İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - psikolog

Sayfa: 1 ... 275 276 [277] 278 279 ... 286
4141
İSTANBUL’UN FETİH EDİLİP ORTA ÇAĞIN KAPANARAK YENİ ÇAĞ’IN BAŞLAMASI İÇİN İLK ADIM İSTANBUL’UN FETİH EDİLİP ORTA ÇAĞIN KAPANARAK YENİ ÇAĞ’IN BAŞLAMASI İÇİN İLK ADIM EDİRNE’DEN ATILMIŞTIR.  EDİRNE'NİN FETHİ  OSMANLI FETHİNDEN ÖNCE KÜÇÜK BİR ŞEHİR OLAN VE GÜNÜMÜZDE "KALEİÇİ" DENİLEN SINIRLA ÇEVRİLİ BÖLGEDEN İBARET OLAN EDİRNE, BALKANLARA GEÇİP ORADA TUTUNMAK VE HÂKİMİYET KURMAK İÇİN STRATEJİK ÖNEMİ HAİZ OLAN BİR ŞEHİRDİ. BİZANS İMPARATORLUĞU'NA BAĞLI İDİ.  SÜLEYMAN PAŞA'DAN SONRA RUMELİ'NİN İKİNCİ FATİHİ DİYEBİLECEĞİMİZ SULTAN I. MURAD, BU ŞEHRİN ASKERÎ ÖNEMİNİ ANLAMIŞTI. BUNUN İÇİN DE EDİRNE'Yİ FETİH ETMEYİ KENDİSİNE HEDEF OLARAK SEÇMİŞTİ. ANKARA'NIN YENİDEN ALINMASINDAN SONRA ARTİK SIRA EDİRNE'YE GELİYORDU.  KAYNAKLARDAN BÜYÜK BİR KISMİNİN, SULTAN MURAD'IN, BABASINI MÜTEAKİP OSMANLI TAHTINA GEÇMESİNDEN SONRA FETİH EDİLDİĞİNİ BİLDİRDİĞİ EDİRNE'NİN ZAPTI, OSMANLILARIN AVRUPA'YA KESİN BİR ŞEKİLDE YERLEŞMEYE ÇALIŞTIKLARININ İŞARETİ İDİ.  SULTAN MURAD, ANKARA'DAN DÖNDÜKTEN SONRA TRAKYA'YA GEÇİP FAALİYETLERE BASLAR. GERÇİ OSMANLILAR, İMPARATOR KANTAKUZENOS'A DEFALARCA YARDIMA GELDİKLERİ ZAMAN, GEREK EDİRNE'NİN, GEREKSE BÜTÜN BİR BÖLGENİN EHEMMİYETİNİ ANLADIKLARI GİBİ ULAŞIM VE STRATEJİSİNİ DE ANLAMIŞLARDI. BUNDAN DOLAYI EDİRNE'NİN GERİSİNİ EMNİYET ALTINDA BULUNDURMAK VE İSTANBUL TARAFINDAN GELEBİLECEK BİR BİZANS TAARRUZUNA MANİ OLMAK İÇİN TZURULON DENİLEN VE DAHA ÖNCE ALINIP SONRADAN ELDEN ÇIKMIŞ BULUNAN ÇORLU'NUN ALINMASI GEREKİYORDU. BURAYA HÜCUM EDEN OSMANLI BİRLİKLERİ, KISA ZAMANDA BURAYI TEKRAR ALIP SURLARINI YIKTILAR. BURADAN PİSKOPOSLUK MERKEZİ OLAN VE ARKADİOPOLİS DENİLEN LÜLEBURGAZ'A GEÇTİLER. BURAYI DA KISA BİR ZAMANDA ELE GEÇİREN OSMANLILAR, BURANIN SURLARINI DA YIKTILAR. LÜLEBURGAZ'IN ZAPTINDAN HEMEN SONRA ANADOLU'DAN GÖÇMENLER NAKİL EDİLEREK BURAYA YERLEŞTİRİLDİ. BU, BÜYÜK SELÇUKLULARIN ANADOLU'DAKİ YERLEŞME SİYASETLERİNİN BİR BENZERİ İDİ. BÖYLECE OSMANLILARIN TRAKYA'YI DA İSLÂMLAŞTIRMAYA YÖNELİK GERÇEK MAKSATLARI ORTAYA ÇIKMIŞ OLUYORDU.  BİZANS TARİHİNDEN BAHSEDEN DUKAS, SULTAN MURAD'IN TRAKYA'DAKİ FAALİYETLERİNDEN BAHSEDERKEN SÖYLE DER:  "AYNİ SENE ZARFINDA, TÜRK BAŞBUĞU ORHAN DAHİ VEFAT EDEREK, BEYLİĞİNİ OĞLU MURAD'A TERK EYLEDİ. MURAD BEY, TRAKYA ŞEHİRLERİNDEN BİRÇOKLARINI HÜKMÜ ALTINA ALDIKTAN SONRA, EDİRNE'Yİ MUHASARA ETTİ. SELANİK'TEN BAŞKA BÜTÜN TESALYA KITASINI ZAPT ETTİ. BU SURETLE MURAD, BİZANSLILARA AİT TEKMİL YERLERİ ELE GEÇİRDİKTEN SONRA TRİVALYA (TUNA NEHRİ İLE BATİ TRAKYA ARASINDA KALAN BÖLGE)'YA GELDİ.  GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ SULTAN MURAD, EDİRNE YOLU ÜZERİNDE BULUNAN VE DAHA ÖNCE DÜŞMAN ELİNE GEÇMİŞ OLAN ÇORLU İLE LÜLEBURGAZ ALDIKTAN SONRA EDİRNE ÜZERİNE YÜRÜYÜP ORAYI FETİH ETTİ. BU ARADA BİZANS'IN DAHA ÖNCE GERİ ALMIŞ OLDUĞU MALKARA, KEŞAN VE İPSALA, GAZİ EVRENOS BEY TARAFINDAN TEKRAR ZAPT EDİLİP OSMANLI İDARESİNE KATİLDİ. HACI İLBEY'İ İSE ENEZ KÖRFEZİ ÜZERİNDE VE MERİÇ'İN BATISINDA BULUNAN DEDEAGACİ (MEGRİ-MAKRİ) KASABA VE LİMANINI ALDI. BURADAN DA KUZEYE DOĞRU MERİÇ'İ TAKİBE ETMEK SURETİYLE DİDİMATİHON DENİLEN DİMETOKA'YI ZAPT ETMİŞTİ.  EVRENOS VE HACI İLBEYİ, YUKARIDA BELİRTİLEN YERLERİ ELDE ETTİKLERİ SIRADA BÜTÜN KOMUTANLARIN DAVETİYLE LÜLEBURGAZ MEVKİİNDE TOPLANAN BİR HARP MECLİSİNDE, VERİLEN KARAR ÜZERİNE BEYLERBEYİ LALA ŞAHİN PASA BÜYÜK BİR KUVVETLE EDİRNE ÜZERİNE SEVK EDİLDİ. BULGARLARIN, RUMLARA YARDIM ETMELERİ İHTİMALİNE KARSI SAĞ KOLDAN KARADENİZ SAHİLİNE DOĞRU İLERLEYEN BİR KİŞİM KUVVETLER, KIRKLARELİ'Nİ İŞGAL; SEREN VE DRAMA TARAFLARINDA BULUNAN SIRPLARIN DA MÜDAHALE EDEBİLECEKLERİ DÜŞÜNÜLEREK SOL KOLA MEMUR EDİLMİŞ OLAN EVRENOS KUVVETLERİ DE DİMETOKA'NIN BATISINA DOĞRU SEVK EDİLEREK SAVUNMA TERTİBATI ALINDI. NİHAYET BABAESKİ İLE PINARHİSAR ARASINDA SAZ LİDERE MEVKİİNE KADAR GELMİŞ OLAN RUM VE BULGAR KUVVETLERİ İLE YAPILAN KESİN BİR MEYDAN MUHAREBESİ SONUNDA DÜŞMAN BOZULDU. BUNUN SONUCUNDA DA EDİRNE ZAPT EDİLDİ (764 H. / 1363 M.). EDİRNE'DE BULUNAN RUM KOMUTAN İSE MERİÇ NEHRİNİN KABARMASINDAN İSTİFADE İLE BİR GECE, MAİYETİNİN BİR KISMİ İLE BİR KAYIĞA ATLAYIP ENEZ'E KADAR İNEREK ORADAN DA SIRP ÜLKESİNE KAÇMAYA MUVAFFAK OLDU.  SULTAN MURAD, EDİRNE VAZİYETİNİ YOLUNA KOYDUKTAN SONRA BEYLERBEYİ LALA ŞAHİN PAÇA'YI BURADA BIRAKARAK KENDİSİ DİMETOKA'YA GİTTİ. BİR MÜDDET İÇİN ORASINI KENDİSİNE KARARGÂH YAPTI. ORADA BİR CAMİ İLE KENDİSİNE BİR SARAY YAPTIRDI.  SULTAN MURAD, BUNUNLA YETİNMEYEREK FAALİYETLERİNE DEVAM ETTİ. O, LALA ŞAHİN'İ KUZEYDE FİLİBE VE ZARA TARAFLARINA SEVK ETTİĞİ GİBİ EVRENOS BEYİ DE BATİ TRAKYA'NIN FETHİNE (GÜMÜLCÜNE) MEMUR ETTİ. LALA ŞAHİN PASA PİRİNÇ ZİRAATIYLA MEŞHUR OLAN FİLİBE (PLOVDİV)'İ MUHASARA ETTİ. BU KUŞATMAYA DAYANAMAYACAĞINI ANLAYAN KALE MUHAFIZI TESLİM OLARAK AİLESİYLE BİRLİKTE SIRBİSTAN'A GİTTİ. EVRENOS BEY DE GÜMÜLCÜNE İLE O HAVALİDE BAZI YERLERİ ALDI. EDİRNE'DEN SONRA FİLİBE'NİN DE ALINMASIYLA BİZANS, BULGAR VE MAKEDONYA'DAKİ SIRPLARIN BİRBİRLERİ İLE OLAN İRTİBATLARI KESİLMİŞ OLUYORDU. BÖYLECE BİZANS, TAMAMIYLA OSMANLILARCA ÇEVRİLMİŞ BULUNUYORDU.  DOĞU TRAKYA'DA YAYILMAKTA OLAN MÜSLÜMAN TÜRKLERİN BU YAYILMASINI ÖNLEMEK İÇİN 1361 TEMMUZUNDA İMPARATOR BEŞİNCİ IOANNES İLE VENEDİKLİLER ARASINDA BİR ANTLAŞMA YAPILMIŞSA DA BİR FAYDA TEMİN EDİLEMEDİ. ÇÜNKÜ OSMANLILAR, MÜTEMADİYEN ANADOLU'DAN GÖÇMEN NAKLEDEREK SAHİLLERİ DE SIKI SIKIYA ELLERİNDE TUTTUKLARINDAN AYRICA YERLİ HALKA KARSI ÇOK MERHAMETLİ VE ÂDİLANE BİR İDARE TARZI UYGULADIKLARINDAN İÇERDE DE HERHANGİ BİR İSYAN HAREKETİNE RASTLANMIYORDU. BUNDAN DOLAYI BİZANS İLE VENEDİKLİLER ARASINDAKİ İTTİFAKTAN BİR NETİCE ELDE EDİLEMEDİ. BUNUN ÜZERİNE İMPARATOR 1364'TE OSMANLI DEVLETİ İLE ANLAŞARAK MEVCUDA VAZİYETİ KABULE MECBUR OLMUŞTU. BÖYLECE BİZANSLILAR AÇISINDAN OSMANLILARIN ELİNE GEÇMİŞ BULUNAN YERLERİN TEKRAR ALINMASI ÜMİDİ DE ORTADAN KALKMIŞTI. ÇÜNKÜ İMPARATOR, OSMANLILARIN ALDIKLARI YERLERİ NE KENDİSİNİN NE DE SIRPLARIN GERİ ALMAK İÇİN BİR TEŞEBBÜSTE BULUNMAYACAKLARINI GARANTİ EDİYORDU.  EDİRNE VE DOĞU TRAKYA'NIN FETHİ, OSMANLILARIN AVRUPA'DA KESİN OLARAK YERLEŞTİKLERİNİ GÖSTEREN BİR HADİSEDİR. BU, ANADOLU MÜSLÜMAN TÜRK TARİHİ İÇİN OLDUĞU KADAR BALKANLAR VE BUNA BAĞLI OLARAK AVRUPA İÇİN DE BİR DÖNÜM NOKTASI OLMUŞTUR. ZİRA OSMANLILAR SAYESİNDE AVRUPA, DİNÎ MÜSAMAHA, İNSANA SAYGI VE HUKUKA RİAYET GİBİ KAVRAMLARLA KARSILAŞTI Kİ, BUNLARI DAHA ÖNCE PEK BİLDİĞİ VE UYGULADIĞI SÖYLENEMEZ. OSMANLI FÜTUHATININ MANEVÎ SEBEP VE FAKTÖRLERİNDEN BAHSEDİLİRKEN BU KONUYA DAHA DETAYLI BİR ŞEKİLDE TEMAS EDİLECEĞİNİ BELİRTMEK GEREKİR.  BABASINDAN DEVİR ALDIĞI KÜÇÜK BEYLİĞİ İKİ MİSLİ BÜYÜTEREK TEŞKİLATLI BİR DEVLET HALİNE GETİREN ORHAN BEY, 1362 YILINDA VEFAT ETTİ. ONUN VEFATI ESNASINDA DEVLETİN SINIRLARI 95.000 KM2'YE ÇIKMIŞTI.  İSTANBUL’UN FETHİ İSTANBUL'UN FETHİ, 29 MAYIS 1453'TE, ŞEHRİ GÜNLERDİR KUŞATAN OSMANLI ORDUSUNUN, ŞİMDİ İSTANBUL OLARAK BİLİNEN, O ZAMANKİ ADIYLA KONSTANTİNOPOLİS (CONSTANTİNOPLE) ŞEHRİNİ SULTAN II. MEHMED HAN'IN KOMUTANLIĞINDA FETHETMESİDİR. BU FETİHTEN SONRA OSMANLI DEVLETİ İMPARATORLUK OLMUŞ, HENÜZ 21 YAŞINDA OLAN SULTAN II. MEHMED, FATİH UNVANINI DA ALARAK FATİH SULTAN MEHMED OLARAK ANILMAYA BAŞLANMIŞTIR. TARİHTEKİ EN ÖNEMLİ DEVLETLERDEN OLAN DOĞU ROMA İMPARATORLUĞU BÖYLELİKLE SONA ERMİŞTİR. İSTANBUL FETİH EDİLDİKTEN SONRA ORTA ÇAĞ KAPANMIŞ VE 1789 FRANSIZ İHTİLALI’NA KADAR SÜRECEK OLAN YENİ ÇAĞ BAŞLAMIŞTIR. TARİH: 2 NİSAN - 29 MAYIS 1453 YER: İSTANBUL (BİZANS DÖNEMİ İSMİ: CONSTANTİNOPLE) SONUÇ: OSMANLI'LAR İSTANBUL'U ELE GEÇİRDİ, BİZANS İMPARATORLUĞU YIKILDI. II. MEHMED, FATİH (FETHEDEN) İLAN EDİLDİ. BİZANS İMPARATORLUĞU KUMANDANI: XI KONSTANTİN OSMANLI KUMANDANI: FATİH SULTAN MEHMED (İKİNCİ MEHMET)

