeceğini biliyordu.herkese aslında değerine göre davranıyordu.bunları hatalar yaparak öğrendi metin.hatalar yaparken yine kendiyle çatıştı hep.yaşadığı yer de müsaitti buna.her milleti gözlemleme şansı olmuştu.büyüdüğünde buna şükredecekti metin.yaşadığı yer ona büyüdüğü akla sahip etmiş olacaktı metin'i.daha orta okul çağlarında herşeyi öğrenmişti metin.bir temel vardı onu kavramıştı.ama onu açıklayamıyordu.çünkü bu temeli anlatmak görmekten daha zordu.o yüzden kendini tam olarak hiç bir zaman anlatamadı. o yüzden sürekli davranışı değişmiş bir metin vardı.ama aslında metin aynıydı.sadece bir temelden çok genişçe bir yelpazeye bakıyordu.bu temeli hala anlatamaz metin.bunu ancak ve  ancak ve ancak acı çekenler bilirdi.bu yüzeden acı çekmiş kişiler acı çekmiş kişilerle özdeşleşirdi.benzer benzeri çözer mantığıydı işte.evet insanın ne zaman birlendiğini anlıyordu metin.kendi gibi birini bulduğu zaman birleniyordu insan.^^allahın birliğine de böyle ulaşılabilirdi^^ama metin bunu çok sonradan fark etti.burada sınıfta kalmıştı metin işte.metin bir şey arıyordu ve bunu fark edemedi.metin bu dünyayı sahte gördü.ama obsesifliği allah'ı göstermedi ona.ama bulamadığı şeyin imtihan olduğunu biliyordu.bunu bilmesi metin'in bir temelden haberdar olması olduğu belliydi.bu temel ,küçük yaşlarda gördüğü her şeyin  ,her insanın bir tek psikoloji üzerine farklılaşarak davranmaları olduğunu görmesiyle başladı.bunların başlangıcını görebiliyordu sanki.böylelikle çözümler üretebiliyordu.sanki başlangıç gösterilmişti metin'e.metin bunu bilerek çok hata yaptı.kendiyle savaştı.kazandı.kaybetti.ama dah çok kaybetmişti.bu yüzden metin kendini bir türlü sevemedi.oysa bilmiyordu;
   ^^her insan kaybeder her an,ama bir kere kazanır.çünkü insan kaybetmeyi öğrendiğinde kazanır.^^
        metin kaybetmeyi öğrenmemiş,alışmıştı.alışmış kelimesi onu kendisinden nefret etmesine yol açmıştı.bu yüzden savaştı metin..............
                 

 
 




       sonra metin psikoloğa gitti.burada obsesifliliğini yenmeye çalıştı.yani kendinden nefret etmeyi kesmeye çalıştı.bıraktı herşeyi.benim bir allahım var dedi.o da hep yanımda, ben neden ah bunu yapamadım,vah bu olmadı ,diyorum ki dedi.allah var bir tane dedi.o da benim nefsimi biliyor dedi.nefis dedi yanlış yapacak elbet dedi.ama allah asla beni terk etmedi ki dedi.o hep yanımda.ben neden kendimi sıkıyorum ki? dedi.gusül abdest alırken su döküyorum işte.neden celalleniyorum su heryerime ulaştımı acaba ?diye.ben allah için gusül abdet alıyorum işte.önemli olan bu değil miydi?namaz kılarken niyet etmiştim işte bildiğim allahıma ibadet ediyordum işte.daha neden ah burda bismillah çektim mi diye kendi kendimi sorguluyorum ki?.ben allah için namaz kılıyorum önemli olan bu değil miydi?metin dinini şimdi öğrenmeye başlıyordu.obsesifliliğini yenmeye çalışırken metin ne ardığını bulmuştu.metin gerçek allah'ın huzurunu arıyordu.allah'a aşkı arıyordu metin.metin şimdi kendini buluyordu hayatta.aslında kendi mekanı bu hayatta değildi metin'in.bunu bulmuştu.bunu bilerek hayata baktı ve metin hayattaki yerinin beklemek olduğunu,onu beklemek olduğunu gördü.ve hala bekliyor.....

