İLAHİ AŞK HASTALIĞI
İlahi Aşk; insan olmanın onurunu korumak adına, hayatın içinde kirlenmiş ruhumuzu yeniden aydınlatmak adına içsel ve sessiz yapılan "sır"lı bir yolculuktur. İnsan çocukluk, ergenlik ve yetişkinlik sürecinde hayatla ve kendisi ile çatışarak savaşmaktadır. Hasetten ya da şükrandan yana bir seçim yapmak zorundadır.
Hasta ruhlar; tanrı ve din ile ilişkilerinde düşüncenin sancısını yaşamaktan kaçınırlar ve duygusal çatışmalarını dindiremediklerinde, din ve sevgi değerlerini ideolojik bir sistem haline dönüştürerek
kendi egolarına şöhret elbiseleri giydirirler. Kişilik bozukluğu olan kişiler kendisi ile yüzleşemezler. Kendilik aynasında kendi yüzlerini göremezler. Bu süreçte egolarında bir boşluk ve anlamsızlık duygusu açığa çıkmaktadır. Bununla başedebilmek için kendilik aynalarında Tanrı suretini vehmederler. Hayat yolunda sağlıklı yürüyemeyen insanlar, bilinç süreçlerinden koparak bilinçaltı süreçlerin esiri olurlar. Bilinçaltının eğemenliğine teslim olan insan hayat yolundan koparak ilahi bir yolda yürüdüğünün sanrısını içselleştirmektedir.
Devlet ve toplum baskılarının arasında sıkışan bireylerin psikolojik gerilimlerini aşmaları imkansızlaşmaktadır. Bu gerilim ortamında çözümsüzlükler sonucunda sahte çözümler kendiliğinden yada kurnaz bir sistem tarafından ortaya çıkartılmaktadır. Sanal Peygamberler insanlığa sevgi, iyilik ve mutluluk enerjileri aşılamak adına sözde kutsal kitaplar yazmaktadırlar. Aşkın ve dinin kurallarını yeniden yazılmaktadır. Böylece her sahte peygamberin sözde kutsal kitapları başucu kitaplarımız olmaktadır. Emeksiz ve çilesiz çözümler öneren bu kitaplarca, farkında olmadan ruhumuz kirli bir kuşatma altında kalmaktadır. Psikoloji ve Edebiyat bilgileri üzerinde zihinsel oynamalar yaparak şarlatanlık bilimsel bir değermiş gibi gösterilmektedir.
Hz Mevlana ve Hz Şems'in yüce kişilikleri bu sahte peygamber ve şarlatanlar tarafından kuşatma altındadır. Sözde ilahi aşk arayışında olan ve sevgi yollarında insan avcılığı yapan kişiler insanlık için büyük tehlikedir. İlahi Aşk ruhun beyazlığı ise, İlahi Aşk Hastalığı ruhun kararmasıdır. Hz Mevlana'nın eserleri insanlığı aydınlatmak adına bir anıt gibi hala ayakta durmaktadır. Hz Mevlana'nın Mesnevi ve Divan-ı Kebir'i insan ruhunun aynası olan eserlerdir. Kişilik bunalımları ve bozukluğu olan insanlar bu aynalar dururken, sahte peygamberlerin emeksiz ve çilesiz çözümler üreten sahte Mevlana kitaplarından beslenmektedirler. Kişilikli insan gerçek aynada kendisine bakabilen insandır. Yeniden tekrar ederek söyleyelim:
İlahi Aşk; insan olmanın onurunu korumak adına, hayatın içinde kirlenmiş ruhumuzu yeniden aydınlatmak adına içsel ve sessiz yapılan "sır"lı bir yolculuktur.