Gönderen Konu: EVLİ ERKEKLERİN AŞK YALANLARIYLA ÇAPKINLIKLARI: BÜYÜK SANATÇI YARATMAK  (Okunma sayısı 8681 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4381
    • Profili Görüntüle
Biriyle tanıştım ve ona hayran oldum zaten kendisinin de hayran olunacak meziyetleri vardı. ''Hem karakteri hem yetenekleri bakımından ne kadar harika bir insan,böyle insanlar da varmış''dedim. Keşke olmasaydı!
Dışarıdan bakıldığı zaman kusursuz,hayran olunası gözüken ama size musallat olduğunda aslında ne kadar tehlikeli bir çirkinlikte olduğunu görüyorsunuz.
 Pisliğini sanatla kapatmış harika bir oyuncu kendisi. Filmlerde gördüğümüz,senaryo gereği birbirine aşkla bakan oyuncular nasıl rol yapıyorsa aynen öyle bu da rol tabi ki. İnandım mı? İnandım.
Ah işte aradığım aşk dedim. Sizin de gözlerinizin içine bakılarak mana yüklü şarkılar söylenseydi,kusursuz hazırlanmış iltifatlar alsaydınız siz de inanırdınız. Sana ihtiyacım var ne olursun beni kendinden mahrum etme bakışı,her güzel olan şeyin sana ithaf edilmesiyle insan kendini dünyanın en güzel kadını gibi hissediyor haliyle,ta ki o sanatçının evli olduğunu öğrenene kadar.
Yani adam kendisi söylüyor tabi evli olduğunu ama yazık öyle mutsuz öyle aşksız,yavan bir evliliği var ki napsın adamcağız bir başkasına aşık oldu tabi (!)
Hislerimizin peşinden gitmeliyiz,kendimizi prangalamamalıyız,hayatımızı kendi istediğimiz gibi özgürce yaşamalayız diyerek, sen bunları yapmazsan esir,geri kafalı ve boş olursun imaları ve buna benzer bir çok şey. Ah ne büyük yalanlar ne kadar çirkin.Eminim karısının bu çapkınlıklarını anlamaması için ona türlü jestler yapıyordur. Onun aşkından emin olan kadın da ona duyduğu güvenle gözü arkada kalmadan yaşıyordur.Ya da belki her şeyi farkındadır ve çocukları için bu sevimsiz hayata katlanıyordur.Her neyse,çok şükür ki ben o sanatçının ağına düşen zavallılardan olmadım,psikoloğumun tuttuğu ışıkla tüm gerçekleri gördüm. Eğer o harika oyuncuya inanırsam ruhum orospulaşacaktı. Ben de tüm isteklerini,bütün kışkırtmalarına ve baştan çıkarıcı cümlelerine rağmen reddediyorum. Sevmek,sevilmek çok güzel bir şey sonuna kadar peşinden giderim ama bu sözde sevgi için onurumu,prensiplerimi satmam gerekiyorsa,yere batsın! Evet şuan çok öfkeliyim,eğer bir sevgi açlığım olmasaydı belki o adamın seçtiği av ben olmazdım. Bana almam gereken sevgiyi veren ebeveynlerim olsaydı bu tuzağa düşmezdim.Şanslı olanlardanım,iş işten geçmeden psikoloğumun yardımıyla bir facianın eşiğinden döndüm. Sanırım çoğu şeyi saklamayı becerebilsekte sevgi açlığımızı saklayamıyoruz.Karnımız açken nasıl midemiz gurulduyorsa,kalbimiz açken de bir şekilde sinyal veriyoruz.
Onunlayken kendimi çok şanslı,bulutların üzerinde hissettim.Sanki tek benmişim bu dünyada güzel olan gibiydi sanki bütün güzellikleri hak ediyormuşum gibi. İşte bunların hepsi mış gibi olabilir sadece. Sizi bir masalın içine sokuyor ama asla gerçek değil ,sadece mış/miş gibi. Bunu yapmayı çok güzel beceriyor ve sık sık benim ne kadar yetenekli ve umut vaad eden bir sanatçı adayı olduğumu belirterek egomu okşuyor. Normalde bunların hepsine hayır demek,reddetmek zor ama gerçeği görünce insan duyduğu tiksinmeyle çok kolay sıyrılabiliyor. Gerçekten de dediği gibi, bu dünyada benden bir tane daha yok,gençliğim bir kez daha verilmeyecek ve bütün güzellikleri hakediyorum, bu sebeple bu usta oyuncunun oyuncağı olmayacağım.