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
ne yazayım bilmiyorum.sabır gerek bunu biliyorum.erkeklere ilgi duymuyorum.size dedim ya.ten tene deyince farklı bir his gelmiyo bana.onu bu hafta fark ettim.ama tek bir şey var.penis fetişizmi var bende.bu penis fetişizmini düşündüm.hiç yokken penis düşüncesi ortada .çünkü sonsuza dek yok etmek istiyorum ama nasıl yok olur?düşünürken penis aklıma geldi buna engel olabiliyorum.engel oldum.sonra namaz kıldım.öğle namazının farzını kıldıktan sonra.durdum.peki bunu sonsuza dek nasıl yok edebilirim diye kendime sordum.sonra penis fetişizmini nasıl engellerim diye foruma baktım ama yazılarda aradığımı bulamadım.ya da yazıyı bulamadım galiba.kendime engel olabiliyorum.çok güzel ama engel olmaya gerek kalmadan bu nasıl yok olur?sonra ben bu penise bakarak masturbasyon yapayım dedim.bu sefer neler hissettiğime bakacaktım. pornoyu açtım ve  özelikle penis açıkta olan bir porno seçtim.evet ne hissediyorum dedim. ereksyon oldum.sonra şunu fark ettim.adamın penisi bana farklı bir yapı gibi geliyo.ama bu gençlerinkine karşı olmuyo.bunu da hesaba kattım.kızlara erotik ilgim var gayet aktfim. fakat büyük adamların penisi bende bir farklılık uyandırıyor ama.beni erkesiyon ediyo. tamam bunun nedenlerini biliyoruz.bak erkelerle sevişmek istemiyorum, cinsellik istemiyorum bitti.peki bu penisten nasıl kutulacağız?yani sonuç olarak engelleye engelleye unutulur cevabı geldi.ve maturbasyon yaptım.ama  gerçekten bana hükmedemiyo şehvetlerim sanki.ama masturbasyon yaptım.yapmamalıydım .tamam anlamak için yaptım ama şehvete de yenildim galiba.ama daha çok şunu da söyleyim namazdan sonra olunca ,sanki evet yeni bir şeyler olacak diye,yaptım.saçmaladım biraz.size yazarken utanarak yazıyorum.ama yazmalıyım.fakat şimdi şunu diyebilirim.bir daha asla yapmayacağım...

bu yüzden öğlen ders çalışamadım.size karşı da haksızlık yaptım.ama bu bir anlık oldu.şimdi oturup ders çalışcam 3 saati de aşsın ne zamana kadar ders çalışabiliyorsam.

şehvetime yenildim.bunun açıklaması olmaz..sonuçta tamam inceleyebilirdim ama masturbasyonla bitirmeyebilirdim.
artık yapmayacağım...

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
6.30 da başladım derse 6 da başlayamadım 2.30 değil de 2 saat çalıştım.
o yarım saatte annemle oturduk da
hocam annem oturma odasında  diye oturma odasına gitmek istemiyormuşum onu fark ettim.
gereğinden fazla kendini aşşağılık hissediyo annem.bazen anne o öyle olurmu dediğimde aşşalık kompleksine giriyo.hemen ağlayacak pozisyona girebiliyo.
b ne zamandan beri aslında ona tahammül edemiyormuşum.
şimdi hiç tahammül edmiyorum.
babam nasıl tahammül ettiyse.
gereğinden fazla kendini aşşalık bir şeymiş gibi hissediyo.biri ona ters cevap verirse buna girmesi kaçınılmaz oluyo.
tııpkı baba eksikliği yaşadığım gibi anne eksikliği yaşıyorum sanki.anne diye sarılmak istiyorum bir kadına.yuh artık diyorum kendime......
hocam anneme akıl vermekten bıktım........anlamıyo da zaten.....hocam nefretimi engelleyim diyorum.olmuyo annemden nefret ediyorum...
sanki her an huzursuzluk çıkacak evde anneme bişey desek .evin huzuru diye bişey kalmayacak ..
harbiden yuh dedim ya kendime şimdi .bir kadının omzuna yatmak istiyorum.irem olsaydı.ireme de yaslanırdım.
her an kavga çıkartacak sanki annem obsesifliğinden.hocam hayatta bu  kadın gibi obsesifi sayılıdır ya.....
taaa o annemin olayından itibaren çok ilgileniyo benimle.ama çok yapmacık ve her an ağlamaklı.ama o olayı unuttuk gittik .kendisi hatırlatıyo bana her bkışında.o değişik yapmacık tavırlarıyla
içimde çok sıkılmış durumdayım.ama bunu dışa vuramıyorum sanki.annemin yüzüne yeter artık be demek istiyoorum.ama susuyorum.ve çok sıkılma yarattı bu bana.
babama allah iyi sabır vermiş.
benim için ona katlanmış şte.
işte..
hocam bişey söyleyin......
zaten ders çalışırken de o kadar verimli geçmedi şu iki satte soruları çözememeye başladım.ama yine de çözdüm..
bir tek size anlatıyorum ya bunları sizinde herhangi birşey söylemenizi istiyorum işte...
sanki oyun gibi şimdi de anne eksikliği...ama normal erkekleşme sürecinin de bir parçası bence.anne eksikliği çok önceden yine vardı bence ama eşcinsellik bunu bastırmıştı.baba eksikliğini bastırdığı gibi.
hocam..........
zaten oturma odası benim odamın yanındaki oda.sesleri geliyo ve annemin sesini duyduğumda iğreniyorum.....

