suçsuz olduğumu kabul etmek istemiyorum, çünkü suçsuz biriymişim gibi davranmadılar, hep her şeyin suçlusu bendim bu ailede, okulda da öyleydi, ortaokulda da öyleydi bizim kırmadığımız kapı kolunu bile, bize söylediler, müdür odasına çağırıldık, yine haksızlığa uğradık Allah kahretisn, hayatım boyunca haksızlığa uğradım, haksızlık haksızlık haksızlık, artık biri beni sevsin, bana değer versin Allah kahretsin, biri beni sevsin, bana değer versin, geri zekalı!
Ben de çok korumacı ooldum değil mi, sevdiğim insanları, ablalarımın beni sevdiği gibi seviyorum, o yüzden kız gibi hissediyorum, ablam sümeyye ablam bana nasıl sahip çıktıysa ben de insanlara öyle sahip çıkıyorum iyi de çok saçma bana sahip çıktığını Sümeyye Ablam söyledi, Ağır obsesifim değil mi ben, çok ağır obsesifim işte, obsesifsin dediniz, kabullenmedim, ortada bir şey yok ki, eski seansları unuttum ilaç içince, yazarsan kurtulursun demiştiniz sonra, yazmaya başladım, göndermek istemiyordum ama otomatik göndere basıyormuşum, beynimi şartladım, "eşcinsel değilim, hiçbir şeyim yok" sadece sevilmek istiyorum ama çok saçma, salak gibiyim, hangisi ilaçların etkisi, normalde de baktığım yerde kalıyor muyum, ne oluyor, roman mı yazmak istemiştim, evet roman yazmayı hep çok istedim ama roman yazamadım, yazamazdım çünkü ben, beceremezdim ki, kolay mıydı öyle roman yazmak, kendimi aşağılıyorum hep, hep aşağılıyorum. Bir kerede Fatih'teki çarşambadaki evde yataktaevet yatakta soyunmuştum atıyordum, niye soyunuk yatıyordum ki çok saçmasoyunuk yatıyordum,soyunuk, soyunuk, sonra annem geldi,, bir şey istiyor musun diye sordu, gitsin istedim galiba gitsin istedimbeni öyle görmesin,anaa, sünnet olduktan hemen sonraydı o, sünnet ya yeni olacaktım, ya da olmuştum, olacaktım, ya yein olmuştum, ya da kısa süre olacaktım, evet dur, takip ediyorum, ben hakikaten berbat bir insanım, allah kahretsin, normalde herkese yalan söylüyorum değil mi, emin değilim, yok yalan söylemiyorum, sadece emin olamıyorum yapıp yapmadığımdan, yalnızızın birazını okudum,, ama ben bir sürü kitap olkudum. George Orwell okudu, bütün romanlarını nerdeyse, isimlerini hatırlayamıyorum Allah kahretsin, Huxley okudum, sosyolog sosyolojinin babası, isimler, kitap isimleri, kitapçılarda gezdim, bazen hangisinin ismi olduğıuunu hatırlayamıyorum, Allah kahretsin onu diiyorum, Ahmet Hmadi Tanpınar okudum bir sürü,Huzur, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, okudum ya,roman okudum,roman okumyı seviyorum, yoksa kendimi mi kandırıyorum, off
İçeriye girdi, etrafa bakındı, lanet insanlar yine etrafını sarmıştı. Artık zorunlu olduğu için hiçbir şey yapmak istemediğini düşündü. İçindeki heves kırılınca yine her şeyi zorunluluktan yapmaya başladığını anladı. Gizliyordu şu an yine, kafasındakini gizliyordu. Bunun bir hastalık olmadığını anladı, beyninin duygu bölmesinin çalışmadığını anladı. "Sağ lop mu diyorlardı ona, sol lop mu öyle bir şey diye düşündü. Duygularını anlayamıyordu insanların, duygularını anlayamadığı için her şeyden bir şey çıkarıyordu. Diğer insanlar gibi düşünmediğini anladı, kendisi farklı çalışıyordu. Ya "dahi" isem diye korkuyordu, zaten kibirliyim, daha da kibirli olacağım diye korkuyordu.