4142
Psikoloji / Ynt: İÇEDÖNÜK ÇOCUK (KAYGI-KORKU)
« : 28 Mayıs 2009, 09:51:46 öö »
EĞİTSEL ÖNERİLER

     Öğrencinin içe kapanık ve güvensiz olduğu gözlenmiştir. Hata yapmaktan korkmaktadır. Hata yapacağı kaygısı ile yaptığı çalışmaları beğenmemekte sürekli silmekte ve değiştirmek istemektedir.  Yaptığı çalışmalarda yoğun bir şekilde güvensizlik yaşadığı gözlenmiştir. Aynı güvensizliği okuldaki derslerinde de yaşamaktadır. Yanlış yapacağı korkusu ile söz almakta ya da çalışmalara katılmaktan çekinmektedir. Bu konuda öğrencinin desteklenmesi, başarılı olabileceği faaliyetlere yönlendirilmesi yararına olacaktır. Seçilen faaliyetler okul ve sınıf içindeki sosyal faaliyetler olabilir. Dersleri konusunda başarabileceği duygusu aşılanmalı, başarılı olduğu dersleri ve davranışları sözel olarak ödüllendirilmelidir. Bu öğrenci için önemlidir. Çünkü benlik algısı oldukça zedelenmiş görülmektedir.
      Dikkatini dağınık olması, aşırı güvensizliği ve mükemmeliyetçi- takıntılı davranışları olduğu gözlendiği için hastaneye yönlendirilmiştir. Aileye çocuğa karşı davranışları ve beklentileri konusunda rehberlikte bulunulmuştur.  Sürecin tarafınızdan da takip edilmesi faydalı olacaktır.
       Öğrencinin sınıf içinde oturduğu yerin ön sıralarda olması, cam kenarında olmaması derse olan dikkatini artırabilir. Olumsuz söz ve davranışlar karşısında çok çabuk demoralize olmaktadır. Öğrenciye yapılan eleştirilerde bu konuya dikkat edilmesi faydalı olacaktır. Yerine getirmediği sorumlulukları ile ilgili muhakkak öğrenci ile konuşulmalıdır. Burada yapıcı bir dilin kullanılması faydalı olacaktır.

4143
Psikoloji / Ynt: DİKKAT EKSİKLİĞİ
« : 28 Mayıs 2009, 09:49:47 öö »
……………….. İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE

            Merkezimizde 24.04.200.tarihinde incelemesi yapılan ……….. protokol numaralı ……….’nun Normal Zihin Düzeyinde olduğu tespit edilmiştir.  Dikkat Eksikliği tanısı nedeni ile özel destek eğitimi alması uygun bulunmuştur. Öğrenci ile ilgili gözlem ve öneriler ekte sunulmuştur.
         Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.