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
Çocukluk yıllarında anne sevgisinden mahrum kalan gençler, üniversite yıllarında çok çabuk âşık oluyor, kendisine ilk ilgi gösteren karşı cinsten bir arkadaşının peşinden çok çabuk gidebiliyorlar. Zaman'ın haberine göre, gençler, çok defa içlerinde duydukları "sanlık" mutluluğun gerçek sevgi olup olmadığından habersiz, ilgi ve sevgi gördüğü kişilerin peşinden, pembe hayallerle yola çıkıyorlar. Halbuki çocukluk yıllarında doyurulmamış anne sevgisi, kişinin bir ömür boyu sevgiye muhtaç yaşamasına sebep oluyor. Kız ya da erkek fark etmiyor, anne sevgisi çocukluğun ilk yıllarında hayati önem taşıyor. Çocuk, özellikle ilk yedi yılda "doya doya" anne "sevgisini" ve "ilgisini" aldı ise hayatının geri kalan kısmını emin adımlarla ilerleyebiliyor, neyi neden istediğini iyi değerlendirebiliyor. Ancak, çocukluk yıllarında yeterince alınamayan anne sevgisi, bir ömür boyu kişide kendi yokluğunu hissettiriyor. Şefkat hissi ile örülü karşılıksız bir sevgi olan anne sevgisinden mahrum yetişen gençler, özellikle ergenlik çağından itibaren içlerindeki bu boşluğu doldurabilmek için o adresten diğer adrese koşma ihtiyacı hissediyorlar. Halbuki vaktiyle eksik kalan anne sevgisinin, hayatın geri kalan kısmında asla giderilmesi imkânsızdır. O sevgi "çocukluk yıllarında" ve "sadece anneden" alınmaktadır. Vaktinde ve yeterince alınmadığı takdirde yeri bir ömür boyu boş kalacak bu sevgi gençleri imkânsız bir sevgi arayışına itiyor.

Anne sevgisi eksikliğinin yol açtığı "sevgi açlığı" erkek ve kız çocuklarda aynı şekilde kendini göstermekte; ilgi ve sevgiye muhtaçlık ve fakat kendisine yönelen hiçbir sevgiden tatmin de tatmin olamama. Anne sevgisinin önemi bu kadarla da kalmıyor. Çocukluk çağında anneden yeterince ilgi ve sevgi görememiş gençler yetişkinlik çağında "sevme engelli" olma riski ile karşı karşıya bulunuyorlar.

"Sevme engelli" hali nedir?

Kişinin kendisinin sevgiye ve ilgiye aşırı ihtiyaç duyduğu halde, kendisinden sevgi bekleyenlere de yeterince sevgi verememe halidir. Ya da, kişinin peşinde koştuğu insandan sevgi ve ilgi görmeye başlaması durumunda, gördüğü bu sevgiden bir süre sonra bıkıp uzaklaşma isteğinin ortaya çıkması halidir. Çünkü böylesi durumlarda aranılan şey karşı cinsin sevgisi ve ilgisi değil, içinde yokluğunun acısını hissettiği anne sevgisidir. Bir yandan sevilmeye olan aşırı ihtiyaç, diğer kendini seven kişilerden bir süre sonra "bıkma" ve "uzaklaşma" isteği, anne sevgisinin yokluğunun en önemli dışa vurum halidir.

Kişi kendisi ile yüzleşebilmeli

İnsana verilecek en büyük ceza sevgisiz bir ortamda yaşamaya zorlamaktır. İnsan sevgiye muhtaçtır, daha da ötesinde sevmeye de muhtaçtır. Sevilmeye ve sevmeye olan ihtiyaç gayet normaldir ve insan olmanın gereğidir. Ancak burada gençlerin dikkat etmesi gereken hayati nokta, eğer "sevgide doyumsuzluk"sa, işte bu alarm zillerinin sesidir. Kişi kendi eksikliğini, kendi dünyasını ve hatıralarını yoklayarak bu sevilme ve ilgi görme ihtiyaçlarının nedenlerini mutlak suretle öğrenmelidir.

http://www.haberturk.com/saglik/haber/119840-anne-sevgisi-eksikligi-sipsevdi-yapiyor



1 saat sonra da şöyle 2 saat dah ders çalışırım.bugünlük öyle bırakırım.çünkü bugün gün boyu çalıştım zaten
.
o yüzden mi şıpsevdiyim ben..
.
.