"Ters psikoloji"
Gizleniyorum aslında, obsesyonum ortaya çıktığında gizleniyorum, kötü düşünmeye başladığımda gizleniyorum. Korku
Hocam siz beni "hypeladıktan" sonra
yani "özgüven" aşıladıktan sonra, herkesle konuşmaya başladım hocam, sarılmak istediğim insanlara sarıldım, utancımdan sevdiğim insanlara sarılamıyordum ama her sevdiğim insana da sarılamam ki... İngilizceyi öğrenmiş, konuşabilirmişim ama konuşmuyormuşum, utancımdan, hata yaparım diye konuşmuyormuşum. Enes, İngilizce biliyor hocam, bayağı iyi biliyor maşallah. "Bayağı" iyi biliyor diye özellikle belirttim hocam çünkü sizin inanmayacağınızı düşündüm ama ben başkalarını överken sakınmam, yani ben başka birisini övüyorsam, hakikaten övüyorumdur. Ben kendimi övemediğim için insanları da övemedim bugüne kadar, sonra insanlar konusunda olanı düzelttim, herkese güzel bakmaya başladım, insanlar nasıl namaz kılıyor diye düşünmedim, insanlar nasıl davranıyor diye düşünmedim, hüküm verecek ben değildim ki hüküm Allah'ındı. Hocam size güvenemedim, bilmiyorum, bana yanlış bir şey yapmanızdan korktum, beni etkileyip imanımdan da uzaklaştırmanızdan korktum,
Annem odaya dalınca korktum, korkmadım da rahatsız oldum, çünkü pat diye dalıyor hep odaya, bi' kapıyı tıklatsa makul olur. Ama söylüyorum, bir şeyi söyleyince anlamıyor hocam, laftan anlamıyorlar ki, ben de öyle idare ediyorum onları, "odama girmeyin" diyorum yine giriyorlar, yapmayın diyorum yine yapıyorlar, mahremiyetim benim burası, anlamıyorlar ki, odamı toplayacaksam ben toplarım, niye odamı topluyorlar benim, niye camı açıyorlar, niye niye anasını satayım! Sonra sinirlenip bağırıyordum eskiden onlara, sonra bıraktım bağırmayı, ne saçma şey dedim bu... Allah, İsra Suresinde buyuruyor: "Anne babanıza üf bile demeyin", anne babama güzel davranıyorum, Allah öyle emrediyor. Size açıklamak istiyorum mesela şu an, anne babam dedi diye değil, ben kendim ilahiyatı seçtim diye açıklamak istiyorum ama bi' yandan da bakıyorum, babam tavsiye etti ondan sonra geldim. Ama öte yandan; ben seçtim, ben deyince rahatsız oluyorum sanki. Ya da bilmiyorum. Kafam o kadar karışık ki hocam, kafam deli gibi karışık, her şeyden şüphe ediyorum. O kadar şüpheciyim ki şu anda, sizden şüphe etmiyordum hocam, öyle söyledim galiba, öyle söylemedim. Ya da söyledim mi
Kendimden emin olamıyorum. Klinik vaka olmuşum hocam herhalde, gerçekten delirmişim, içime atmaktan delirmişim. Siz bana rahat ol dedikten sonra, insanlarla iletişime geçmeye başladım, baktım ki ben bayağı bir şey öğrenmişim İslam hakkında, hiçbir şey bilmiyorum zannediyordum. Hafızım ben, hem de Kuran'ın mealini de 3 kere hatmettim. Yaz diyorsunuz o yüzden, bana okutacaksınız değil mi? Şimdi kendimden bahsetmek istiyorum Allah affetsin, okuduğum kitapları yazmak istiyorum buraya ama kendimi size kanıtlamama gerek yok ki, bana bunu göstermek istiyorsunuz. Bilmiyorum hocam ya, okuduğum kitapları bile sırf egomu tatmin etmek için okudum galiba, kabullenmek istemiyorum. "Kitap okumam" gerek demiştim, 17 yaşlarındaydım galiba, tam hatırlamıyorum. Ne olmuş hocam bana böyle ya, öyle saçma sapan bir şey olmuşum ki, saçma sapan bir insan olmuşum. Geçmişime bakıyorum da, Allah Allah! Yazdıkça kendimi anlıyorum da böyle bi' garip olmuşum, dönem dönem yazmam lazım size kendimi daha iyi anlayayım...
10 yaşlarındaykendi, şu an oturduğumuz evde oturuyorduk hocam, Fatih'te oturuyoruz şu an, her şeyi açıklamak istiyorum değil mi? Belirtmeme gerek yok. Evet anlıyorum, "Faruk Beşer" olduğunu söylememiştim, kibir olur diye. Ben ilahiyatta öğrendiklerimle ve okuduklarımla, aileden gelen İslam'ı karıştırıyorum. Evet ama Allah Allah, sonra başka şekilde oldu. Kendimi size doğru tanımlamak istiyorum Allah kahretsin! Anlatacağım inşallah, başka birisi gibi anlatacağım:
Anlatıyorum yazıp sildim mesela, sosyal olmadığım için değil, asosyalsin diyorsunuz hocam, asosyal olmakla, yer bilmemek arasında fark var. Doğru tabir-i kullanmıyorsunuz ki! Her şeyi ben biliyorum değil mi?