             




GÖZLEM VE ÖNERİLER



•   Öğrencinin sorumluluk duygusunun zayıf olduğu gözlenmiştir. Ailenin aşırı koruyucu olması da bu durumun yerleşmesini sağlamıştır. Anne ve banın çocuk ile ilgili tutumları ortak değildir. Baba aşırı yumuşak davranmaktır. Dolayısı ile çocuk bu ikili durumu rahatlıkla kullanmaktadır. Yaşının altında davranış biçimleri sergilemektedir. Çünkü aile çocuğa yaşının çok altında davranmaktadır. Bu da sosyal yönden kendini geliştirmesine ve yaşına uygun davranış biçimleri kazanmasına engel olmaktadır. Bu konuda anne ve babaya rehberlik yapılmıştır.
•   Kendisine ait sorumlulukların neler olduğu konusunda Buse ile konuşulmuştur.
•   Sınıfta da bu alanda öğrenciyi geliştirilecek çalışmaların yapılması faydalı olacaktır. Sınıfa ait basit sorumlulukları Buse’ye vermek, başarılı olduğunda kendisine mutlaka bildirmek ve sınıfın önünde onure etmek faydalı olacaktır.
•   Yerine getirmediği sorumluluklarının asla tolere edilmemesi gerekir.
•   Ödevlerini kendisinin yapması ve ihtiyacı olduğunda anne ve babasından yardım istemesi konusunda aile ile görüşülmüştü. Ödevler sanki Buse’ye değil anne ve babasına verilmiştir. Ailenin tutumu öğrencinin böyle davranmasına neden olmaktadır. Evde bu konuda neler yapabilecekleri aile ile görüşülmüştür. Okulda ise ödevlerini ya da getirmesi gereken eşya ve etkinliklerin sorumlulukları Buse de olmalı yerine getirmediğinde mutlaka nedenleri sorulma ve görevini yerine getirmediği anlatılmalıdır.
•   Sınıf içinde oturduğu yer dikkatinin dağılmasını engelleyecek bir düzene sahip olmalıdır. Yanında birisi ile duvar kenarında oturması uygun olabilir. Oturduğu yerde afiş, pano benzeri dikkatini dağıtacak öğelerin bulunmaması dikkatini toplamasına yardımcı olabilir.
•   Kol kulüp faaliyetlerine katılması yaşıtlarıyla sosyalliğini sürdürmesi açısından yararlıdır. Ayrıca bu tarz sosyal faaliyetler öğrencinin güven duygusunun gelişmesine yardımcı olacaktır.
•   Arkadaşları ile yaşadığı hiçbir sorunun çözümünü öğretmeninden beklememelidir. Öğretmen onu dinleyebilir fakat çözüm yolunu mutlaka Buse bulmalıdır. Bu konuda sorunlarını çözme becerisinin gelişmeye ihtiyacı vardır.
•   Okulda varsa kurs çalışmalarına katılması akademik açıdan kendini geliştirmeye faydası olacaktır.
•   Öğrenci seneye tekrar kontrol edecektir. Durumu değerlendirilecektir. Sınıf öğretmeni öğrenci ile ilgili daha ayrıntılı bilgi almak isterse kurumuza başvurabilir. Bu yıl kaynaştırma eğitimine alınması uygun bulunmamıştır. Seneye tekrar kontrol edilecektir.
 
 

4144
Psikoloji / İçedönük Çocuk (Kaygı-Korku) Eğitsel Öneriler
« : 28 Mayıs 2009, 09:48:08 öö »
EĞİTSEL ÖNERİLER

                                                   
•   Öğrencinin aşırı kaygılı ve korkulu olduğu gözlenmiştir. Teste girmeyi reddetmiş ve ağlamıştır.  Teste girmeyi ikna edilmiş fakat test sırasında aşırı heyecanlanmış ve devam edememiştir. Özgüveninin oldukça düşük olduğu gözlenmiştir. Sürekli yanlış yaptığını ya da yapacağını düşünmektedir. Bu nedenle ya yapılan çalışmaları reddetmiş ya da sürekli onaylanmayı beklemiştir.
•   Öğrencinin zihinsel olarak değerlendirmesinin yapılabilmesi için öncelikle psikolojik açıdan sorunlarının çözülmesi gerekmektedir. Aksi halde çıkan sonuç güvenilir olmayacaktır.
•   Evde öğrencinin üzerine fazlaca düşülmektedir. Gelişiminin geç olması, gece korkuları vb. nedenlerle anneye aşırı bağımlı hale gelmiştir. Anne ile görüşülmüş davranışları konusunda rehberlikte bulunulmuştur.
•   Bağımsız davranma becerisi kazanamadığı için evde kendi yapması gereken birçok işi anne yardımı ile yapmaktadır. Okulda basit sorumlulukların verilmesi ve başarılarının desteklenmesi öğrencini bağımsız davranmasını sağlayabilir.
•   Özgüveni düşüktür ve her davranışında onay beklemektedir. Yanlış yapacağını düşünmektedir. Güven duygusunu geliştirmek için yapabileceği seviyelerde çalışmaların verilmesi faydalı olacaktır. Bu ders- ödev olabileceği gibi, sınıf içi sosyal çalışmalarda olabilir. Seviyesine uygun ödevlendirilmesi başarabileceğini göreceği için öğrenciyi motive edecek ver biraz olsun güven kazanmasını sağlayacaktır.
•   Sınıfta uygun bir arkadaşı ile birlikte kütüphaneyi düzenleme, sınıfta çiçek yetiştirme, sınıf için gazete oluşturma gibi çalışmalar hem bağımsız çalışmasına hem de güven duygusunun artmasına yardımcı olacaktır.
•   Öğrenci aşırı kırılgandır. Olumsuz davranışları veya başarısızlıklarında söylenenler çalışmadan iyice soğumasına neden olur. Kırılacak diye her davranışını olduğu gibi kabul etmek ise mümkün değildir. Öğrenciye dönük eleştirilerin yapıcı olması gerekmektedir. Kişiliğinin değil davranışının yanlış olduğu vurgulanmalıdır.  Olumlu davranışları hatırlatılıp böyle davranabileceği anlatılabilir.
•   Problem çözme becerisinin gelişmesi için onun yaşadığı sorunlara benzer sorunları anlatan öykü kitapları seçilip, okunup tartışılabilir. Bu sorunu yaşayan tek kişinin kendisinin olmadığı görmesini sağlayacaktır. Ayrıca farklı çözüm yolları tanımasını ve öğrenmesini sağlayacaktır. Bu çalışmanın bireysel yapılması tercih edilmelidir. Öğrenci sınıf önünde sorunlarını konuşmak istemeyebilir. Utanıp daha fazla içine kapanabilir. Çalışma okul rehber öğretmeni ile yapılabileceği gibi sınıf öğretmeni ile de yapılabilir.

4145
Psikoloji / Ynt: “Normal Zekâ Düzeyinde”
« : 28 Mayıs 2009, 09:45:11 öö »
……………… İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             
        Merkezimizde 07.12.200. tarihinde incelemesi yapılan …………….protokol numaralı …………………’un “ Normal Zihin Düzeyinde” olduğu tespit edilmiştir. Aileden alınan bilgiye göre öğrencinin kemik gelişimi yaş seviyesinin altındadır. Gelişiminin sağlıklı ilerlemesi için tedaviye devam etmeleri önerilmiştir. Eğitsel açıdan aileye rehberlikte bulunulmuştur. Ekte gönderilen eğitsel öneriler doğrultusunda öğrencinin sınıfında eğitimine devamı uygundur.
         Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.






EĞİTSEL ÖNERİLER



•   Yapılan eğitsel test ve incelemelerimiz sonucunda öğrencinin normal zihin düzeyine sahip olduğu belirlenmiştir.
•   Öğrencinin kemik yaşının gelişiminin gerisinde olması çabuk yorulmasına ve bu nedenle zorlanmasına neden olabilir. Zihinsel olarak normal olduğu halde öğrenci sınıftaki yaşıtlarına göre daha çabuk yorulur ve performansı düşebilir. Ya da zihinsel performansını fiziksel engellenme dolayısı ile tam olarak gösteremeyebilir.
•   Kemik gelişimi ya da gelişim yavaşlığı tamamen tıbbi bir durumdur. Buradaki ilerlemesi doktor kontrolünde ve yönlendirmesinde olabilir. Bizim uzman alanımız dahilinde değildir. Aileye mutlaka düzenli kontrole gitmeleri ve tıbbi önerileri ciddiye almaları konusunda önerilerde bulunulmuştur. Bu kontrollerin tarafınızdan da takibi öğrenci için olumlu olacaktır.
•   Öğrenci özellikle yazarken çabuk yorulmaktadır. Yorulması sıkılmasına ve çalışma isteğinin azalmasına neden olabilir. Çalışma istek ve motivasyonunu güçlü tutmak için başarabileceği ödevlenlendirme ve çalışmalara dahil etmek faydalı olacaktır. Daha az yazı daha çok okumanın olduğu ödevler öğrencinin başarısını artıracaktır.
•   Yazma ve çalışma hızının yaşıtları işle aynı olgunlukta olması beklenmemelidir. Onlara göre daha çabuk yorulacaktır. Bu da başarısızlık hissi yaşamasına ve güveninin zedelenmesine neden olabilir.
•   Sınıf içinde seviyesine uygun çalışmalara dahil edilmesi, yazı yazarken biraz daha uzun zaman tanınması, başarılarının ödüllendirilmesi çalışma azmini artırır.
•   Kemik gelişimi yavaşlığı en çok yazma faaliyetini etkileyecektir. Öğrenci bu eksikliğine rağmen normal zihin düzeyinde ve öğrenmeye açık bir öğrencidir. Mutlaka yazarak öğrenmesi gereken bilgiler küçük parçalara ayrılarak verilebilir.
•    Sınıfın 3 kere yazması gereken bir metin öğrenci için ağır bir ödev olabilir. Fakat bolo bol okuma yapmasının bir zararı yoktur. Orda ki açığını kapatmak için şöyle bir yol izlenebilir. 3 kere yerine bir kere yazar fakat öğrendiği hece, ses, kelime ya da tümceler büyük kartonlara yazılarak sürekli okuması sağlanmalıdır.. 1. sınıf öğrencileri için yazarak öğrenmek önemlidir.  Buradaki eksikliği daha fazla görsel materyalle ve okumayla destekleyerek kapatılabilir. Bu konuda aileden yardım istenmelidir. Sınıf için hazırlanan çalışma kâğıtları büyütülerek fotokopi çektirilebilir öğrencinin duvarına asılarak sürekli okuması sağlanmalıdır.
•   Sınıf içinde tüm etkinliklere katılımı sağlanmalıdır. Sosyal faaliyetlere dahil edilmesi öğrencinin gelişimi açısından faydalı olacaktır. Zorlandığı bedensel faaliyetlerde önce kendisinin yapması için zaman tanınmalı, yardıma ihtiyacı olduğu düşünüldüğünde bu konudaki fikri alınarak yardım edilmelidir.
•   Öğrenmesi için daha çok zamana, parçalara bölünmüş ödevlere ve yazamadığı geri kaldığı konular için zenginleştirilmiş görsel materyale ve sınıf ortalamasından daha fazla okumaya ihtiyacı vardır. Bu konularda desteklendiğinde öğrenme hızı yükselecektir.