Kişinin kendisinin sevgiye ve ilgiye aşırı ihtiyaç duyduğu halde, kendisinden sevgi bekleyenlere de yeterince sevgi verememe halidir. Ya da, kişinin peşinde koştuğu insandan sevgi ve ilgi görmeye başlaması durumunda, gördüğü bu sevgiden bir süre sonra bıkıp uzaklaşma isteğinin ortaya çıkması halidir. Çünkü böylesi durumlarda aranılan şey karşı cinsin sevgisi ve ilgisi değil, içinde yokluğunun acısını hissettiği anne sevgisidir. Bir yandan sevilmeye olan aşırı ihtiyaç, diğer kendini seven kişilerden bir süre sonra "bıkma" ve "uzaklaşma" isteği, anne sevgisinin yokluğunun en önemli dışa vurum halidir.
.
.



eskiden sevme mantığım buydu.ama bunu sizinle aşmıştık zaten.
.
benim annem de annesinden sevgi görmemiş biri olarak ki bunu daima anlatır.
.
.




Ebeveyn sevgisinden mahrum olanlar, çocukları ile iletişim kuramıyor

Annesinden yeterince sevgi alamamış kişiler, kendileri anne ya da baba olduklarında kendi çocukları ile aralarındaki sevgi bağında da sorunlar yaşama ihtimalini taşımaktadırlar. Yapılan terapi görüşmelerinden net bir şekilde anlaşılmaktadır ki; çocukluk yıllarında anne sevgisinden mahrum büyüyen kişiler, kendisi anne veya baba olduklarında çocuklarına karşı "sınırsız ve karşılıksız sevgi" vermekte zorlanmaktadır. Çünkü, çocukluk yıllarında doyurulmamış anne sevgisinin bilinçaltında oluşturduğu rahatsızlık, kendi çocuğuna aynı kaynaktan sevgiyi vermeye çalıştığı sırada, kişiyi, çocukluk yıllarına götürmekte, sevgisiz kaldığı dönemleri hatırlatmakta ve o günlerin su yüzüne çıkmasına neden olmaktadır. Böylesi bir hali bilinçaltında hissetmek, kişiyi huzursuz etmektedir.
.
.




ama ben anneme tahammül edemiyorum artık
.
.



çok önceden söylediğim şiir..
.


şimdi derse geçcem ama şimdi hiçbir dersi anlayacağımı düşünüyorum o yüzden coğrafya tarih çalışırım
.
nwysw kapatıyorum ve derse geçiyorum tam iki saaat sonra biter ders çalışma faslı




psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
bu ösym nin hazırladığı en zorundan zor bir sınav bu.ama türkçede parağrafları çok iyi yaptım hepsini kaç net gelir bilmiyorum ama çok yüksek bekliyom35 net bile geleblir

mat hayatımda gördüğüm en zor sorulardı ama 20 tane yaptım.hepsini bilerek yaptım yanlışım çıkmayadabilir20 net olur.zaten çoğu kişi yapamamış
fenden hepsini yaptım 25 net felan o gelir
ama bu standartların çok üstünde bir sınavmış
sosyale zaman bile kalmadı matla uğraşmaktan normal deneme olsaydı 35 30 30 net yapardım heralde
bu hafta okul sınavları olduğundan lys hep ağırlıklı çalıştım ama ygs ye de okulda çok çalıştım.soru felan sordum hep

diğer hafta sırf ygs bakalım diğer hafta nolcak onu merak ediyorum.fene en baştan başlıcam bitircem o yüzden diğer haftaya hedef fenden 35 net

mattan 30 net diyelim yine türkçe 35 net hedef sosyal 30 net olursa tamam .

çünkü diğer hafta ful boşuz sadece ygs
hatta diğer hafta belki hedef olan hepsinden 35 net yapma hedefim gerçekleşir.inşallah



1 saat sonra hatta fen ygs çalışmaya başlıcam.
haftaya olursa bu hedef dereceye oynarız inşallah.inşallah olur..
o zaman makul olan herşey hakkın olur...
inşallah.......
ben çıkıyorum hocam. dediğim gibi 45 dakkaya felan derse başlarım kalkmadan yine ..saygılar....



bugün evet o benim tiksindiğim şeyin olması çok iyi oldu.çünkü çocukluğumdan kalan veya hayalimden kalan bir şeyi sevmediğimi gördüm ve içimde bir ukte kalmış olmamış oluyo.tamam orada büyü bozuldu.ama bunu yapmak beni daha rahatlatacaktır.şimdi sadece yanınızda olmak isterim başka bir şey değil.sadece yanınızda olmak.en makul isteğimdir.

ve ben gayet erkeğim.eşcinsel bir şey yok penis fetişizmi diye bir şey yok.


iyigeceler hocam....
elahmdülillah diyelim....



su üstüne yazı yazmanın 23.sayfasına geldim. otobüste okudum.eğer benim aradığım aşksa.ki bir arayaşın içindeyim.ordaki adam imama çok bağlanmış.bu yüzden de ona olan bağlılığı bir başka hoca aramaktan alıkoymuş.ama sonra açılmış heralde.çünkü benim aradığım bu imamda değil diyo. buraya kadar okudum ve otobüs bizim sokağın önüne gelmişti okuyamadım.

