Gönderen Konu: EŞCİNSEL TERAPİ: ERKEKLERİ KADINLARDAN KISKANAN ERKEKLER  (Okunma sayısı 5421 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4433
    • Profili Görüntüle
EŞCİNSEL TERAPİ: ERKEKLERİ KADINLARDAN KISKANAN ERKEKLER
« : 03 Aralık 2012, 09:44:18 öö »
Net olarak ne hissettiğimi bilmiyorum, çok karmaşığım. O kadar karmaşığım ki artık Cipram bile fayda etmiyor, hatta o kadar fayda etmiyor ki içimde bir yerlerde ölme isteği baş gösteriyor anlık olarak bile olsa.

Bugün bir gözlem yaptım. O kadar karmaşık, duygular o kadar yoğun ki yazmam gerekti.

Uzun uzun düşündüğüm bir konu, Metin’i kıskanmak. Olay veya konu Metin değil, durum üzerinden gittim. Çift taraflı düşündüm ve sorular sordum kendi kendime. Bu onun hayatına ne gibi zararlar veriyor? Çok mu bencilce? Nereye kadar bu şekilde devam edebilir? Bana ne zararlar veriyor? Hayatıma yansımaları neler? Bu gerçek bir his mi? Vs…

Birkaç gündür Metin arkadaş ortamımızda ‘beni kıskanıyor’ esprileri yapıyor. Doğru. Bu durum (hem espri yapması hem de kıskanmam) beni hem rahatsız ediyor hem de ilginç şekilde hoşuma gidiyor ama aslında hiç hoşuma da gitmiyor. Karmaşık ve takıntıya dönüşen bir durum olmaya başladı sanırım. Metin’e karşı hem cinsel bir çekim hissediyorum hem de bazen ondan nefret ediyorum. Kötü bir şey söylediğin de, tartıştığımızda, söylediğim bir şeyi veya beni umursamadığında ona içten içe sinirlenip kırılıyorum. Düşündüm. Sadece düşündüm. Derin bir uykudan zoraki gözümü aralamak gibi oldu farkettiğim şey. Hiç düşünmeden sadece anlık duygu tatminleri yaşadığım bu hoşlantı durumu artık sadece acı veriyor. Bile bile ladese neden katlanıyorum? Tüm yoğunluğuyla yaşadığım şeyler fantastik bir filmde; ‘güzel bir meyve yediğini sanırken, işin gerçeğini görünce aslında çürük küflü bir bitkiyi kemirmeye çalışmaktan ibaret olduğunu görmek’ gibi.

