CUMHURBAŞKANIMIZA AÇIK MEKTUP: ACI HAYKIRIŞIMIZDIR: ETCEPE DİKKAT!!!
Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen ve kamuoyunda toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının yaygınlaştırılmasına katkı sağlamayı hedefleyen, "Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi" (ETCEP)nin sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda ülke geneline yaygınlaştırılması için çalışmalar yapılıyor.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk bu konuya ilişkin şunları söyledi:
- "Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Etkinlik Kitabı hazırlandı. Kitap kapsamında 9. ve 10. sınıf seviyesinde derslerde ünitelere uygun, etkinlikler yaptık. Uzmanlar tarafından hazırlanan taslak etkinliklerin incelenmesi ve değerlendirilmesi amacıyla branş ve rehberlik öğretmenlerinin katılımıyla bir çalıştay gerçekleştirildi."
- "Çalışmalar neticesinde, Taslak Değerlendirme ve İyi Uygulama Örnekleri Raporu hazırlandı ve revize süreci başlatıldı."
* * *
Peki "Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Duyarlı Okul" nedir?
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından desteklenen "Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi" (ETCEP) kendisini, "Temel olarak, kamuoyunda toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının yaygınlaştırılmasına katkı sağlamayı amaçlar. Proje faaliyetleri özelinde ise eğitim sisteminin tüm bileşenlerine toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısını yerleştirmeyi hedefler." olarak tanımlıyor.
Buraya kadar her şey çok masum ve iyi bir amaca hizmet ediyor gibi görünüyor.
Ama, endişemiz ve korkumuz o ki; "Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi", acaba küresel emperyalist şer odağının gerçekleştirmek için seferber olduğu CİNSİYET DEVRİMİ amacına hizmet ediyor MU ya da hizmet eder Mİ?!
. . .
Küresel emperyalist üst aklın, özellikle İslam ülkeleri için ürettiği en büyük dejenerasyon proje; CİNSİYET DEVRİMİ, CİNSİYET EŞİTLİĞİ projesidir!
"Toplumda cinsiyet eşitliğini sağlama kapsamında, önce projeye hizmet edeceğini düşündükleri bir ideal erkek ve ideal kadın profili oluşturdular.
Oluşturdukları sözüm ona ideal erkek, çokça kadınsı özellikler taşıyan erkek olarak sunuluyor. Metroseksüel, bakım ürünleri kullanan, epilasyon yaptıran, daracık ve rengarenk çiçekli pantolonlar, gömlekler giyen, moda ve stile önem veren kadınsılaşmış bir erkek.
Yeni model ideal kadın ise, çokça erkeksi özellikler yüklenen, sert bir kadın. İş hayatına teşvik edilerek başarı hedefleriyle güdülenen, annelikten koparılan, iş gücü başarılarıyla övülüp ön plana çıkarılarak kariyer yaptırılmaya teşvik edilen, çalışan, para kazanan, pantolon ve ceket giyen, kısa saçlı, sert yüz hatlarına sahip, rekabet gereği acımasız olabilen, argo konuşan, evin dışında dilediğini dilediği zaman yapan sözüm ona güçlü kadın, özgür kadın!..
Oluşturdukları bu yeni ideal erkek ve kadın tiplerinin, toplum tarafından kabulü ve yaygınlaşması için de, televizyon dizileri, reklam filmleri, şarkıların klipleri, bakım ürünleri ve giyim markalarının katalogları, gençlik dergileri ve şehirlerin en kalabalık alanlarındaki reklam panoları ile çeşitli organizasyonlar kullanılıyor.
Böylelikle asıl amaçlanan yozlaşma, toplumsal bilinçaltımıza işlenerek zihinlerimizde normalleştiriliyor.
Erkekler kadınlaştırılmaya, kadınlar ise erkekleştirilmeye çalışılıyor.