Zira ben, manevî bir çölü andıran Amerika kıtasından bir insanım; bu çölde kendime küçük bir vaha bulacak kadar bahtiyardım. Siz ise muazzam genişlikte bir vaha olduğu halde, çölleşme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir ülkenin insanlarısınız. Belki iki taraf da bir sürgün hali yaşıyor ve asıl vatanını bulmaya çalışıyor. Hazreti Mevlâna’nın deyişiyle:

Aşk ülkesi herkesin kendi bildiğincedir
Aşıkların milleti de devleti de yoktur

Bendeniz bir gün, ‘Asıl vatanım aşk ülkesidir’ diyebilme ümidini taşıyorum. Arayışı sırasında bu kitabı eline alan herkes için de aynı şeyi ümit ediyorum. Bu kitap, sadece çölün kumlarını aşıp asıl vatanına varmaya çalışan bir hırpani dervişin öyküsüdür. Her kelimesinin aşkla yazıldığına sizi temin ederim. Başkaca bir şey için bir vaatte bulunamam zaten.

Hikâyeme kalbini açarak, gayretiyle bu çevirinin gerçekleşmesini sağlayan Ayşe Şasa’ya kalbî takdir duygularımı ifade etmek isterim. Ayrıca muhterem Mahmud Erol Kılıç’a ve yayıncıma da teşekkür borçlu olduğumu bilmenizi isterim.

Muhyiddin Şekûr

Bu bir garibin öyküsüdür;
dinlemek ve duyabilmek için de bir garip kulağı gerek.
MEVLÂNÂ C. RÛMÎ

http://www.birazoku.com/su-ustune-yazi-yazmak





https://www.youtube.com/watch?v=Rj43nYM_G-s&list=LLiNwGJJ74Xeflkw8eDR8-TA&index=35




Nigar Uluerer - KAPINDA KÖLENİM BEN ( plak )


Seni görmeden önce aşk nedir bilmezdim Bu sözleri duyunca kahkahayla gülerdim Kovsan da geleceğim ömrümce seveceğim Uğrunda öleceğim kapında kölenim ben Bir ...



https://www.youtube.com/watch?v=Sdq2GAaX8QM&list=LLiNwGJJ74Xeflkw8eDR8-TA&index=54

Nazim Hikmet - Ne Guzel Sey Hatirlamak Seni


Seslendiren: Erdogan Egemenoglu


mesala nazım hikmet te .bir kadında kendini buluyo onu daha da büyütüyo kalbinde.bir aşka ulaşıyo ama onun ne olduğunu bilmediği için kayboluyo bu durumun içinde ve karamsarlık ve çıkmazlık konu oluyo şiirlerinde..



geçen gün adanayı iyi araştırmıştım.bütün arabeskçiler cidden adanalı çok büyük bölümü.şu gençeler arasında yaygın olan arabesk repin merkezi yine adana



https://www.youtube.com/watch?v=VE3RSK3_7WI

Qarizma Rap - Bu Nasıl Kader - 2016 HD Klip


mesala bunu söyleyen çocuğu tanıyorum.ilkokulda benden 3 devre büyüktü işte.eskiden normal bir çocukken şimdi ne halde.bu tür gençlerin çoğuna baktığımda bunun gibilere baktığımda ya babaları evlatlık tan reddetmiş feln sonra bu hale geliyolar.



https://www.youtube.com/watch?v=_4haXZ6oa1A



QaRizMa Rap - Kattım Hayat Kadını (CANLIPERFORMANS) 2016


sonrada bu gibi çocukları kullanan orada oturan o adam cemal dayı diyolar..ordaki o müzik alanını o sağlıyor mesala.anladığım kadarıyla.



https://www.youtube.com/watch?v=6Pdn7lNsuxo


Mikrofonun sesi ilk başta kısık olsada çok güzeldi herkese teşekkürler!





https://www.youtube.com/watch?v=NFPedzqmMaA






 









Mehmet Yıldırım Şahin ELMAS


burdaki küçük çocuksa yine bizim ilkokuldaydı



https://www.youtube.com/watch?v=b0OlYWadVYo






 









Yetenek Sizsiniz Türkiye - Şahin Kendirci - Mutlu Ol Yeter CV


keza bu çocukda adanalı









nusayrilikse yoğun adanada



neyse ben derse geçtim ...