Vay anasını, öyle saçma salak bi' hal almışım ki ya... Okudum hocam, çok okudum ben, odamda şu an 100-200 tane roman var, roman okumayı seviyorum, polisiye roman okumayı seviyorum, ama bir şey yazamıyorum değil mi, çünkü kendimi açıklamak zorunda hissediyorum, sürekli araya bir şeyler giriyor, polisiye, sonra geldi. Şiir okudum bir sürü, hem internetten okumak neden bilgi sayılmasın ki, ben de öyle düşünmeye başlamıştım bir süre sonra ama insan neler neler öğreniyor.
Kendimle çelişiyorum sürekli, sürekli kendimle çelişiyorum, bi önceki Furkan var, bi sonraki Furkan var. Bilmiyorum, nasıl olacak. Onaylanmak istiyorum sürekli, dün mesela Enesle aynı terapiye girdim ya, "bu arada parayı benden aldınız, senin terapin dediniz, ulan yine keklediniz beni ya"
Aslında fark etmeden her şeyi babam tarafından onaylanmak için yapıyordum galiba. Ama işte garip ya öte yandan öyle yapmıyordum, çünkü ben namaz kıldım, o kadar hoşuma gitti ki, niye daha önce namaz kılmıyordum dedim. Evet anlıyorum, anlıyorum.Ama ne yapacağımı bilmiyorum, anladıkça daha çok kafam karışıyor. "Suçluluk Psikolojisini" ortadan kaldırdığınız siz ben de ilaçlara başlamadan önce, masturbasyon yapmayı bıraktım sonra ama öncesinde düşünüyordum ki "İbadetlerimi yapmam lazım yoksa yine yapacağım, ama bunu nasıl anlatayım hocam, çünkü ben, ibadetlerimi yapmaya başladıktan sonra masturbasyon yapmayı bırakmıştım, hayır öyle değil, beğenmediğim için atmadım size daha önce yazdıklarımı. "Düşünce Akışı" gibi yazmaya çalışmamın sebebi oydu değil mi, "edebi" bir şekilde yaz demediniz bana ki siz, örnek attınız. Aslında ben her şeyi yapabilirim, bana bunu kanıtlıyorsunuz ama böyle dersem kibir olur işte, ben zaten çok kibirliydim, o kibrimi öldürdüm hocam, hep korktum... Hadis var ya biliyorsunuz hocam, siz daha iyi bilirsiniz:
Annemden "sigara" istedim mesela az önce, utandım almaya bakkaldan. Çıkıp alırım aslında sorun yok da ama sigara almaya çıkıyor olsaydım, kötürüm bi' halde çıkacaktım, gizli gizli yürüyecektim sokaklarda, sigara aldığımı herkes biliyor diyecektim kendi kendime, yani galiba, bilmiyorum ki Allah'ım bilmiyorum! Ama öyle değil işte hocam, ben bi' ilahiyatçı olarak sigara almaya utanacaktım ama "ilahiyatçı" sigara içmez nereden çıkıyor değil mi ama benim örnek olmam gerekiyor, örnek olmak o kadar önemli ki bunu Hamza Bekri Hocadan öğrendim, Ürdünlü kendisi, Profesör, yine aynı şeyi yapıyorum. İnanmayacaksınız sanki bana değil mi, ama normalde bunu söylemiyorum hocam dışarda ben arkadaşlarımla konuşurken, sadece olayı söylüyorum. Anlatmak istediğimi anlatıyorum, anlıyorum da nasıl olacak bu saatten sonra bilmiyorum, anlamak bi' halta yaramıyor hocam çok afedersiniz. Bunu ailem bana dediği için değil. Allah'ım ya! Kendime güvenip yazamadım bile size değil mi ilaçlardan önce, yine hata yapacağımı, yazamayacağımı düşündüm. Ne yapacağım bilmiyorum... Beni sevdiğinizden bile şüphe ediyordum biliyor musunuz hocam, beni kimsenin sevebileceğine inanmıyorum, beni kimse sevmiyor! Her bakışta bir şey var, beni eleştiriyor her bakış, herkes beni eleştiriyor. Allah'ım herkes beni eleştiriyor ama ben yazmadım size, yaşadıklarımı anlatmadım, niye anlatmadım biliyor musunuz, siz çok rahattınız hocam, o "Ertuğrul" muydu neydi, garip adam, hakikaten garip ya, onun neydi o hocam, bir şeye aday olmuş. Türkçesi gelmiyor ki aklıma, hocam her şey Arapça yüzünden diyorum, Arapça konuşa konuşa Türkçeyi unuttum ya, yine kendimi suçluyorum... Siz bahsettiniz ki "aklıma geldi" sizin şey dediğiniz, neydi o, ben konuşurmuş gibi yazıyorum hocam size, karşımda sizle konuşuyormuşsunuz gibi yazıyorum, o yüzden size bir şey yazma istemedim, yanlış anlaşılır diye korktum, saygısızlık olur. Ama ben kendim büyüklere saygı duyuyorum hocam, edepsizlik etmek istemiyorum.
