Gönderen Konu: EŞCİNSEL KİMLİĞİN HETEROSEKSÜEL KİMLİĞE DÖNÜŞÜMÜ: İYİLEŞME  (Okunma sayısı 12417 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
PASİF EŞCİNSEL KİMLİĞİMİN REKABETİ

Bu seansta kendimle ilgili hiç aklıma gelmeyecek bir şey öğrendim. Çok sevdiğim daha doğrusu hoşlandığım bir arkadaşım vardı. Hüseyin Bey’e anlattığımda şunu fark ettik, aslında onu gözümde o kadar çekici yapan şey nedenlerden biri onun çok popüler sevilen ve erkeksi biri olmasıydı. Daha doğrusu kızların çok dikkatini çekmesiydi. Kız arkadaşlarım bana o arkadaşımla ilgili şeyler soruyorlardı. Sevgilisi var mı? Nasıl biri? Hoş çocuk! Bana ayarlasana! Kısaca ona sahip olmak istiyorlardı. İçimdeki pasif feminen eşcinsel kimliğimse o kızlarla rekabete giriyordu ve olay güç yarışına dönüşüyordu. O arkadaşım gözümde iyice büyüyordu ve ona benim sahip olmam gerekiyordu. Onu ben elde edecektim. Öylede oldu ben kazandım. O kızların yapamayacağı şeyler yaptım o arkadaşımla. Onu ben elde etmiştim diğerleri değil. Bu zaferin getirdiği mükemmel psikolojik tatmin beni mutlu ediyordu ve gerçekten çok mutluydum.  Egom bir kez daha kabarmıştı güç bendeydi kontrol bendeydi ben güçlüydüm ben yetenekliydim. Bir heteroseksüeli daha elde etmiştim. İstediğimi yapabilir istediğim kişiyi elde edebilirim. Bu olaydan sonra o arkadaşıma karşı olan hislerim duygularım tamamen bitti. Artık çekici gelmiyordu benim için ulaşılması gereken hedef değildi çünkü ulaşmıştım. Bu olaydan öğrendiğim şeyse kızlarla özel hayatlarını konuşmamam gerektiğiydi. Kimden hoşlandıklarını kimden etkilendiklerini kimi beğendiklerini dinlememem gerekiyor çünkü sadece benim çevremdekileri değil onların anlattıkları oğlanları da çekici buluyordum. Bu sonuca varınca sonrasında yaşanabilecek problemleri de çözdüm.


yazıyı yazan danışanın babası: https://www.facebook.com/alp.tigin.507?fref=ts

www.huseyinkacin.com
« Son Düzenleme: 26 Haziran 2015, 10:09:20 öö Gönderen: psikolog »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
ARKADAŞ İLİŞKİLERİNDE YENİ UFUKLAR VE KAZANIMLAR

İnsanın kendi hatalarıyla yüzleşmesi acı verici ve çok zor. Normal arkadaşlarımla olan ilişkimin yıkılacağını düşündüm daha doğrusu ilişkilerdeki başarısızlığım güzel gidecek olan ilişkiye karşı olan inançsızlığım beni bu ilişkileri yıkmaya bozmaya zorluyordu. Dostluğa arkadaşlığa inancım pek yok. Yaşanan bir olumsuzlukta eğer sebep ben değilsem seviniyordum. İlişkiyi ben yıpratmış olabilirim ama yıkan ben değilim. Allah istediğimi veriyor gibi düşünüyorum. Ben değil onlar beni kendilerinden uzaklaştırıyor. Artık arkadaşlığımız bitiyor. Ne kadar hüzünlendirici olsa da içimde buruk bir sevinç var.
Daha sonra gelişen bazı olayların sonunda hissettiklerim daha garipti. Bir insana bir arkadaşıma yardım etme isteğinin bir insanı dert edinmenin onun için çabalamanın beni ruhsal anlamada ne kadar doyurduğunu ne kadar iyi ve sağlıklı hissettirdiğini gördüm. Her ne kadar kendimi kötü hissetsem de uykum kaçsa da içimde bir huzur ve garip bir mutluluk vardı. Gerçekten bir dostluğu hissettim hayatımda ilk defa tadını aldığım daha doğrusu farkına varıp içimde hissettiğim bir andı. Sevmeyi öğreniyor gibiydim bağlanmadan yüceltmeden sadece sevmeyi. İçimi parçalayan acılara kederlere rağmen yine de direnmeyi güçlü olmayı pes etmemeyi öğrendim. Gerçekten hissetmeyi öğrendim ve huzurun nerede olduğunu buldum yaşatmak için yaşamak.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
TACİZCİMİ HATIRLATAN ARKADAŞIMLA BEKLENMEDİK DOSTLUK