   Bugün Metin’le beraber bir arkadaşımızla buluştuk. Onunla konuşurken konu kızlara geldi. Laf lafı açınca ben kızlardan ve bencilliklerinden, ne kadar sığ, sıradan, düz, anlamsız ve kompleks olduklarından bahsettim. Söylediklerimi son derece mantıklı ve gerçekçi buldu. Bu süreçte bir yandan alttan alttan Metin’e gönderme yapıyordum (düşününce fark ettim). Sonra Metin bir arkadaşıyla eve çıkmak istediğinden, bir kızla birlikte olmak üzere olduğundan bahsediyordu ortamda. O anda acayip sinirlendim hatta öfkelendim ve yine kıskandım. Ben belli etmediğimi düşünürken anlık mimik hareketleri yapmışım. Arkadaş “Mehmet kıskandı” deyip gülümseyince Metin “o beni zaten kadın erkek ayırt etmeksizin kıskanıyor, çok kıskanç bu” deyip güldü. Ben de geyiğe vurdum geçtik. Metin’in bunu fark etmiş ve söylemiş olması çok garip geldi. Böyle bir şey aramızda bugüne kadar hiç dile gelmemişti. Demek ki artık iyice belli etmeye başlamıştım ki dile getiriyordu. Onun algıladığı; yakın arkadaşlıktan gelen herkesi yanına yakıştıramama durumu gibi bir durumdu. Bu espriyi geçen gün de yapmıştı ama bugün ikinci kez tekrarlanması beni rahatsız etti. Çok ikilemde kaldım ve Metin’le bu kıskanma mevzusunu konuşayım mı, konuşmayayım mı derken konuşmak için bir kafeye oturduk. Ona ‘bu kıskanma esprilerini tamamen şaka mı yoksa bir gözlem mi’ olduğunu sordum. Durumu o da meşrulaştırmış, “böyle bir gerçek var ama sende meşrulaştırmışım, normalde saçma bulup gülerim, dalgaya vururum falan ama orada sadece espri yapıp geçtim” dedi. Konu konuyu açarken temkinli gittim. Dürüst olmak zorundaydım. Üç bilmese de bir bilmeye hakkı vardı. Belki de hiç gerek yoktu bu konuşmaya ama başlamıştık, devam etmeliydi. Kıskanma mevzusunu toparladım. Biraz konuştuktan sonra ‘senden hoşlanıyorum’ demedim ama ‘hoşlanıyor olabilirim’ dedim. “Bu arkadaşlığımızı etkiler mi” sorusuna “bilmiyorum” cevabını alınca yine durumu toparladım; “şu an her şey karmakarışık olduğu için her şeyi ihtimal dâhilinde tutuyorum, bu yüzden konuşuyoruz. Böyle bir şey olabilir de olmayabilir de. Sadece ihtimalleri değerlendiriyoruz. Kaldı ki üç yıldır arkadaşız, bugüne kadar bir problem olmadıysa bu saatten sonra da olmaz diye düşünüyorum” dedim. O susmaya devam edince dümeni daha da sert çevirdim ve konuyu toparlayıp kapattım hemen, bunu atlattık. Bunları konuşurken sözlerinizi aklımdan çıkarmadım hiç. “Bu bir fantezi, senin fantezin, böyle bir şey olmayacak” demiştiniz, benim de bildiğim bir şeydi ama sözünüzü aklıma getirdim sıkça. Arada bir sustuk. Yine sustuğumuz anlardan birinde birden kızları antipatikleştirip sürekli kötülerken aslında öfkemi yanlış yere akıttığımı fark ettim. Asıl öfkem kendime, anneme ve ablamaydı. Sonuçta bu durum doğuştan yada hormonel bir durum olsa çocukluktan bugüne hiçbir kıza ilgi duyamaz, hiçbir ilişki (iyi yada kötü) yaşayamazdım. Bilinçli yada bilinçsiz beni getirdikleri noktayı düşündüm o an. Antipatikleştirdiğim şey kızlar değil, ondan çok daha fazlasıydı ve bir yerlerden patlak veriyordu. Geçen sene bambaşka şeylerdi öfke akıttığım yer, bu sene kızlar oldu. Belki bundan sonra hep kızlar olacaktı (farketmeseydim) ama asla anne ve abla olmamıştı (ve farkına varmasam belki de hiç olamayacaktı). Baba zaten yok.

   Biliyorum bu bir süreç, bu bir yol. Farkındayım durum tamamen psikolojik. Atlatmak ve sonuca en hızlı ne yapmam gerekirse yapmaya hazırım. Artık bunları yaşamak istemiyorum. Artık acı çekmek istemiyorum. Artık ilişki yaşamak ve hayatımda bir şeyleri düzeltmek istiyorum. Umut ve umutsuzluk iki uç, iki yanımdan çekiştiriyor, yoruluyorum.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4433
    • Profili Görüntüle
Ynt: EŞCİNSEL TERAPİ: ERKEKLERİ KADINLARDAN KISKANAN ERKEKLER
« Yanıtla #1 : 03 Aralık 2012, 09:47:08 öö »
Bu durum, Metin’e bağlanmam bana ne zarar veriyor?