4146
Psikoloji / Ynt: "Hafif Düzeyde Zihinsel Öğrenme Yetersizliği"
« : 28 Mayıs 2009, 09:43:20 öö »
……… İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             
        Merkezimizde 02.03.200. tarihinde incelemesi yapılan ………protokol numaralı ……………….. “ Sınır Düzeyde Zihinsel Performans” göstermiştir. Eğitsel öneriler doğrultusunda sınıfında eğitimine devam etmesi uygundur.

         Gereğini bilgilerinize arz ederim.








EĞİTSELÖNERİLER

•   Öğrencinin kelime bilgisinin düşük olduğu gözlenmiştir. Kelime bilgisini artırmaya yönelik çalışmaların yapılması öğrenci için faydalı olacaktır. Seviyesinin altında ve ilgisini çekecek konuları olan kitapları okuması için teşvik edilmelidir. Ödül ve puan toplaması gibi yöntemlerle okuması teşvik edilmelidir. Yaş seviyesine uygun kitapları okumada zorlanacağı için daha basit ve teşvik edici kitaplar kullanılmalıdır.
•   Sözcük oyunlarını içeren çalışmaların yapılması yapılabilir. Gruplar verilerek sözcük toplaması (dünya, hayvanlar, yiyecekler, okul, aile, arkadaş), verilen kelimelerin anlamını bulması, kompozisyon yazmaya teşvik edilmesi, eksik harflerden kelime türetmesi vb.
•   Kelime bilgisi ve sözel algısını güçlendirmek için resimlerden olay anlatması, karışık olarak verilen resimleri anlamlı bir olay sırasına dizmesi çalışmaları yaptırılabilir. Anlatım gücünü ve sözel algısını geliştirecektir.
•   Akranlarından örnek almasını sağlamak için model olabilecek bir arkadaşıyla birlikte oturması, birbirleri ile kitap paylaşımı yapmaları ve kitaplarını anlatmaları sağlanabilir.
•   Sınıf içinde uygun zamanlarda kitap okuma günleri yapılıp sınıf tarafından belirlenen bir kitabın bölümlerinin her gün 10 dakika ve sırayla okunması ve tartışılması öğrenciyi teşvik edecektir.
•   Kelime tekrar etmesi, cümle tekrar etmesi şeklinde çalışmalar sözel hafızasını güçlendirmede yardımcı olacaktır. Aile yede benzer çalışmalar ödev olarak verilmiştir.
•    Öğrenci ve birlikte çalışabileceği birkaç arkadaşına sınıf panosu hazırlamaları buraya o hafta belirlenen gündemle ilgili panoya yazılar getirmeleri sağlanabilir. Bu yazıları sınıfla paylaşmaları ve bu konuda tartışmaları okuma,-yazma ve ifade gücünü artıracaktır. Bu öğrenciler sınıf panosu ya da gazetesi için günlük gazetelerden yazılar –resimler toplayıp kendileri bu konu ile düşüncelerini yazabilirler. Çalışma onların çalışması olmalı ve öğretmen fazla yönlendirmede bulunmamalıdır.  Sınıf içinde çalışmalarının onaylanması öğrencinin motivasyonunu artıracaktır.
•   Öğrenme sürecinde sürekli tekrara ihtiyaç duyduğu unutulmamalıdır. Düzenli tekrarlar ve evde yapılan planlı bir çalışma ile akademik seviyesi artacaktır. Bu konuda aile ve öğrenciye rehberlikte bulunulmuştur.


4147
Psikoloji / Ynt: “Normal Zekâ Düzeyinde”
« : 28 Mayıs 2009, 09:38:37 öö »
…………………………İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             
        Merkezimizde 21.10.200. tarihinde incelemesi yapılan …………… protokol numaralı yapılan ………………….eğitsel inceleme ve test sonucunda “Normal Zihin Düzeyinde” bulunmuştur. Eğitsel öneriler doğrultusunda sınıfında eğitimine devam etmesi uygundur.

         Gereğini bilgilerinize arz ederim.



















EĞİTSEL    ÖNERİLER

•   Öğrencinin eğitsel performansı sınıf seviyesine uygun değildir. Okuma – yazma öğrenememişti. Matematik işlem becerisi sınıf seviyesinin altındadır. Bu nedenle Türkçe ve matematik derslerine 1. sınıflarla katılması öğrenci için faydalı olacaktır.
•   Öğrencinin annesi okuma-yazma bilmemektedir. Bu nedenle evde desteklenmesi problem olmaktadır. Anneye çocuğun sınıf seviyesine yaklaşmasının sağlanması için derslerini destekleyecek bir takviye aldırması önerilmiştir. Ayrıca okuma- yazma kurslarına katılması için halk eğitim merkezine gitmesi önerilmiştir.
•   Sorumluluk duygusunun zayıf olması nedeni ile öğrenciye sınıf içinde basit sorumluklar verilmesi faydalı olacaktır. Sınıf içinde arkadaşları ile birlikte çiçek yetiştirme, sınıf kütüphanesini düzenleme vb. düzenliliği olan görevler olmalıdır.
•   Okuduğunu anlamasını sağlamak için 3-4 satırlık basit metinler verilerek kim?,nerede?, ne yapıyor? Sorularını cevaplamamsı istenebilir.
•   Rakam tekrar etme, cümle tekrar etme gibi çalışmalarla hafızasın güçlendirici çalışmalar yapılabilir.
•   Yapılan çalışmaların öğrencinin unutmaması için tekrar ettirilmesi gerekmektedir.








4148
Psikoloji / Ynt: "Hafif Düzeyde Zihinsel Öğrenme Yetersizliği"
« : 28 Mayıs 2009, 09:38:01 öö »
GÖZLEM VE ÖNERİLER

     Yapılan eğitsel değerlendirme sonucunda öğrencinin eğitim performansının, sosyal ve duygusal gelişiminin ilerleme kaydettiği görülmüştür. Tarafınızdan da belirtildiği gibi öğrenci kurallara uyma da sorun yaşamamaktadır. Gayretli ve uyumlu bir öğrencidir. Zihinsel kapasitesi göz önüne alındığında öğrencinin gösterdiği eğitim performansının oldukça iyi olduğu gözlenmiştir. Bu konuda sınıf öğretmenin gösterdiği gayret oldukça önemlidir. Sosyal ve duygusal açıdan sınıf ortamında kabul gören bir öğrenci olmasının öğrencinin gelişimini olumlu olarak etkilediği düşünülmektedir. Gözlemlerimiz, aile ile yaptığımız görüşme ve gözlem raporu sonuçları ...........’in amaçlarına uygun bir kaynaştırma eğitimi aldığı yönündedir. Bu konuda Sınıf Öğretmeni ...........’i tebrik ederiz. Kaynaştırma öğrencilerinin hem eğitim performansının gelişimi hem de sosyal- duygusal açıdan kendini geliştirmesi ve kabul görmesi önemli bir başarıdır. Öğrencinin eğitimine aynı amaçlarla devamı uygundur.
       
      Öğrencinin akademik alanda yaşadığı bazı zorluklar vardır. Bu alandaki eksiklerinin tamamlanması için ve ilköğretim ikinci kademeye sosyal uyumunu gerçekleştirmesi için bireysel ve grup özel destek eğitimi uygun bulunmuştur. Annenin endişeli ve tedirgin olması nedeni ile rehberlikte bulunulmuştur. Öğrenci seviyesine uygun olarak gayret içindedir. Annenin beklenti düzeyinin öğrencinin seviyesinin üstüne çıkmaması önemlidir. Aşırı beklenti .............’in özgüvenini zedeleyebilir. Bu konuda anne ile görüşülmüştür. Sizinde sürekli bu noktaya vurgu yapmanız faydalı olacaktır.

        Bunların dışında öğrenci zaten sosyal faaliyetlere katılmaktadır. Devamı mutlaka sağlanmalıdır. İkinci kademeye alıştırmak için 6,7,8. sınıflara ziyaretler yapılabilir. Öğrenci aynı ilgi ve desteği bulamadığında ikinci kademede bocalama riski vardır. bu konuda öğretmenler ile tanışma, neden artık farklı öğretmenler ile eğitimine devam edeceği konusunda birebir görüşmeler yapılabilir. Yine de sağlam bir temeli olduğu için bir süre bocalasa da fazla bir zorluk yaşamayacak ve üstesinden gelebilecektir.