National Geographic dergisinin Ocak 2017 kapak konusu: "CİNSİYET DEVRİMİ" idi.
Dergisinin kapak fotoğrafında, 9 yaşında cinsiyet değiştiren Avery Jackson isimli bir çocuğun resmi vardı.
Dergi, Jackson'ın 4 yaşında kendini kadın gibi hissetmeye başladığını, 9 yaşında ise cinsiyet değiştirme kararı aldığını anlatıyordu..
Ergenlikten sonra hormon alınmaya başladı mı tam dönüşüm sağlanamıyormuş. National Geographic'in kapağı ve işi 4 yaşına düşürmeleri bu yüzden.
Natıonal Geographic Tv'nin, cinsiyet değiştirenlerin özenilmesini ve toplumca benimsenmesini teşvik eden belgeselleri de hiç durmadan vizyonda dönüyor.
Küresel film dünyasını, medya dünyasını, manken ve model dünyasını, küresel sosyeteyi dizayn eden bir gizli odak, cinsiyetler üzerinde oynuyor ve bunu daha çocuk yaşlarda başlatıyor. Erkeği kadın, kadını erkek yapıyor.
Müthiş bir şeytanî zeka ile üretilen algı operasyonları, toplumun genetik kodlarındaki ahlâkî insicâmı bozmaya yönelik tasarlanıyor ve sunuluyor.
Tv programlarında, dizilerde ve filmlerde artık erkeksi kadınlar ve kadınsı erkekler revaçta.
Çeşitli filmler, diziler ve ilgi çeken programlarla, "trans"lar, "homoseksüel"ler yerlere göklere sığdırılamıyor ve ön plana çıkarılarak topluma dayatılıyor.
Eşcinseller, sevimli karakterlerolarak sunulurken, normal kadınlar ya da normal erkekler ise çagdışı olarak gösteriliyor. Bunun neticesi olarak da toplumda eşcinsellik meşrulaştırıldığı için, sosyal medya platformlarında popüler eşcinseller, milyonlarca genç tarafından takip ediliyor.
Sanki gizli bir el, moda ayağına, çocuklarımızın giyim-kuşamlarını da dizayn ederek, erkek mi kadın mı ne idiğü belli olmayan tiplere dönüştürmek için çalışıyor! Mağazalarda dar olmayan erkek pantolonu bulmak mümkün değil!
Sapık küresel emperyalist ağ, küçük yaşta ele geçirdiği erkek çocuklarını kadına çeviriyor, aralarına giren gerçek kadınların ise kadınlığını siliyor.
Dikbaşlı, inat, ukala, hep kazanmaya odaklı, dediğim dedik, saldırgan, sert, erkeksi kadınlar ve alıngan, kırılgan, korkak, küskün, sorumluluk almaktan korkan ve kaçınan kadınsı erkekler her geçen gün toplumumuzda hızla artıyor.
Toplumları kendi menfaatleri uğruna yeniden inşa etmeye çalışan sapkın ve azgın küresel şer odağı bir avuç zalim, yaratılışın tersine insan tasarımları yaparak büyük oyunlar oynuyor.
Bu konuyla ilgili daha önce de bir yazı yazmış, toplumumuzun ve ülke yöneticilerimizin dikkatini bu mühim hususa çekmeye çalışmıştık.
Şimdi daha güçlü bir haykırışla feveran ediyoruz! Hayır hayır, aslında acı bir çığlığa dönüşen haykırışımızın, çok geç olmadan duyularak tedbirler alınmasını isyltiyoruz!
Bu yazımız, Sayın Cumhurbaşkanımıza da açık mektubumuzdur!..
http://www.spilhaber.com/cumhurbaskanimiza-acik-mektup-aci-haykirisimizdir-etcep-e-dikkat/42559/?fbclid=IwAR2NLLDz8VYAEJTxc22fBN3gVlXw82JQrUQtKULbZ7Yh-1D0dn269rC06p4