Tacize Uğramış Bir Çocuktum, Şimdi Niye Kendimi Taciz Ediyorum?
Psikolog Hüseyin KAÇIN
0 555 326 22 91
Çoğumuz duygusal açıdan, bir bölümümüz de fiziksel veya cinsel açıdan taciz edildik. Başkaları tarafından taciz edilenlerin kendilerine kötü davranmamaya çalışacaklarını düşünebiliriz. Gerçekte ise tam tersi gerçekleşir. Taciz edilen çocuklar tacizci yetişkinler olma eğilimindedirler. Bu, eğitimimizin ne kadar etkin olduğunu gösteren bir örnektir. Kendimize değer vermemeyi ve kendi gereksinimlerimizi karşılamayı öğrendik. Erken yaşlarda bize verilen eğitimin uslu öğrencileriyiz ve bizim için yazılan senaryoya uyguluyoruz. Bu senaryo bizim iyi davranışlara layık olmadığımızı ‘kötü’ olduğumuzu ve cezalandırılmamız gerektiğini dikte eder. Erken yaşta gördüğümüz kötü davranışlar bütünlüğümüzü ve içimizdeki iyiliğin farkındalığını alır götürür. Bize korkmamız gereken dehşet verici, karanlık bir yüzümüz olduğunu öğretir. Taciz bize kendimize güvenmemeyi, güven, emniyet ve sevgiyi hak etmediğimizi öğretir. Ruhumuzu öldürür ve risk alma eğilimlerimizi yok eder. Kendi duygularımızı bastırmayı ve kendi gereksinimlerimizi başkalarını kullanarak elde etmeyi öğreniriz. Taciz çok kötü bir öğrenmedir. Taciz senaryosu, kısır ve tehlikeli bir döngü oluşturan, her koşulda kaybetme durumudur. Bu eğiticiyi, etkisiz hale getirebiliriz, senaryoyu yırtıp atabiliriz. Bu kadar ümitsiz bir durumda kalmak zorunda değiliz.
Taciz döngüsünden çıkış bu senaryoyu sizin yazmadığınızı ve onu yaşamak zorunda olmadığınızı fark etmenizle başlar. Çocuklukta aldığınız eğitimden siz sorumlu değilsiniz ve taciz edilmiş olmak sizin hatanız değil. Siz bunu hak etmediniz. Bu sizin denetiminiz dışındaydı. Bu konuda tümüyle suçsuzsunuz. Ne kadar zor bir çocuk olursanız olun, kötü davranışları hak etmediniz. Bu konuda kimin hatalı olduğu gayet açık. Bütünüyle hatalı olan sizi taciz eden kişidir. Mağdur olduğunuzu, utanacak ve saklayacak hiçbir şeyiniz olmadığını kabul edin. Sizin hatanız olmayan bir konuda kendinizi affetmenize gerek yok. Suçluluğu unutun. Suç sizin değil. Kendinize inandığını hissedene kadar ‘Benim hatam değildi!’ deyin. İlk önemli adım budur.
Bu senaryonun ikinci çıkış yolu iyi olduğunuzu fark etmektir. Siz ne yapmış olursanız olun ve size ne yapılmış olursa olsun, siz iyisiniz. Bu iyilik içten gelir, dünyaya sizinle geldi ve siz onu reddetmeyi, aksine davranmayı bırakırsanız bu dünyadan sizinle birlikte ayrılacak. Bunun doğruluğunu hissedene kadar kendinize ‘Ben iyiyim!’ deyin. İnandığınızı içgüdüsel olarak hissedeceksiniz. İyiliğinizi algılayacaksınız ve bu çok güçlü bir algıdır.
İlk iki adımı attıktan sonra iyileşmeye hazır olacaksınız. İyileşme süreci genellikle taciz edene kızmakla başlar. Bu kızgınlık sağlıklıdır ve bu duygudan kaçmamak gerekir. Elbette kızacaksınız’ Kaybettiklerinize bir bakın’ Bu kızgınlıkla yapıcı bir şekilde baş edebilmek için profesyonel yardıma gereksiniminiz olabilir. Bu öfkeyi kendinizden uzaklaştırıp dışa yönlendirmeniz gerekir, ama bu duygularla taciz edene karşı eyleme geçmeniz gerekmez. Öfkeyi kötü davranışlara dönüştürmeniz gerekmez. Aksi takdirde olumsuz senaryoya geri dönmüş olursunuz. Kızgınlıktan sonra affetme gelir. Sizi taciz edenin de yıkıcı bir senaryoda rol aldığını anlarsınız. Affedince olaydan kurtulursunuz.
Son adım bütün senaryolardan kurtulmaktır. Siz kendi yaşamınızdan ve kendi davranışlarınızdan sorumlusunuz. Şimdi başka seçenekleriniz de olduğunu biliyorsunuz ve hala kendinizi ve başkalarını taciz etmeye devam ederseniz bu artık sizin suçunuz. Şu ana kadar size ait olmayan bir düzende hapistiniz. Şimdi her şeyi biliyorsunuz ve kendi seçimlerinizi yapmakta hürsünüz. Kendinize kötü davranmanız için geçerli bir neden yok. Kendinizi cezalandırmak veya kendinize karşı yıkıcı olmak için hiçbir neden yok. Kendinizi sevebilir, karanlık tarafınızı kabullenebilir, hatalarınız için kendinizi affedebilir, acı dolu geçmişinizi bırakıp, en iyi şekilde yaşayabilirsiniz. Kendinizden nefret etmeyi ve yıkıcı davranmayı seçerseniz, bilin ki bu artık yanlış eğitimin sonucu değil sizin kendi seçiminizin sonucudur. Artık içinizdeki çocuğu siz mağdur ediyorsunuz. Bu çocuk sevilmeyi, iyi muameleyi ve güvende olmayı hak ediyor. Bu çocuğa geçmişin acılarını unutturabilecek tek kişi sizsiniz. Hayatta bundan daha önemli ne gibi bir amacınız olabilir?
Susanna McMahon’un Terapistim Yanımda isimli kitabından alınmıştır.