       Önerilerimiz başarılı ve örnek bir kaynaştırma eğitini verdiğiniz için aynı yöntemle devam etmeniz yönündedir. Detaylı bilgi almak isterseniz kurumumuza başvurabilirsiniz. Teşekkür ederiz…


4149
Psikoloji / Ynt: “Normal Zekâ Düzeyinde”
« : 28 Mayıs 2009, 09:33:30 öö »
………. İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             


        Merkezimizde 19.03.200. tarihinde incelemesi yapılan ………..protokol numaralı ………….’in Normal Zihin Düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. Öğrencinin içine kapanık, çekingen olduğu gözlenmiştir. Anne baba ayrılığı ile okula başlama döneminin üst üste gelmesinin performansını tam olarak ortaya koymasını zorlaştırmaktadır. Yengeden alınan bilgilere göre anne baba ayrılığı ile çocuğu duygusal açıdan yıpratmakla beraber yaşantısında da annesinin olmaması önemli değişikliklere neden olmuştur. Hayatındaki bu olumsuz değişikliğin okul başarısı düşüklüğü üzerinde etkisi olması muhtemeldir. Öğrencinin duygusal açıdan desteğe ihtiyacı olduğu düşünülmektedir. Bu konuda okul rehber öğretmeninin ve sınıf öğretmeninin öğrenci ile ilgili ortak yapabileceği çalışmalar ve okul rehber öğretmeninin psikolojik danışma görüşmelerinde bulunması yardımcı olacaktır.  Yine de herhangi bir zihinsel sorun olup olmadığını ayrıntılı bir şekilde öğrenebilmek için psikometri ölçümü yapılması istenmiş ve öğrencinin ……….. Üniversitesi Tıp Fakültesine yönlendirilmesi yapılmıştır. Alınan hastane sonucundan sonra tarafınız tekrar bilgilendirilecektir.
         Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.


4150
Psikoloji / Ynt: “Normal Zekâ Düzeyinde”
« : 28 Mayıs 2009, 09:30:46 öö »

                                …………………..İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE

            Merkezimizde 11.03.200. tarihinde incelemesi yapılan …… protokol numaralı…………..’ın “Normal Düzeyde Zihinsel Performans” göstermiştir. Öğrencinin kurallara uymada sorun yaşadığı gözlenmiştir. Aileye çocuklarına davranışları ve eğitimi konusunda rehberlikte bulunulmuştur. Öğrenci ile sorun çözme becerisini geliştirme ile ilgili görüşme yapılmıştır. Eğitsel önerilerimiz doğrultusunda sınıfında devamı uygundur.
         Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.








EĞİTSEL ÖNERİLER

•   Öğrencinin sözel ifadesi, kavramsal ve akademik becerileri yaş seviyesine uygundur. Sosyal gelişimi ise grup içinde uyumunu etkilemektedir. Bunun ailenin evdeki davranışaları, sorumluluk duygusunun tam gelişmemiş olması ile ilgisi olabileceği düşünülmektedir.
•   Öğrenci evde kazandığı ilgi ve hâkimiyeti okulda da sağlamak istemektedir. Okulda birçok öğrenci olması ve ilginin tamamen onda olmaması nedeni ile ilgi çekme yollarına başvurmaktadır. İlgi çekmek için sergilediği davranışların görmezden gelinmesi ve olumlu davranışlarının pekiştirilmesi olumlu davranış kazanmasında yardımcı olacaktır.
•   Ders sırasında öğrenci ile göz göze gelinmesi ve fiziksel temasta bulunulması sakinleşmesini ve derse olan ilgisinin artmasını sağlar. Öğretmenin olumlu davranışlarıyla ve sınıf içindeki durumu ile zaten onun varlığından haberdar olduğunu kavraması ilgi çekmek için gösterdiği davranışları azaltacaktır.
•   Uyumlu çalışabileceği bir sınıf arkadaşı ile birlikte sınıfın basit bir sorumluluğunu alması (kütüphaneyi düzenlemek, sınıfta çiçek varsa sulamak ya da yetiştirmek vb.) birlikte çalışma ve sorumluluk duygusunu geliştirecektir.
•   Empati duygusunu geliştirmeye yönelik çalışmalar faydalı olacaktır. Örneğin arkadaşına vurduğunda onun canı yandı ve ağladı. Senin hiç böyle canın yandı mı ne hissettin o zaman bak oda böyle hissetti vb. başkalarının duygularını anlamasına yönelik çalışmalar yapılması faydalı olacaktır. Sınıf içinde bu konulu hikâyeler okunup tüm sınıf tartılaşması da farkındalığını artıracaktır. Kurallarla ve konuşarak, tartışarak çözüm bula konusunda yeteneği gelişecektir.
•   Randevularına öğrenci ve anne birlikte gelmişlerdir. Öğrenci gözlem formunda belirtmiş olduğunuz noktalarda anneye rehberlikte bulunulmuştur. Anne öğrenciye sözünü dinletme ve kural koyma konusunda güçlük yaşamaktadır. Anne kendini güçsüz hissetmektedir. Evde kuralları belirlememesi ve uymadığında kesin davranması gerektiği belirtilmiştir.
•   Anne evde yaşadığı tüm sorunları çocuğa yansıtmaktadır. sBu yaş dönemindeki bir çocuk için onu ezecek bir yüktür. Konuşma ihtiyacı duymaktadır fakat Ahmet annenin dert ortağı olabilecek ya da onu anlayabilecek yaş ve gelişim düzeyine sahip değildir. Anneye psikiyatriste gitmesi önerilmiştir.
•   Öğrencinin aile içindeki memnuniyetsizliği artmıştır. Bu okulda sizinde belirttiğiniz gibi arkadaşlarını kıskanma ya da sahip olmadıklarını isteme gibi kendini dışa vurmaktadır. Bu konuda öğrenci ile görüşülmüştür. Ancak devam eden görüşmelerin yapılması gerektiği için okul rehber öğretmeni ile görüşmesi sağlıklı olacaktır.
•   Spor faaliyetlerine yönlendirilmesi öğrenci için faydalı olacaktır. Hem başarı tatmini yaşamaya hm rahatlamaya ihtiyacı vardır. Bu konuda okul olanakları dâhilinde takım çalışmalarına alınabilir. Ailenin ekonomik durumu yeteriz olduğu için belediyenin veya ücretsiz başka kurumların faaliyetlerine yönlendirilebilir. Sınıf içinde bir takım kurularak okul beden eğitimi öğretmeni ile birlikte çalışması sağlanabilir.

4151
Psikoloji / Ynt: "Hafif Düzeyde Zihinsel Öğrenme Yetersizliği"
« : 28 Mayıs 2009, 09:29:11 öö »
                            ……………………İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE


        Merkezimizde 18.10.200. tarihinde incelemesi yapılan …………. protokol numaralı …………..’ın yapılan test ve inceleme sonuçlarına göre “hafif düzeyde zihinsel yetersizliği” olduğu tespit edilmiştir. Öğrencinin 21.03.200. tarihinde konuşma problemi nedeni ile sözel beceri gerektirmeyen bir incelemeye alınmış ve daha yüksek performans göstermiştir. Test sonucunun daha iyi olabileceği düşünülmektedir. Dikkat dağınıklığı ve konuşma bozukluğu testi etkilemiştir. Öğrenci .......... Üniversitesi Tıp Fakültesinde de incelenmektedir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivete Bozukluğu nedeni ile ilaç tedavisine başlanmıştır. Tedavinin öğrencinin okul uyumda olumlu etkirli olabilir. Okula da yeni başlamış olması nedeni ile öğrenciye bir süre zaman verilmesi faydalı olacaktır. Diğer öğrencilerle aynı oranda algılaması ve sınıf kurallarına uyması beklenmemelidir. Öğrenci 1.sınıfta olduğu için sınıfında eğitimine devam etmesi 1. sınıf amaçlarını yerine getirememesi durumunda sınıf tekrarı yapması uygundur.  Birden fazla alanda engeli bulunması nedeni ile öğrencinin özel eğitim sınıfı ya da okuluna yönlendirilmesi konusunda aileye rehberlikte bulunulmuştur. Fakat aile öğrencinin sınıfında eğitimine devam etmesini talep etmiştir. Önümüzde yıl öğrenci tekrar incelenecek (kaynaştırma eğitimi ya da özel eğitim sınıfına yönlendirilmesi konusunda karar verilecektir).  Öğrenci ile ilgili gözlem ve önerilerimiz ve dikkat eksikliği ile ilgili bilgiler ekte sunulmuştur.


         Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.












EĞİTSEL ÖNERİLER


Öğrencinin zihinsel gelişiminde ve konuşmasında yetersizlikleri mevcuttur. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite problemi de eklenince birkaç alanda birden sorun yaşamaktadır. Zihin ölçümü sonuçlarına göre öğrencinin sınıfında eğitimine devamı uygundur. 1. sınıfa devam eden öğrencilerin kaynaştırma eğitimine alınması erken bir karar olacağı için üst yazıda da belirttiğimiz gibi 1. sınıf amaçlarını yerine getirememesi durumunda sınıf tekrarı yapması uygun olacaktır. Seneye öğrenci tekrar incelenecek ve yönlendirme kararı verilecektir.

DİKKAT EKSİKLİĞİ


Nüfusun %3 ile %5’ ini etkileyen DEHB çocukluk dönemi davranış bozukluklarının en yaygın olanlarından biridir. DEHB sınıfta yerinde oturmama, bağırma, sınıfı terk etme, etkinlikleri bozma gibi davranışları olabilir.
Dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik, öğrenme güçlüğü gibi nedenlerden dolayı okul yaşamında zorlanan çocukların eğitim ve öğretiminde sergiledikleri sorunların önlenmesi ve çözümü için özel eğitim ve öğretim yöntemlerinin kullanılması zorunludur. Bu öğrencilerin özellikle disiplinli ve düzenli sınıflarda eğitim ve öğretim görme ihtiyaçları vardır. Sınıf ortamında kendilerini güvenlikte hissetmeleri, kendilerinden akademik bakımdan neler beklendiğini iyice anlamaları ve nasıl davranacaklarının öğretmenler tarafından öğretilmesi gerekir. Aşağıda sıralanan yöntemler bu öğrencilerin sınıfta sergileyecekleri olumsuz davranışları önlemede yardımcı olacaktır.