Arkadaş grubumdaki 3 kişiyle olan ilişkim bitmişti. Yardım etme ve dostluğu hissettiğim arkadaşım benim için bir hedef olan ulaşınca da değersizleşen arkadaşım ve bunların yanında kendi bencil arzularım yüzünden cinsel ilişki yaşayıp kendimden uzaklaştırdığım arkadaşım. Ama o arkadaşıma teşekkür borçluyum onun sayesinde eşcinsel kimliğimden hiç olmadığı kadar nefret ettim. Ve beni hızlı bir şekilde iyileşmeye ve kendime katı kurallar koymaya zorladı. Bu arkadaşlarımla olan ilişkimin son demlerinde sınıfımda olan daha öncede az çok muhabbetim olan bir arkadaşımla samimi oldum. Önceki arkadaşlarımın aksine beni sömürmüyordu kullanmıyordu çok samimi içten olgun ve anlayışlıydı. Önceki deneme sürüşü görevi gören ve bana birçok şey kazandıran aynı zamanda beni değersizleştiren sömürgeci arkadaşlarımda yaptığım hataları onda yapmamalıydım. Çıkardığım sonuçlarla daha sağlıklı bir ilişki kurmalıydım. Bu arkadaşımla ilk tanışmamızda aslında eşcinsel olduğunu düşünmüştüm bu yüzden denemek için bazı sorular sorup ağzını aramıştım ama yanılmışım aslında biraz kızların tanımıyla piç karaktersiz hatta pezevenk biriymiş. Bana kızın, kendisine saxo çekerken ki resmini gösterdi. Bide resmini çekmiş utanmaz. Neyse sonuçta düşüncemde yanıldığımı gördüm ve bir süre ondan uzak durdum çünkü yaptığı şey beni hem iğrendirmiş hem de rahatsız etmişti. Ama nasıl olduysa tekrar yakınlaştık ve onu tanıdım saatlerce hiç durmadan sohbet ettiğimiz olurdu. Üst üste geç saatlere kadar konuşurduk. Ve daha önce kimseyle daha doğrusu bir erkekle bu kadar fazla konuşmamıştım ve hiç bu kadar keyif almamıştım. Açtığım her konu hakkında bilgisi vardı ve bana yakın seviyede biriyle konuşmak aynı görüş ve düşüncelere felsefelere sahip olmak inanılmaz keyifliydi. Çok mutluydum. İlk defa bir arkadaşımla cinsel dürtüler olmadan sadece arkadaş olarak konuşabiliyordum ve bundan ikimizde keyif alıyorduk. Zamanın nasıl geçtiğini bile fark etmiyorduk.  Zamanla daha da yakınlaştık ve asla kullanmayacağım bir kelimeyi onun için kullanmış oldum “Dostum”.  Hüseyin Beyle bu olayı konuştuğumuzda yeni bir şey keşfettik. Arkadaşımın benim için hedef olmamasının sebebi benim ilgimi çekmemesinin sebebi daha önce bana gösterdiği o resimmiş. Düşününce fark ettim evet doğru o arkadaşım bana tacizcimi hatırlatıyordu. Ama bunun farkında olmuyordum bir yandan da onunla olan güzel ilişkimi yıkmak zedelemek istemiyordum. Bu yüzden onu hiç arzulamadım onunla bir şeyler yaşamak istemiyordum. Daha sonraları maddi durumu yüzünden işe başladı ve görüşmelerimiz azaldı hatta kesildi. Arada yine konuşurduk sadece hal hatır sorma. Daha sonra yurtdışına çıktım hiç görüşemez olduk şimdiyse aynı şehirde değiliz. Ama hala sevdiğim hatta saygı duyup değer verdiğim hakkında hep iyi dileklerim olan bir arkadaşım ve bu dostluğun biteceğini sanmıyorum. Umarım daha da güzel zamanlarımız olur.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
EŞCİNSEL KİMLİĞİN SON ÇIRPINIŞLARI VE HETEROSEKSÜEL KİMLİĞİMİN DOĞUŞU