   Soyutlanma. Doğru kelime bu. Metin’den kopamadığım için, bağlanma yaşadığım için diğer herkesten kendimi soyutluyorum. İşin diğer tarafı onu da soyutlamaya çalışıyorum ve kısmen başarıyorum. Eski arkadaşlarımın hiçbiriyle görüşmediğim gibi Metin’den de beklentilerimi karşılayamıyorum (normal olarak). Bu; kendini yalnızlaştırmak. Dahası kendimi yalnızlaştırma benim uzun süredir yaptığım ama hiç bana göre olmayan bir durum. Arada bir bile olsa arayan arkadaşlarım aramaz oldular. Çünkü görüşmek istemediğim için geçiştiriyorum ve ben hiç aramıyorum. Elim gitmiyor telefona. Eskisi gibi gülemez oldum, çoğu zaman yalandan gülüşlerim. Kendini yıkma üstüne kurulu bir hayatın zirvesinde tahtta otururken olayların benim dışımda geliştiğini zannetmek ahmaklık. Ben çok uzun bir süre ahmaklık etmişim.

Kim olduğunu bilmeden yaşamak… En uç noktadan paraşütsüz atlamak gibi. Paramparça kalktığım her sefer toparlanmaya çalışarak, üstelik bir hiç uğruna. Bana çok zararlar veriyor. Beni sönükleştiriyor. Vantuz gibi emdiği benliğime kurban veriyorum hayatımı. Duygular ve düşünceler birbiriyle çelişkide. Baktığımda yalnızım. Yalnızlığı ben seçmiştim. Farkında olayım ya da olmayayım benim seçimimdi, hepsi bu. Acizliğimden dökülüyorum. Kendimi hiç böyle hissetmemiştim. Neye dönüşüyorum? Nereye gidiyorum? Ne kadar sürecek? Bazen umrumda, bazen değil. Tek soru aklımdan atamıyorum; Neden? 

Kavramlar, anlamlar birbirine girmiş durumda. Davranışlarım her geçen gün biraz daha agresif. Taşınmak ve bireyselleşmek istiyorum. Kimsenin erkeği, çocuğu, oyuncağı olmak istemiyorum. Annem tarafından korunmak, her şeyimle ilgilenmesini istemiyorum. Bir iş bulmam gerek, çok acil. Sınavlarıma çalışmam gerek. Hayatı kıyısından köşesinden yakalamalıyım. Çok öfkeliyim deli gibi küfür etmek istiyorum ya da böyle olması gerektiğini düşünüyorum. Aklımdan geçenle yazdıklarım çok yakın ama neredeyse hiçbir zaman tam değil. Konuşmak istemiyorum. Somutlaşmak istiyorum. Her ne yapıyorsam işte onları somutlaştırmak istiyorum. İşin tek kötü yanı ne yapmam gerektiğini bilirken hiçbir şey yapamıyor olmak.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4433
    • Profili Görüntüle
Ynt: EŞCİNSEL TERAPİ: ERKEKLERİ KADINLARDAN KISKANAN ERKEKLER
« Yanıtla #2 : 06 Ocak 2013, 04:17:15 öö »
27 Mart 2011 Pazar akşamı TV5 Ana Haber Bültenindeki söyleşide
"eşcinsellik hakkında"
gündemdeki eşcinsel parti adaylarının varlığını konu alarak konuşma yaptı.

http://www.youtube.com/watch?v=tX0T68Pwuq8 tıklayınız

http://www.youtube.com/watch?v=u1iMl9dDm-o tıklayınız

Konuk: Psikolog Hüseyin KAÇIN
Konu : Kadına dair her şey....
19 Aralık 2012
Çarşamba 12:30


http://www.youtube.com/watch?v=1KHCfOMHkiQ

26/12/2011 tarihli Radikal Gazetesinde sitemiz ve eşcinsel terapiler hakkında
yayınlanan makaleye ulaşmak için tıklayınız

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1073587&Yazar=PINAR_OGUNC&Date=26.12.2011&CategoryID=97#