•   Çocuğun davranışlarına karşı eğitimcilerin kabul çizgisinin yüksek olmasında yarar görülmektedir fakat bu durum çocuğun otoritesine dayalı bir ortamı oluşturmamalıdır.
•   Ders sırasında saçını okşamak, omzuna dokunmak tüm öğrencilerin kendilik değerini arttırdığı gibi konuya ilgilerini de arttırmaktadır. Bu çocuklar görsel ve dokunsal uyaranlardan etkilenirler. Dikkatlerini çekmek istediğinizde fiziksel olarak yakın olmak ve uygun olan zamanlarda ona dokunmak etkili olabilir. Ayrıca bu çocuğu sınıf ortamında ön sıralara oturtmak dikkatinin dağılmasını engeller ve daha kolay kontrol edilmesini sağlar.
•   Sürekli göz göze gelmeye çalışın. DEHB’li olan bir öğrenciyle göz göze gelerek onu daldığı alemden geri getirebilirsiniz.
•   Kıyaslama, duygusal istismar, bağırmak, hakaretlerde bulunmak, fiziksel istismar, fiziksel güç kullanmaktan uzak durmak gerekmektedir. Bu durum çocukla kurulan ilişkide güven ortamını olumsuz yönde etkilemektedir.
•   Başarılı olduğu her işi mutlaka pekiştirin, bu durumu övgülerle belirtebilirsiniz.
•   Okul- aile arasında beklenilen düzeyde işbirliği oluşturulmalıdır. Koordinasyon düzeyine göre eğitim sürecinin etkisi farklılık gösterecektir. Beklenilen düzeydeki işbirliği çocuğun davranışlarında farklılaşmanın ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.
•   
İletişimin  açık ve net olmasını sağlayın. İletişim açık ve net olmadığında çocuğun kafası karışabilir. Yönergeleri adım adım  olarak verin.       
•    İşlerin nasıl yapılması gerektiğini tekrarlayın, yazın, söyleyin tekrar tekrarlayın. DEHB’li olan kişiler direktifleri bir kereden fazla duyma ihtiyacındadırlar. DEHB’ li olan çocukların en büyük sorunu hatırlayamamaktır. Hatırlamalarına yardımcı olabilmek için onlara küçük hileler öğretin. Öğrenme zorluğu yaşayan çocukların canlı hafıza yada başka bir değişle hafıza sofrasında mevcut yer konusunda sorunlar yaşadığı belirtilmektedir. Aklınıza gelebilecek her türlü hile, ipuçları, kafiyeler, kodlar vb. hafızanın geliştirilmesine yardımcı olacaktır .
•   Çocuğu etiketleyici isimler kullanmak yerine sınıfta okul arkadaşları tarafından kabulünü sağlamak amacıyla çocuğun yaşadığı durumu anlatan hikaye ve öykülerden yararlanılmalıdır.
•   Sınıf içerisinde çocuğun hareketleneceği hissedildiği anda çocuğa bir takım sorumluluklar verilerek çocuğun hareket etmesine olanak sağlanarak çocuğun sınıf içinde daha iyi kontrol edilebilmesi sağlanabilir.
•   Öğrenmenin duyuşsal boyutunu ihmal etmeyin. Duyuşsal eğitim, davranışların kalıcı kılınması açısından oldukça önemlidir. Bir öğrenci duyuşsal giriş davranışları açısından eksikse, öğrenme açısından bir sorun ortaya çıkacak demektir. Bu çerçevede öğrencilerin katılım, ait olma ve eğlence ihtiyaçlarının öğretimsel etkinlikler esnasında karşılanması gerekir.
•   Sınırlar koymaktan çekinmeyin. Sınırlar çocuklara ceza vermek için değil çevrelerine güven duymalarını sağladığı için konur. Sınır koymayı sık sık sizden beklediği gibi vaktinde ve yalın bir şekilde yapmaya çalışmalısınız.
•   Büyük ödevleri küçük parçalara ayırın.DEHB’ li öğrenciler için bu çok önemlidir. Ağır ödevler çocuğu ezebilir ve çocuk, “Bunu asla yapamayacağım” şeklinde duygusal bir tepkiyle geri çekilir. Ağır ödevleri, her bir bölümü yapabilecek nitelikte görünen küçük parçalara ayırarak çocuğun başarısızlık duygusu azaltılabilir
•   Çocuğun okulda spora yönelmesi sağlanmalıdır. Bu konuda beden eğitimi öğretmeni ile işbirliği yapıp çocuğun yakın olduğu bir spor alanını belirlemek, bu sporu yapması için imkan tanımak faydalı olur.
•   Bu çocuklar sık sık başarısızlık duygusu yaşarlar. Bunun için mümkün olduğunca başarılı olduğu durumlar araştırılıp kendilerini başarılı hissedebilecekleri yaşantılara sokulmalıdır
•   Sık sık tahtaya kaldırın ve silmeniz gereken yazıları sildirin, sınıfta dağıtılması gereken materyalleri ona dağıttırın.

4152
Genel Tartışma / ERKEKLER & ZORDUR KADIN OLMAK!
« : 26 Mayıs 2009, 08:13:04 ös »
ERKEKLER

 

Erkek olmak sosyal olarak özellikle bizim kültürümüzde, basitçe sorumluluk sahibi, kadınını seven, koruyan, sahiplenen, ailesinin geçimini sağlayan, kendisine yaslanılan gibi algılansa da içerden bir erkek gözüyle durum farklıdır. Erkekler güçlü görünüp algılanmak yanında böyle olmadıklarının da bir yandan bilinmesi ama belli edilmemesini isterler. Onlar da sonuçta bir kadın tarafından yetiştirilirler ve yine kadınlar için yetiştirilirler. Duygularını ifade etmeden partnerlerince anlaşılmayı beklerler. Eleştirilmek yerine sessizliği, sorgulanmak yerine kabullenilmeyi, özgürlüklerinin tanınmasını, zaman zaman kendilerine ait alan bırakılmasını ister ve özellikle de şüphe duyulmak yerine güvenle bir kenarda beklensinler isterler. Bir yandan otorite olsunlar diğer yandan da karşı cins tarafından sessizce yönlendirilsinler. İstekleri budur. Kolay incinir ve değilmiş gibi davranırlar. İncindiklerinde hızlıca uzaklaşır kendi içlerine kapanırlar. Zordur erkek olmak. Güçlü ,koruyan ve kollayan kadınları beklerler bir yandan da. Duygularını ifade etmek yerine tersi olmaları konusunda yönlendirilmişlerdir çünkü. Hem avcı hem av olmak zordur. Onları oldukları gibi kabullenip çoğunlukla suskunca sevecek partner arayıp dururlar. Bir erkeğin aslında kadından daha çok ihtiyacı var ilişkinin doğasını öğrenmeye. Ancak buna ihtiyacı yokmuş gibi yaklaşılmasıdır beklentisi. Zira bu cümle bile incitir onları.

Onları ilişkiler konusundaki bir toplantıya kadınları anlamak konu başlığı altında çağırmalısınız.

Hz Mevlana "Zaloğlu Rüstem olsa, hatta Hamza'dan ileri gitse de yine de hükmetme konusunda erkek karısının esiridir" der.

Erkeğin silahı terk edebilme alternatifi, kadının dayanamadığı terk edilme endişesidir. Erkek ve kadın diye ayırıyorum ancak bunları söylerken her iki özelliğin de hepimizde olduğunu da göz ardı etmeyelim. Eril ve dişil özellikleri her birimiz taşırız. Cinsel kimlik farklı olsa da bazen erkeklerin dişil kadınların da eril özelikleri daha çok öne çıkardıkları da görülür.

Aslında terk etmek ve ayrılmaya dayanmak olgunluk ölçütüdür. Bu riski göze alabilmek güçtür. Bağlanma ayrılma kapasitesidir bir bakıma olgunluk. Bir ilişki bunlara dayandırılmaz elbette. İlişkiyi özel kılan olgunluk ve sevme kapasitesidir. Zira sevgi pazarında veren kazanır der Hz Pir. Erkek ve kadın ilişkisinin üç bölüme ayrıldığını kabul edersek, romantizm, güç savaşı, anlaşma veya boşanma şeklinde. İkinci bölüm olan güç savaşı dönemine ait söylediklerim.

Yazıma erkeklerden söz ederek başlamıştım. Yine oradan devam etmek istiyorum. Kadınların güç savaşına girmemelerini önermiştir Hz Pir. Kadını ateşe ve erkeği suya benzetmiş. Ve ateşin suya doğrudan yönelmesini tavsiye etmemiştir. Öyle olursa su ateşi söndürür. Onları bir kaba koyarsanız buhar olurlar demiş ve bir anlamda da kadınlarımıza erkekleri yönetmenin ince ve gizli yolunu göstermiştir.

Erkeklerimiz zaten buhar olmaya gönüllüdür. Ancak usulü ile olsun isterler. Göstere göstere yok sayılmayı, herkesin gözü önünde mağlup olmayı hazmedemezler ve saldırganlaşırlar. Ağlamak kadınların tuzağıdır. Öyle der Hz Pir. İlişkilerde tuzak olur mu? Olur. Davranışların kökeninin daha çok bilinçdışı olduğunu düşünürsek ve savaşların aslının da barış olduğunu hatırlarsak bu her zaman mümkündür.