Bana kafayı yedirttiniz hocam vallahi. Çok fena takıntılı olmuşum ben, mesela bana "Git dediniz istiyorsan git, gidecektim, eniştemi aradım, açmadı. Ben de yazmaya başladım, sonra mesaj atınca bana, "ben arayacağım" dedim, işimi bitirmeliyim önce diye düşündüm ama bunu normalde yapmayacaktım, belki de yapacaktım, ne bileyim ya!
Babamın beni onaylamadığını düşündüğüm için kişiliğim gelişmedi, sürekli kendime bir değer kazandırmaya çalıştım değil mi? Aslında anlıyorum ama soru soruyorum çünkü o kadarkine kendime güvenmiyorum. İyi de bu nasıl olacak böyle. Ama babam beni onaylamadığını düşündüğüm için değil, Allahım! Babam beni zaten onaylamadı. Hiç yanımda yoktu ki, beni korumadı, sokakta dövdüler beni gelmedi, "barışın siz" dedi, babam barıştırmadı ki, anneme kaçtım ben o gün, anneme kaçtım, eve kaçtım, Sinan yine beni dövecekti, anneme kaçtım, eve kaçtım diyecektim normalde, kendimi tutmasam, "torna" falan aklıma geldi, çok saçma bir şeydi hocam bu arada, "torna" ne anasını satayım ya! Saçma salak bir şiir yazmıştı, şiir miydi ki o? Kendimi kanıtlamaya çalışıyorum babam olmadığı için, içimden bunlar geçiyor ama susturuyorum normalde kendimi, günahkar olacağım çünkü, günahkar olmayacağım bunu siz kafama soktunuz ama ben normalde böyle düşünmüyorum, Allah razı olmaz diye düşünüyorum, çünkü ben Allah'ı seviyorum hocam, Allah'ı severek müslüman oldum ben Allah'ı severek oldum ya! Allah'ı sevdiğim için ibadet ettim, babam bana dedi diye değil ki! Babamın bana dediğini nereden çıkarttım ki, "Siz İslamcılar" böyle falan dediniz. Ben müslümanım hocam, "İslamcı" diyorsunuz, siz müslüman olsanız "İslamcı" demezdiniz diye düşündüm değil mi, insanlara böyle mi bakıyorum, doğru, bi' öğrendiğim İslam var, benim öğrendiğim İslam, bir de küçükken kafama sokulanlar, ama ben gitar çalmayı yıllar önce bıraktım... Bi' bok bilmiyor muyum İslam konusunda ama biliyorum hocam, her şeyi bilmiyorum tabii ki ama İslam'ı biliyorum, öğrendim... Off Off... Ama öyle bakmayı da bıraktım insanlara, "eşcinselliği" ben mi uydurdum yani, onu da dikkat çekmek için yaptım değil mi, ailem benim farkıma varsın diye, ailemi ben reddettim sonra onlar benim farkıma varsınlar istedim. Ne bu böyle ya! Delirmek üzereyim... Klinik vaka oldum. Ben kendimden bahsediyorum değil mi hocam, ben çok duygusalım, siz bana ödevler verip ben oraya geldiğimde bahsediyorum kendimden öyle yaptım, böyle yaptım, hoşuma gidiyor, benden bahsedilmesi, benden konuşulması hoşuma gidiyor. Herkes benden konuşsun istiyorum, tatmin olmuyorum, benden konuşsun istiyorum, beni önemseyin, babam beni önemsemedi, beni önemseyin, önemsemek "maddi" olarak ihtiyaçlarını karşılamak değil ki... Ama anlatamadım anasını satayım bunu yıllarca, insanlara anlatamadım... Herkes beni suçladı, "babana düzgün davransana, baban hakkında doğru konuşsana" dedi, Allah kahretsin, sevmedi ki beni ya, beni sevmedi, sevmek bu değil! Anlamıyorlar! Sevmek bu değil, anlamıyorlar! Taciz, tecavüz bir şeyler var dediniz, tacizin bu olduğunu bile bilmiyordum, benim kafamda Ahmetle ilişkiye girmişim gibi var, Ailem beni sevmiyor ki ya, şimdi de görüyorum hocam, Amcamlara gittiğimizde, ailemin beni sevmesine ihtiyacım yok ama değil mi, o zaman da ben suçlu oluyorum Allah kahretsin, Allah bana ana babama güzel davranmayı emrediyor. Yüz bin kez okudum o ayeti yüz bin anasını satayım! Nasıl bir çatışma yaşıyorum böyle, aman aman, yaklaşma kaçınma psikolojisi, kaçınma yaklaşma psikolojisi, öyle bir şeyler vardı okumuştum. Carl Jung vardı, Sigmund Freud, Benim hafızamın duygusal, duygusal hafızam çok kuvvetli, kız gibi değilim, duygusal hafızam çok kuvvetli, duygusalım, duygusal bakıyorum, okuduklarımdan "bilgiler"
Okuduklarımdan bilgiler yerine insanların isimleri kalıyor o yüzden, Machiavelli, böyle yazılıyordu galiba, İtalyan dedim mesela dün Cem'e, Cem diye hitap etmeye çekiliyorum aslında, doğru düzgün tanımıyorum ki bile Cem deyince, Cem dediğimi bilse saygısızlık olur belki, alınır adam, yanlış anlar. Ama ne yazmıştı ne etmişti, hatırlamıyorum... Okumakla olmuyor sadece değil mi, insan içine çıkmak girişken olmak lazım. E tamam bunu kabul etmiştim, uyguluyordum zaten, dükkanda çalışmak istemiyorum çünkü beceremiyorum hocam, beceremiyorum lanet işi ya, insanlara güzel güzel davranıyorum, "buyrun diyorum" "hoşgeldiniz", suratıma bile bakmıyor ki adam "siktir olup gidiyor çok afedersiniz" ya! Onlar bile beni umursamıyormuş gibi geliyor, yine "ben beceremedim" diyorum sonra kendime, yine beceremiyorum, Allah kahretsin, ben böyle değilim. Dragon almam lazım salak oyunda "Knight Online" almam lazım, almam lazım ki egom tatmin olsun, egomu tatmin etmem lazım, egom bir türlü tatmin olmuyor. İngilizce, Arapça biliyorum egom tatmin olmuyor. Ama bir bok bilmiyorum ki ben "İngilizce" doğru düzgün bilmiyorum, biliyor muyum? Bir şey izlerken sıkılıyorum, çünkü egomu tatmin edecek bir şey yok onda, kendimden bir şey bulursam seviyorum o diziyi, filmi, benden bir parçayı anlatıyorsa, kendimle özdeşleştirebileceğim bir şey varsa, Türkçe'yi düzgün konuşamıyorum ki ben, çünkü Türkçe konuştuğum zamanlar hiç dışarlarda değidlim, sizin "işi bildiğinizi" öğrendiğim zaman size saygı duydum, veya öyle değil. "Müslüman" olduğunuzu öğrendiğim zaman size saygı duydum ama mesele o değil, benim bir Müslümana danışmam lazımdı, kalktınız bana "masturbasyon" yap dediniz, masturbasyon nedir hocam ya! Zinaya girmekten korkarsan anca masturbasyon caiz "olabilir", "olabilir" o da, okudum öğrendim hocam, kimse bir şey demedi bana! Cübbeli Ahmet'i sevmem ki ben, çok yılışık gelir bana ama bunu kimseye söylemem normalde, günah çünkü, ama bunu ben seçtim hocam, ilk zamanlar söylerdim, içimde kötülük var benim, onu susturmaya çalışıyorum daima. Günah çünkü ama günah olduğunu ben kabul ettim, ailem dedi diye değil anasını satayım ya! Cehenneme gireceğim falan değil, Allah'ın sevgisini kaybettim diye korktum, yine eskisi gibi oldum diye korktum. Sevgi de nefret de çok fazla hocam ben de, ben sevgimi Allah'a yönelttim, bilmiyorum ya!