6.30 da başladım derse 6 da başlayamadım 2.30 değil de 2 saat çalıştım.
o yarım saatte annemle oturduk da

hocam annem oturma odasında diye oturma odasına gitmek istemiyormuşum onu fark ettim.
gereğinden fazla kendini aşşağılık hissediyo annem.bazen anne o öyle olurmu dediğimde aşşalık kompleksine giriyo.hemen ağlayacak pozisyona girebiliyo.

bu ne zamandan beri aslında ona tahammül edemiyormuşum.
şimdi hiç tahammül edmiyorum.
babam nasıl tahammül ettiyse.
gereğinden fazla kendini aşşalık bir şeymiş gibi hissediyo.biri ona ters cevap verirse buna girmesi kaçınılmaz oluyo.
tııpkı baba eksikliği yaşadığım gibi anne eksikliği yaşıyorum sanki.anne diye sarılmak istiyorum bir kadına.yuh artık diyorum kendime......
hocam anneme akıl vermekten bıktım........anlamıyo da zaten.....hocam nefretimi engelleyim diyorum.olmuyo annemden nefret ediyorum...
sanki her an huzursuzluk çıkacak evde anneme bişey desek .evin huzuru diye bişey kalmayacak ..
harbiden yuh dedim ya kendime şimdi .bir kadının omzuna yatmak istiyorum.irem olsaydı.ireme de yaslanırdım.
her an kavga çıkartacak sanki annem obsesifliğinden.hocam hayatta bu kadın gibi obsesifi sayılıdır ya.....
taaa o annemin olayından itibaren çok ilgileniyo benimle.ama çok yapmacık ve her an ağlamaklı.ama o olayı unuttuk gittik .kendisi hatırlatıyo bana her bkışında.o değişik yapmacık tavırlarıyla
içimde çok sıkılmış durumdayım.ama bunu dışa vuramıyorum sanki.annemin yüzüne yeter artık be demek istiyoorum.ama susuyorum.ve çok sıkılma yarattı bu bana.
babama allah iyi sabır vermiş.
benim için ona katlanmış
işte..



hocam bişey söyleyin......
zaten ders çalışırken de o kadar verimli geçmedi şu iki satte soruları çözememeye başladım.ama yine de çözdüm..
bir tek size anlatıyorum ya bunları sizinde herhangi birşey söylemenizi istiyorum işte...
sanki oyun gibi şimdi de anne eksikliği...ama normal erkekleşme sürecinin de bir parçası bence.anne eksikliği çok önceden yine vardı bence ama eşcinsellik bunu bastırmıştı.baba eksikliğini bastırdığı gibi.
hocam..........
zaten oturma odası benim odamın yanındaki oda.sesleri geliyo ve annemin sesini duyduğumda iğreniyorum.....


http://www.haberturk.com/saglik/haber/119840-anne-sevgisi-eksikligi-sipsevdi-yapiyor


cemle konuştumda biraz içimdekini birine anlatmak iyi oldu
1 saat sonra da şöyle 2 saat dah ders çalışırım.bugünlük öyle bırakırım.çünkü bugün gün boyu çalıştım zaten
o yüzden mi şıpsevdiyim ben..
Kişinin kendisinin sevgiye ve ilgiye aşırı ihtiyaç duyduğu halde, kendisinden sevgi bekleyenlere de yeterince sevgi verememe halidir. Ya da, kişinin peşinde koştuğu insandan sevgi ve ilgi görmeye başlaması durumunda, gördüğü bu sevgiden bir süre sonra bıkıp uzaklaşma isteğinin ortaya çıkması halidir. Çünkü böylesi durumlarda aranılan şey karşı cinsin sevgisi ve ilgisi değil, içinde yokluğunun acısını hissettiği anne sevgisidir. Bir yandan sevilmeye olan aşırı ihtiyaç, diğer kendini seven kişilerden bir süre sonra "bıkma" ve "uzaklaşma" isteği, anne sevgisinin yokluğunun en önemli dışa vurum halidir.
eskiden sevme mantığım buydu.ama bunu sizinle aşmıştık zaten.
benim annem de annesinden sevgi görmemiş biri olarak ki bunu daima anlatır.
Ebeveyn sevgisinden mahrum olanlar, çocukları ile iletişim kuramıyor Annesinden yeterince sevgi alamamış kişiler, kendileri anne ya da baba olduklarında kendi çocukları ile aralarındaki sevgi bağında da sorunlar yaşama ihtimalini taşımaktadırlar. Yapılan terapi görüşmelerinden net bir şekilde anlaşılmaktadır ki; çocukluk yıllarında anne sevgisinden mahrum büyüyen kişiler, kendisi anne veya baba olduklarında çocuklarına karşı "sınırsız ve karşılıksız sevgi" vermekte zorlanmaktadır. Çünkü, çocukluk yıllarında doyurulmamış anne sevgisinin bilinçaltında oluşturduğu rahatsızlık, kendi çocuğuna aynı kaynaktan sevgiyi vermeye çalıştığı sırada, kişiyi, çocukluk yıllarına götürmekte, sevgisiz kaldığı dönemleri hatırlatmakta ve o günlerin su yüzüne çıkmasına neden olmaktadır. Böylesi bir hali bilinçaltında hissetmek, kişiyi huzursuz etmektedir.


ama ben anneme tahammül edemiyorum artık
çok önceden söylediğim şiir..