Peki bütün bu yazılanların ilişkilerde devre dışı kaldığı, sessizce, hiç konuşmadan, savaşmadan anlaşanların olduğu seviye yok mudur? Vardır. Az da olsa vardır. Yumuşamış, olgunlaşmış, berraklaşmış, pası giderilmiş gönüllerle mümkündür. Yumuşaktır. Sessizdir. Ilıktır. Gözlerle ve hatta gözü kapalıyken de tercümanların arada gidip geldiği gönüller arasında mümkündür.

Yeniden erkekler:

Kadınlar tarafından ve yine kadınlar için yetiştirilen erkeklerin işi hiç kolay değil.
ZORDUR KADIN OLMAK!

 

Aslında bu hafta farklı bir konu ile ilgili yazmayı düşünüyordum; fakat geçen hafta erkeklerle ilgili yazdığım yazıya gelen yorumlar ve bana ulaşan e maillere bakınca konuyu kadın gözüyle de irdelemenin bir sakıncası olmadığını düşündüm. Empati konusunda hala sorunlarım var bunu kabul ediyorum. Buna rağmen gelen yorumları anlamaya çalıştım. Üzerinde düşündüm. Bir kısmı gerçeği yansıtırken bir kısmı da yansıtma olabilirdi. Her ne olursa olsun iletişim diğeri tarafından nasıl algılandığındır denildiğine göre, karşı taraftan da görüş almayı yararlı buldum. Hem bir kadın hem de psikolojik danışman olan Sümeyra Güler sağ olsun yazıyı incelemiş ve üzerinde de kapsamlı bir çalışma yapmış ve düşüncelerini göndermiş. Şimdi onun yazdıklarını sizinle de paylaşmak istiyorum. Bu arada Dr. Candan Esin’de önceki yazıyı beğendiğini söylemiş kendisine de teşekkür ediyorum. Okuyalım Sümeyra Güler’in yazdıklarını:

Yazarın erkek gözüyle kendine bakışına bir bayan gözüyle cevap vermek gerekirse ben de derim ki… Zordur kadın olmak bu ülkede… ve zordur erkeği anlamak en narsisistinden en şizoidine…

 “Eleştirilmek yerine sessizliği, sorgulanmak yerine kabullenilmeyi, özgürlüklerinin tanınmasını, zaman zaman kendilerine ait alan bırakılmasını ister ve özellikle de şüphe duyulmak yerine güvenle bir kenarda beklensinler isterler” der Sayın Özdengül yazısında.. Bir erkek neden eleştirilir.. Bir erkek neden sorgulanır ve bir erkek neden güven veremez.. Elbette ki durumun normal ve anormal çerçevesinde pek çok açılımı yapılabilir. Şimdi patolojik olan kısma kısaca değinmemiz gerekirse Bir beklentidir çoğu kez, eleştiri sorgulama ve güvensizliğin temelinde yatan.. Kadının özünde var olan sevgi açlığı ufacık bir kelimeye mübtela ederken kadını… o hep bekler, bir erkeğin iltifatını.. yeteri kadar beslenemezse kendinden verir.. Sever ve sevgisini çeşitli yollarla dillendirir.. Yine karşılığını alamayan sevgi mübtelası kalp özler.. Özlemi yansımalarında bulamadığı kendisinedir belki ama o hep arar… bir başka gözde var olmaya çalışır.. ve o göz narsisistik bir duruşla kendisinden başkasını görmüyorsa kadın yok olur.. Ya da bir şizoidin aynalarından geçmeye çalışır da aynaya çarparsa duyguyu duygusuzlukta ararken yine kadın yok olur. Bu yokluğun çıkmazında yaşadığı ölümcül öfkeyle eleştirmeye başlar… sorgulamaya başlar..ve hep şüphe duyar varlığından… Aslında sistem öylesine kapatır ki iki kişiyi bir yanda terk etme alternatifini kullanarak ayrılık korkusu yaşayan sert bir duruş.. Öte yandaysa daha gelmemiş bir terkin gelmişçesine yaşanan ızdırabı… patolojiler birbirini tetiklerken beslenen bir şeyler vardır ortada.. Karşılıklı kontroller.. Bakalım dayanma noktası nedir.. Bunu da yapsam kaybeder miyim? hımmm buna dayandı sanırım biraz seviyor.. o zaman derinleştirmeli bu sancıyı.. Ona da dayanırsa yeni bir sınav.. derken hep zorlaşan bu çetrefilli yolda bitmeyen bir ilişkinin bitmeyen yolculuğu… ama biten bir şeyler var.. gergince geçirilen bir ömür… kendi tuzağında boğulan göz yaşları…. ve yazarın bahsettiği anlaşma  ya da boşanma sürecine yaklaştıran saniyeler..

Yine der ki Sayın Özdengül.. ”Duygularını ifade etmeden partnerlerince anlaşılmayı beklerler Bir yandan otorite olsunlar diğer yandan da karşı cins tarafından sessizce yönlendirilsinler. İstekleri budur. Kolay incinir ve değilmiş gibi davranırlar. İncindiklerinde hızlıca uzaklaşır kendi içlerine kapanırlar. Zordur erkek olmak. Güçlü ,koruyan ve kollayan kadınları beklerler bir yandan da. Duygularını ifade etmek yerine tersi olmaları konusunda yönlendirilmişlerdir çünkü. Hem avcı hem av olmak zordur. Onları oldukları gibi kabullenip çoğunlukla suskunca sevecek partner arayıp dururlar” Duygularını ifade etmeyip genelde anlaşılmayı beklemek yerine bazen de ifade ettirmeyi tercih edip bildikleri gibi davranmayı seçerler.. İşte sanırım bir kadını en çok çileden çıkaran şeylerden biri de budur.. En azından  öncesinde ne istediğini bilmeyen bir muhatabı olduğunu düşünürken şimdi hem ne istediğini bilen hem de buna rağmen yapmayan biri… Kadınca açılımıysa “sen istediğin kadar bekle ve istediğin kadar üzül benim umurumda bile değil”… Kolay incinen ve değilmiş gibi davranan bir yapı acaba neden bu kadar kolay incitmeyi seçer diye düşünmekten kendimi alamıyorum. İncindiklerinde hızlıca uzaklaşır kendi içlerine kapanırlar. Bu cümle şizoide götürüyor ister istemez.. Bir erkeği sürgüne göndermek başarılı bir kadının işi elbette. Yalnız aynı başarılı kadın neden kırıldığında sürgüne gitmek yerine kalmayı ve acı da olsa beklemeyi seçer?? . Zordur erkek olmak. Anlamadan anlaşılmayı beklemek ve bu anlaşılmamışlık sonucunda anlamamaya karar vermek hiç de kolay değil elbet..

 

Dr Faik Özdengül





4153
Psikoloji / Ynt: “Normal Zekâ Düzeyinde”
« : 26 Mayıs 2009, 11:15:23 öö »
……………………………İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             
        Merkezimizde 15.05.200. tarihinde incelemesi yapılan …… protokol numaralı ……………..‘ın “ Normal Zihin Düzeyinde” olduğu tespit edilmiştir. Öğrencinin zihinsel problemi olamamasına rağmen bilişsel seviyesi yaş düzeyinin gerisindedir. Bunun nedeni belirtilmiş olan dikkat eksikliği veya unutkanlık değildir. Bu durumun altında  öğrenilmiş davranış bozuklukları, uyumsuzluk, unuttum veya dikkatim dağıldı bahaneleri, çalışan anne-babanın ilgi eksikliğinden kaynaklanan açıkları kullanması, isteksizlik, v.b. nedenler yatmaktadır. Öğrencinin yaş düzeyi göz önüne alındığında bu tür durumlar normal karşılanmakla beraber olumlu disiplin yöntemleri kullanılarak olumlu değişiklikler yapılabilir. Durumla ilgili aileye gerekli rehberlikte ve önerilerde bulunulmuştur. Öğrenci ile ilgili öneriler aşağıda sunulmuştur.
        Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.

                                                                                                                       

GÖZLEM VE ÖNERİLER

Öğrencinin hareketli ve uyum problemi olduğu gözlenmiştir. Sözel olarak kendini ifade etmekte başarısız olan öğrenci kendini farklı yönlerde ifade etmeye çalışmaktadır. Dikkatini istediği zaman yeterince toplayabilen sadece ders konusunda dikkatini toplamakta başarısız olan bir öğrencimizdir. Aynı zamanda öğrencide  öğrenilmiş yanlış davranış bozuklukları da  (kavgacı olma, isteksizlik, dikkat etmeme,yaramazlığa önem verme v.b.) bulunmaktadır.

Sınıfta göz temasının kurulabileceği bir yerde oturtulması

Ders sırasında küçük fiziksel temasların kurulması, sürekli gözlendiğini hissetmesi,

Yapamadıkları değil yapabildiklerinden örnek verilerek güven duygusunun geliştirilmeye çalışılması. Öğrencini birçok olumlu ve yetenekli yönleri bulunmaktadır. Ceza yerine bu yönler kullanılarak daha hızlı sonuca ulaşıla bilinir.

Sınıf içinde yeteneğine uygun  sorumluluklar  verilmesi,

Unutma veya dikkatsizlikle ilgili hatalarını hoşgörmek yerine sınıfa uygulanan standart tavırların kullanılması. Ayrıca bu nedenle yapmış olduğu hataların sorumluluğunu almasının  sağlanması.

Sınıf ve okul içinde uyulması gereken kurallar nedenleri ile beraber birebir olarak konuşulması.