İyileşme sürecinde yeni heteroseksüel kimliğime adapte olurken yeni duygular hissetmeye başladım aslında yeni değil bilindik hislerin düzensizliği sebepsiz yere oluşmasıydı. Eşcinsel kimliğim git gide parçalanırken son çırpınışlarını veriyordu. Beni daha azgın daha dengesiz hale getirmişti. Bir yandan da yeni kimliğimin bilinmezliği belirsizliği beni çok etkiliyordu. İçimde dinmek bilmeyen bir tedirginlik ve kaygı vardı ellerim terliyordu dışarıda dolaşırken bile devamlı huzursuzdum hatta neredeyse panik atak yaşıyordum. Gerçekten bir erkek nasıl olunur bilmiyordum bir erkek nasıl düşünür ne yapar nasıl karar verir nasıl tepki verir ilişkileri nasıl olur nasıl konuşur nasıl yürür binlerce soru ardından gelen rahatsız edici hisler. Sanki insanlara farklı gözüküyordum insanlar beni farklı görüyordu. Sanki tüm dikkatler benim üzerimdeymiş gibi bir paranoyaya düşüyordum ve içimi inanılmaz bir korku kaplıyordu. Geleceğimin nasıl olacağını bundan sonraki yeni kimliğimle neler yapacağımı bilmiyordum hatta tahmin bile yürütemiyordum. Bu bilinmezlik çok can sıkıcı ve bunaltıcıydı. Çoğu zamanda eşcinsel kimliğimin bana yaşattıkları yüzünden onu cezalandırıyordum ve heteroseksüel kimliğimin daha da üzerine gidiyordum. Ben onu yok etmeye çalıştıkça daha da hırçınlaşıyordu. Gözlerim devamlı dönüyordu her gördüğü erkeğe bakma ihtiyacı hissediyordu çoğunlukla onlarla fantezi kurmaya çalışıyordu. Ölecek olması bir yandan beni de korkutuyordu çünkü bu zamana kadar sahip olduğum kimlik oydu. Bunları yaşarken de acı çekiyordum tekrar depresif eğilimlerim oluyordu ama mantığımla duyguların üstesinden geliyordum ve bu beni daha güçlü daha iradeli biri haline getiriyordu ve garip bir mutluluk sevinç özgüven sağlıyordu. Karşılaştığım sorunlarda ilk önce umutsuzluğa kapılıyordum düzelemeyeceğimi düşünüyordum neden çabalıyorum diye soruyordum kendime hatta bazen eşcinselliğin normal olduğunu ve kabullenmem gerektiğini bile düşünüyordum. Mantığımsa beni destekleyen en büyük unsur. Bana devamlı geleceğimi sorgulamam gerektiğini söylüyordu. Hayatın gerçekleriyle yüzleşmemi hayatı olması gerektiği gibi yaşamamı söylüyordu. Dini açıdan ise düşüncem şu eğer eşcinselliği kabullenip kısa mutluluklarla dolu olan bu hayatı yaşarsam biliyorum ki bir gün artık bana yetmeyecek tatmin etmeyecek belki hastalık kapacağım belki toplumdan dışlandığım için gerçek anlamda rahat olmayacağım için psikolojik olarak çökeceğim ve intihar edeceğim peki sonuç ne cehenneme gideceğim. Ama eğer hayatı olması gerektiği gibi yaşarsam belki mutlu olmayacağım belki tatmin olmayacağım ama kuralına uygun yaşadığım için cenneti kazanacağım. Ve cennete olan umudumu kaybetmeyeceğim ve bu uğurda savaşacağım.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
HETEROSEKSÜEL KİMLİĞİMİN YIKILIŞI

Hüseyin Beyle son görüşmemden bir hafta sonra yurt dışına çıktım. Londra’daydım ve orda hiçbir desteğim yoktu. Arkadaşlarımla beraberdim annem babam yoktu veya beni kısıtlayan bir çevrede yoktu. Nasıl istersem öyle olabilirdim. Hüseyin Beyle konuşmamızda alkolün beni kötü etkilemesinden bahsetmiştik. Bu zamana kadar kendimi her şekilde uyuşturmuştum. Büyücülükle, sınırsızca yaşanan cinsel ilişkilerle, kendi kendime yarattığım stresle, depresyonla, ayarsız ilaç kullanımıyla, sedatif etkili bitki çaylarıyla, müzikle, düşüncelerimle en sonunda alkolle. Ama alkol beni uyuşturmakla kalmıyordu irademi de etkiliyordu ve sonucunu düşünmeden hareket etmeme sebep oluyordu. Bu yüzden Hüseyin Bey bana alkolü yasaklamıştı. Ama Londra’dayken yasağı çiğnedim ve yine eşcinsel kimliğim alevlenmeye başladı küçükte olsa cinsel şeyler yaşadım tekrar partner arayışına girdim. Kapısını sıkıca kapalı tutmam gereken eşcinsellik kapısını kendi ellerimle açmıştım. Giyinişim tekrar bozulmuştu. Eşcinsel kimliğimi tekrar benimsemiştim. Ve bu hoşuma gidiyordu. Daha rahattım daha mutluydum. Beğeniliyordum. Savaşmıyordum. Yorulmuyordum. Tüm dayanaklarım tüm sütunlarım yıkılmıştı ve duygu seline kapılmıştım eşcinsel kimliğim beni tekrar ele geçirmişti. Arzularıma isteklerime engel olmuyordum. O selde boğuluyordum. Tekrar dengesizleşmiştim sonunda tekrar depresifleşmiştim.  Tüm emeklerim ve çabalarım yıkılmıştı intiharı düşündüm yine. Gündüzleri mutlu olduğum kadar akşamları üzgün oluyordum. Düşüncelerimle baş başa kalmak kendimi sorgulamak beni daha da yıkıyordu ve ağlıyordum. Çaresizlik hissi umutsuzluk beni harap ediyordu. Tekrar iki uç arasında gidip gelmeye başlamıştım. Türkiye ye döndüm yıkıntıya dönmüş olan heteroseksüel kimliğimle. Ve burada da uzunca bir süre depresif halim devam etti. En sonunda babama yaşadıklarımın bir kısmını anlattım ve rahatladım. Ruh halim stabilleşti ama hala toparlamaya çalışıyorum.


psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
SAHTE AŞKLAR İLE ÇÖKÜŞÜN KENARINDA

Londra’dan döndüğüm hafta eşcinsel bir arkadaşımla buluştum. Yanında daha önce internette tanışıp sohbet ettiğim ama hiç buluşmadığım bir çocuk vardı. Onu görünce hem biraz sevindim birazda şaşırdım. İlk başlarda heteroseksüel kimliğimi korumaya çalıştım ama çocuktan hoşlanıyordum. Yeni kimliğimi benimsediğim zamanlarda ona karşı olan duygularım sönmüştü ama Londra’nın etkisiyle bozulan kimliğimin yerini eşcinsel kimliğim almıştı ve o çocuğa karşı olan hislerim geri gelmişti. Yanına oturdum sarıldım elledim öptüm resmen taciz ettim ama rahatsız değildi hatta memnundu. Onu da tahrik etmeyi başarmıştım. Sonra dağıldık. Ben inanılmaz bir şekilde mutluydum. Aşırı bir mutluluk ve sevinç. Bu mutluluk gece beni uyutmadı uyandığımdaysa hala mutluydum. Bu olaydan sonraki gün terapiye gitmiştim. O gün pek verimli geçmedi. Neyse terapi den sonra her zamanki gibi kız arkadaşımla buluştum. Bir nevi sevgili gibiyiz. Ona değer veriyorum birazda seviyorum. Ama o gün onunla hiç mutlu değildim. Çünkü çok daha büyük bir mutluluk yaşamıştım ve onunla olmak beni tatmin etmedi. Onunla beraberken bile aklımda o çocuk vardı. Daha sonra o çocukla internetten tekrar konuştum ve numaramı verdim. Bana mesaj attığında sevinçten uçmuştum hatta ona aşık olduğumu düşünmüştüm ama aslında takıntı ve saplantı olduğunu biliyordum. Onu gözümde büyütmüştüm. Onunla konuşurken mantıklı düşünemiyordum. Bu aşırı duygu yoğunluğum 4. gün bitti. Artık ona karşı bir şey hissetmiyorum. Duygularımın ölüp tekrar dirilmesi bazen de ölüp yok olması beni olumsuz etkiliyor. Şuan o kız arkadaşıma karşı bir sevgi hissetmiyorum. Hatta ne hissedeceğimi de bilmiyorum ne hissettiğimi de bilmiyorum. Tekrar çökmenin eşiğindeyim ve toparlanmaya uğraşıyorum.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
TATMİNSİZLİK VE KISKANÇLIKTAN DOĞAN VAHŞİLİK PSİKOPATLIK

Eşcinsel kimliğimin gelgitlerinde çırpınırken yaşadığım bozulma ve bazı ufak tefek cinsel deneyimler artık beni tatmin etmiyordu. O kişiyle öpüşmüş olmak anal oral ilişki yaşamak beni tatmin etmiyordu ve daha da canileşiyordum. Onu ele geçirmek yetmiyordu onu yok etmem gerekiyordu. Kıskançlığın en üst düzeyini yaşıyordum. Kıskanıyordum ele geçirmek istiyordum onunla birlikte olmak istiyordum ama onun kıskandığım her vücut parçasını ısırıp çiğneyip yemek yutmak istiyordum. Kalbini söküp yemek istiyordum. Gözlerini oyup yutmak istiyorum. Vampir gibi boynunu ısırıp kanını içmek istiyordum ruhunu içime çekmek istiyordum. Onu tamamen vücudumun içine almak istiyorum yemek istiyorum. Benimle bütünleşmesini istiyorum. Sahip olduğu her şeyi istiyorum. Sadist mazoşist cani vahşi psikopat acımasız biri olmuştum. İçimdeki nefret insanları yok etmek dünyayı yok etmek istiyor. Sevdiğim insanları bile öldürebilecek bir ruh haline giriyorum. Çözülmesi gereken problemlerimden biri daha. Kolay gelsin bana.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle