Gönderen Konu: EŞCİNSELLİK ERKEKLERİN BİLİNÇALTINDA OYNADIKLARI BİR OYUN MUDUR?  (Okunma sayısı 4084 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4384
    • Profili Görüntüle
bu seferki yazımı terapiden hemen sonra yazayım dedim
bugüne kadar günahıma ortak edinmeyeyim diye kimseye söylememiştim ama hiç unutmuyorum bundan yıllar önce üniversite sınavlarına hazırlanırken  bi gece balkonda ellerimi açarak dua etmiştim Allah'a
"Allahım yeter ki İstanbula gideyim söz veriyorum bütün kötü alışkanlıklarımdan kurtulcam, hatta sigarayı bile bırakcam, hatta hatta evet evet , hatta artık erkeklerle birlikte olmayı bile bırakcam" demiştim
ve sadece kendim biliyorum ki, İstanbula gelmek istememdeki en büyük nedenlerden biri, rahatça gaylife ı yaşayabilmekti
kendini kabullenmiş bir eşcinselin hayatında ortalama 1000 erkekle birlikte olduğunu öğrenmek bile korkutmamıştı bunu isterken
sonra gerçekten de istediğim gibi İstanbulu kazandım
ve tabiki ne sigarayı bıraktım ne de erkekleri
üniversite hayatım boyunca verdiğim bu sözler aklıma gelirdi ara ara, işlerimin yolda gitmeyişini buna bağlardım
şimdilerde ise sigarayı bırakalı 1 sene oldu, asla yapamam sandığım şeyi başardım
ve hissediyorum, bir sonraki adımdayım ve hayatımdan erkekleri de çıkarmaya çok yaklaştım
en azından yatağıma almamaya
o kızla birlikte olma hayalleri,  içimde korkuyla karışık bir heyecan uyandırıyo,
ama şimdilik hayallerimin çok da sevgi çerçevesinde olduğu söylenemez
daha çok statüko meselesi
yıllardır etraftan duyduklarım, insanların arkamdan konuştukları, ya da benim sürekli konuştuklarını sanmam
her toplantının sap elemanı olmaktan kurtulmaktan, "o kadar kızın arasından birini kabul et artık" nidalarını duymaktan
kurtulmakla daha çok ilgileniyorum açıkçası
instagrama koyacağım fotoğrafların hayallerini kuruyorum açıkçası daha çok

belki de haksızlık ediyorumdur kendime (silip, sonra bugünkü konuşma üzerine  tekrar yazdığım bi cümle,bilinçaltı)

şu hayatta birçok insanı mutlu edebilecek şeyler yaşadım
başarıyı tattım, gidemem sandığım uzak uzak diyarlarda gezdim maceralar yaşadım
istanbulun tv den bakıp iç çektiğim semtlerinden birinde yaşıyorum
iyi bi işim var vs vs
neredeyse hayal ettiğim herşeyi nasip etti Allah
ama hiçbirinde, hiçbir zaman bu seferki kadar, hayatıma bir kadının girmesi ihtimalindeki kadar umut dolu bakmamıştım hayata
her ne kadar gece ve gündüz ruh hallerimin dengesini hala kuramamış olsam da
bu senenin başını bile hatırladığımda, o zamanın en umutlu anı bile, şimdilerin en umutsuz anından daha kötü
gerçekten insanların nasıl intihar edebildiklerini çok iyi anlıyorum artık
ömrüm boyunca, o uçurumun kenarına geldiğim anı hiç unutmayacağım
insanı, nasıl hiçbir fikrin mutlu etmediğini, hiçbir hayalin umut vermediğini, hayal kurmanın gerçekten bırakılabilir bir şey olduğunu,
Allah din iman korkusunun bile nasıl eriyip gittiğini, bütün hayatta kalma bahanelerinin de
umarım yarın sabah da kalktığım da yine " of bunları nasıl düşünebildim, hayatıma bi kadın girerse ne bok yerim ben, çok korkunç" diye düşünüyo olmam