Toplumsal kurallar, saldırganlık, arkadaş edinme ve sürdürme konularında etkinliklerin sınıfta işlenmesi ve özellikle öğrenciye etkinliklerde görev verilmesi etkili olabilir. Sınıfça uyulması gereken kurallar konusunda anlaşmalar yapılabilir.

Örnek bir davranışının ya da başarısının sınıf içinde öğrenciye belirtilmesi,

Eksik yaptığı ödev ve sorumlulukları ile ilgili mutlaka görüşülmelidir. “Bunun şurası çok iyi olmuş ama bu eksik kalmış farkında mısın, ya da bunu yapmayı unutmuşsun sanırım, bu sınıftaki görevindi sen bunu yapmadığında sınıftaki ders düzenimiz bozuluyor “gibi hem ona görevini hatırlatıcı hem de önemli olduğunu hissettirici iletişim kurulmalıdır.

Sosyal faaliyetlere katılmasının teşvik edilmesi,

Hayat bilgisi, Türkçe, matemetik,  vb. derslerde konun gidişatına göre derse katılması ve konuşması için desteklenmesi,(düzgün cümle kurma ve akıcı konuşma yaş seviyesinin gerisindedir.)

                  Öğrencinin sosyal ve duygusal  gelişimini desteklemekle beraber olumlu davranış değişiklikleri de sağlayacaktır.

4154
Psikoloji / Dikkat Eksikliği (resmi yazışma; gözlem ve öneriler)
« : 26 Mayıs 2009, 11:13:55 öö »
………….. İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             
           Merkezimizde 13.12.200. tarihinde incelemesi yapılan …… protokol numaralı …………….’ın “Normal Zihin Düzeyde” olduğu tespit edilmiştir. Öğrenciye hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı kontrol listesi uygulanmış ve Dikkat Eksikliğinden şüphelenilmiş, hastaneye yönlendirilmiştir. Öğrencinin yaşıtları düzeyinde akademik beceriye sahip olabilmesi için birebir eğitim alması gerekli görülmektedir. Öğrenci ile ilgili veliye gerekli rehberlikte bulunulmuştur. Öğrenci hakkında karar verebilmek için Hastane sonucu beklenmektedir. Normal sınıfına devamı uygundur.   
          Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.



                                                                                                                             















GÖZLEM VE ÖNERİLER
Öğrencide dikkat eksikliğinden şüphelenilmiştir. Okula ve derslerine uyum problemlerinin, dikkatini toplamada zorluk çekmesi, öğrendiklerini sistemli bir şekilde zihnine işleyememesi ve unutmasının neden olduğu düşünülmektedir.Bu sebeple aşağıdaki öneriler sunulmuştur.

-Sınıftaki yeri öğretmenin öğrenciyi kontrol altında tutabileceği önde bir yerde seçilmelidir. Hem görme kusurunun bulunması hem de dikkatini toplamada zorluk yaşaması nedeni ile faydalı olacaktır.
-Yeterli ve yetenekli olduğu alanlarda sorumluluk verilmesi ve/veya ödevler verilmesi , başarılı olduğu işlerin sonunda sınıf önünde onere edilmesi. (öğrenci bugüne değin hep yapamadığına tanık olmuş ve bundan sonrada başaramayacağına inanabilir. kendini aşırı  yalnız bırakma, başkasına uymadan hareket edememe, potansiyelini gösterememe, kendine güvensizlik geliştirme, öz benlik algısının çok düşük ve olumsuz olması gibi nedenlerden dolayı başarması beklenen görevin-görevlerin yapabileceği şeyler arasından seçilmesi önemlidir.)
   Aksi durumlarda çocuklar kendilerini olumsuz duygulardan kurtaramamakta ve aynı zamanda kendilerine ve çevrelerine gizli bir öfke yaşamaktadırlar. Bu öfkede öğrencinin yapabilecekleri karşısında motive olabilmesini engellemektedir.
-Yapamadıkları değil yapabildiklerinden örnek verilerek güven duygusunun geliştirilmeye çalışması,
-Öğrencinin yazma, okuma, anlatma eksikliklerinin giderilmesi için bol bol okuma, anlatma, yorum içerikli ödevler verilebilir. Ayrıca seviyesine uygun ödev desteği ile öğrencinin zihinsel faaliyeti hızlandırılabilir.
-Örnek bir davranışının ya da başarısının sınıf içinde öğrenciye belirtilmesi,
-Matematik, Türkçe vb. derslerde konun gidişatına göre başarı sağlayacağı derse katılması ve konuşması için desteklenmesi,
-Dikkati çok çabuk dağılacağından ders esnasında göz teması, fiziksel ufak dokunmalar, cevap verebileceği sorular ile dikkati uyanık tutulabilir.
- Yine dikkati çabuk dağılacağından ödevlerini parçalara bölerek yapması ve bu şekilde tamamlamasını sağlamak amacıyla aile-öğretmen-öğrenci birlikteliği ile verimli ders çalışma planı yapılması.
-Sosyal faaliyetlere katılmasının teşvik edilmesi, sorumluluk verilmesi öğrencinin kendisini sınıfta değerli hissetmesini sağlar. Sınıfa uyumu bu yolla sağlanabilir.
-Ailenin sürekli okul ile iletişim içinde olmasının sağlanması (amaç; ailenin okulla daha sık gelmesi ile çocuğa kendisinin ve okulda yaptıklarının ne kadar değerli olduğunu hissettirmek ve olumsuz davranışlarda okul ve ailenin çocuğa karşı ortak bir olumlu disiplin yöntemi kullanabilmesi –ceza,ödül v.b.--)
-Öğrencinin akademik yönden eksiklerini tamamlaya bilmesi için okul kursundan yararlanması sağlanmalıdır.
-  DEHB’li çocuklarla başa çıkabilmesi için öğretmenlerin olumlu ve gerçekçi akademik beklentiye, sıkı bir gözlem ve denetim becerisine, tutarlı, sabırlı ve esprili bir kişilik yapısına, işbirliğine yatkınlığa (özel eğitim öğretmeni ve uzmanlarla), sahip olması gerekir.
- Okulunda yoğun olarak spora-müziğe-resime v.b.  yönelmesi sağlanabilir. Bu konuda ilgili  ders öğretmeni ile işbirliği yapıp çocuğun yatkın olduğu bir spor alanını belirleyip, bu aktiviteleri yapması için imkan tanıması faydalı olacaktır.
- Bir öğretmen olarak kendi hızınızı değerlendirerek sınıfta konuları işlerken ne kadar hızlı yada yavaş olduğunuza dikkat edilebilir.

4155
Psikoloji / Ynt: “Normal Zekâ Düzeyinde”
« : 26 Mayıs 2009, 11:11:54 öö »
………………… İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLÜĞÜNE
             
        Merkezimizde 13.07.200. tarihinde incelemesi yapılan ….. protokol numaralı …………..’ın   “ Normal Zihin Düzeyinde” olduğu tespit edilmiştir. Soyut eğitimden çok somut eğitime daha yatkın olduğu gözlenmiştir. Yapılan inceleme sonucunda öğrencinin okuma yazma düzeyine ulaşmış olduğu ancak  duygusal ve sosyal olgunluğunun yaş düzeyinin gerisinde olması eğitsel başarısını etkilediği düşünülmektedir. Bu durum öğrencinin kendisini yetersiz hissetmesine, güvensiz olmasına ayrıca hayal dünyasından çıkamamasına neden olduğu düşünülmektedir. Öğrenciye verilebilecek eğitsel ve sosyal destek eğitimle yaş seviyesini yakalaması beklenilmektedir. Normal sınıfına devamı uygun bulunmaktadır. Merkezimiz tarafından bir yıl sonra tekrar incelenmesi uygundur. Gözlem ve öneriler ekte sunulmuştur.
   
       Gereğini bilgilerinize arz ve rica ederim.











GÖZLEM VE ÖNERİLER

Öğrencinin   sosyal ve duygusal olgunluğunun yaş düzeyinin gerisinde olduğu gözlenmiştir. Okuma ve yazmada beklenen başarıyı sağlayamasa da yaş düzeyine yakın performans sergilemiştir. Öğrenmede birebir ilişkilerde uyum sağlayabildiği, ifade güçünün zayıf ve dolaylı yoldan kullandığı gözlenmiştir. Doğru cevabı bilmesine rağmen  dolaylı yoldan anlatıma giderek  yanlış sonuca ulaştığı belirlenmiştir. Özgüven duygusu zayıftır. Bu konuda;

-Yeterli ve yetenekli olduğu alanlarda sorumluluk verilmesi, başarılı olduğu işlerin sınıf önünde sonunda onere edilmesi..
- Kısa cevaplı sorular sorulması, cevaplarını uzatmasına izin verilmemesi
-Basit hikayeler okuması ve bunları yazarak, anlatarak özetlemesi istenmeli. Bu ödevde hikayenin en öz anlatımı istenmelidir. Başaramadığında tekrarlatılmalıdır. Uzun anlatımlarına müsaade edilmemesi.
-Sınıf içinde basit sorumluluklar verilmesi,
-Örnek bir davranışının ya da başarısının sınıf içinde öğrenciye belirtilmesi,
-Sosyal faaliyetlere katılmasının teşvik edilmesi,
-Hayat bilgisi, Türkçe vb. derslerde konun gidişatına göre derse katılması ve konuşması için desteklenmesi, net ve kısa cevaplar vermesi konusunda kontrol edilmesi ve uyarılması.
 
   Bu çalışmalar ile öğrencinin,  sınıf seviyesine yaklaşması sağlanabilir.

Sayfa: 1 ... 275 276 [277] 278 279 ... 286