şimdi derse geçcem ama şimdi hiçbir dersi anlayacağımı düşünüyorum o yüzden coğrafya tarih çalışırım
nwysw kapatıyorum ve derse geçiyorum tam iki saaat sonra biter ders çalışma faslı



bugünlük bu kadar yeterli

gerçekten doğru bir şekilde çalıştığımı düşünüyorum şu an.ilk önce yine mat denemesi yaptım. 45 dakka içinde yaptım. kafam dinç bir şekilde 30 net çıkardım.sonra yapamadıklarım.zaten tam bilmediğim konular. oyüzden daha demin birisine konu anlatımına çalıştım ve çok yararlı geçti.şimdi o konu hakkında iki test çözcem ve sonra diğer konulara çalışcam.



çok güzel gidiyo faceye pek fazla girmemeyi düşünüyorum.daha yoğun bir şekilde çalışmalıyım.şunu fark ettim eksik olduğum yerlere çalışsam 35 netin üzerine çıkarım.şimdi çalışma zamanı saolun hocammmmm........


1 e kadar çalışırım.belki sürerse 2 olur .sonrada erken kalkmam lazım ki sabah da çalışayım.inşalllah erken kalkarız diyelim.zaten 11 de okul.karneyi alıp geliriz.sonra inşallah tekrar çalışırız




bugün güzel oldu yarında 7 de kalkıp derse devam etmeliyim



bu hafta 35 35 35 net zor olacak ama çalışıyoruz bakalım.



iyigeceler hocam.....



6.30 gibi alarm çaldı 6.30 dan 8 e kadar kendim mat problemi uydurup uyku ile uyanıklık arasında bunalrı çözmüşüm.



sonra kalktığımda direk derse başladım































































































« Son Düzenleme: 20 Ocak 2017, 09:46:46 öö Gönderen: psikolog »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
bir kere 30 ar net yapmıştım sonra 35 e de çıkarız dedik.sonra baktımki 30 ar net bir daha yapamadım.
şimdi çalışıyorum...
ama ne olcak bilmiyorum...

https://www.youtube.com/watch?v=eKjZJacUGDw&list=LLiNwGJJ74Xeflkw8eDR8-TA&index=38

EMEL SAYIN "TANRIM NASIL SEVDİM?"
Emel Sayın, 1982 yılında yayımlanan "Bir Şarkıdır Yalnızlığım" adlı albümün kayıtları sırasında yorumladığı fakat albüme alınmayan Ferdi Teyfur şarkısı

fark ediyorumki soruları yaparım ama zaman yetmiyo ve acaleyle yapamıyorum...o yüzden çok soru çözmem gerkiyor...ne kadar çözcez bakalım....
yoruldum ama...
şu an deneme sınavı çözmeye korkuyorum...matematiğe zman yetmiyo çünkü.bir gün 40 dakkada 40 soru mat çözersem...o zaman tebrikler diyorum....
tamam söz verdim de neden yemin ettim ben ya.allaha yemin etmek se.oda başka zaten....
kararlıyım ama sonuna kadar uğraşçam da.bu saatten sonra ne olur bilemedim.....
yapacaz ama...sonuna kadar devam.....

kafam şu an bir şey almaz.yarın sabah namazına kalktıktan sonra kesinlikle yatmıcam.ve 3 saat ders bir saat ara şeklinde tüm günü bitirmem lazım...bu sefer gereçkten yapacam..
gerçekten.
neyse ya ben yatıyorum...iyigeceler hocam...

sabah namazına babam kaldırmamış..sonra 9 da kalktım kahvaltıdan yeni kalktım.üç saatlik bir çalışma uyku ile gitti yani
neyse şimdi direk derse geçiyorum.2 ye kadar
fizik çalışcam 3 saaat boyunca

fizikten baya test çözdüm.2 den 5 e kadar da mat çalışcam
deiğiştirdim biraz kendimi sanki.elimden geleni yapıyorum.sonu ne olur bilmem ama elimden geleni yapıyorum...

daha kendimim sanki.tabi haliyle..

ders çalışıyordum.ve bir soruyu yapamamıştım.sonra başladı....aç interneti porno izle dedi,bir yanım.bu nerden çıktı birden, dedim kendi kendime.sonra kapalı bilgisayara baktım...sizi düşündüm yapmayacağım dedim......ben yapmayacağım dedim...temiz kal demiştiniz bana..bu düşüncelerde çok rahattım.kesinlikle obsesifçe davranmadığımı söyleyebilirim...sizi düşününce devam ettim derse.çok eksiğim vardı.sonra gerçekten o iblisin sesi.aç porno izle dedi.enerjin çok..at işte.....ben sizi düşündüm dedim.biliyordum.bir kere açarsam,devamı gelecektir ve masturbasyon kaçınılmaz olur...o kadar isteğim de yoktu masturbasyon bile yapmam dedim.kendi kendime.beş vkit namazıma kadar kılıyordum.aralarda sonra ders çalışıyordum...güçlüydüm...açmayacaktım..hayır yüksek bir istek yok..porno izlerken zaten erkeğe bakmıyorum.sadece o eğlenceye bakıp bende masturbasyon yapıyorum.evet bunlarla beraber açtım izledim.dersin oratasında.google türk porno yazdım.ve açtım bir tane izledim.belli bür süre hiç bişey hissetmedim.yapmayacam dedim.zaten.erekeğe hiç bişey istemiyordum.çok belliydi.kıza karşı da çok yüksek bir istek yok.ama kıza bakarak yapardım.
Metin Karaca
Metin
belli bir süre hiç birşey yapmadım.yapmıcam dedim.sadece izledim.ve o sorumsuzluktan iğrendim.

sizi düşündüm.sonra yavaş yavaş kaydığımı gördüm.ve masturbasyon yapmıştım.eşcinsel olduğumu düşünmüyorum sadece porno bağımlılığı diyebilirim.çünkü esasen kız var ...ama bir güç koydum ya yüksek bir güç,bunun için mulaka bir engel çıkacaktı.neyse masturbasyon yaptım .ama sonunda hiç bir obsesiflik göstermedim.çünkü masturbasyon kuralını ihlal etmiştim.ama obsesifliği ihlal etmeye hiç niyetim yoktu.zaten bir obsesifçe bir davranışta da bulunasım yoktu.çünkü ben gayet hala güçlüyüm.arada engeller olacaktır.hep temiz kalamam ya.düşüncelerim evet temiz.ben bir kere yapacam dediysem.onun için uğraşıp çok çalışcam.ama ben güçlü oldukça engel çıkacaktır.hani ben hayatı anlamaya çalışıyorum demiştim ya.hayat bu güçlü oldukça engel çıkacaktır.bizi sınar çünkü o.

ama hep ne olursan gel diyo.ve hep bunu yapcaz.tekrar güçlü olcaz.bende hep güçlü olcam...zaten pornoyu nedn izlediğimi bilmiyorum.izleme isteğim bile yoktu.
yenilsek te.güçlü olcaz.ve ben bunu yazarken o kadar rahat yazıyorum ki.çünkü ben böyle yaşamayı çok sevdim.bu sorumluluk beni ben yapıyor.şimdi yenildim ama bir daha kine daha güçlü olcam...

yazımı,düşüncelerimi yazmayı bitirdikten sonra duşa girerim abdest alırım.ikindi namazımı kılarım tekrar derse geçerim.allaha sua ederken de hiç bir obsesiflik yok.benim duygum nasıl derseniz.dik bir duruşum var sanki.durgunluk var ama bu durgunluk çok güzel.bir sorumluluğum var.sorumsuzluk zaten berbat bir şey olduğunu izleyip kendimi kaptırdığım,ama iğrenç olduğunu gördüğüm porno da gördüm.pornoyu neden açıyorum.eskiden kalma bağımlılık işte...o beni daha güçlü yapıyo ama...ben gerçekten çok mutluyum.temiz kal dediniz.temizim.ama hata yapmayan kul yoktur ki.siz bana güç veriyorsunuz..porno izlemem sizden güç alamadığım anlamına gelmez.siz bana güç verdiniz...ve gerçekten ucu bucağı olmayan güç...şimdi duşa girerim.sonra derse başlayacağım zaman yazarım size.

obsesiflik yok ..kafam  çok rahat.....sorumluluğum oldukça ben benim ve düşüp düşüp sonunda kalktığımda hep ben benim..e tabi düşmemeyi de öğreniyoruz....öğrencez....
hep bana bak o var dediğinizle,o gönlümdedeki sizle ,siz varsınız...
teşekürler... ben duşa girdim...

http://blog.milliyet.com.tr/obsesif-kisilik/Blog/?BlogNo=118092

« Son Düzenleme: 16 Şubat 2017, 01:29:56 öö Gönderen: psikolog »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle