İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - LacivertEmre

Sayfa: [1]
2
BÜYÜK İNTİKAM
( Çekicem Seni Bataklığıma )

Mutlu insan görmeye tahammülüm yoktur
Herşeyi yok etmek isterim
Yok olup gidin
neden yaşiyorsunuz ki.

İğreniyorum iğreniyorum iğreniyorum
neşeli mutlu hayat dolu insanlardan.

Mutlu olmayın
Kahrolun Kahrolun

Kıskanıyorum insanları
Kıskanıyorum
Kıskançlıktan içim parçalanıyor.

Hiç mutlu olamadım
zaten
mutlu olmak isteyen kim !
Mutlu olmaktan korkarım
çünkü o kadar cimriyim ki
mutluluğumu kimseyle paylaşamam.
Paylaşamam
hiç bir şeyimi.
Hasedimden paylaşamam.

Etrafıma zarar vermek için
kendimi de yok ederim
Ben  canlı bombayım.
Bomba
Bomba
Bom

NEFRET NEFRET NEFRET !!!

Bana yaklaşanı kendi bataklığıma çekerim
Geberin Geberin Geberin !
Çırpına çırpına geberin
Nefessiz kalarak
yalvararak geberin.
boğulun boğulun boğulun
ağzınızdan burnunuzdan çamurlar girerek
batın dibe doğru.
daha dibe
dibe
dip
.

Bakmayın benim güler yüzlü tatlı dillime.
Bunların tamamı seni tuzağıma çekmek içindir.

Bir kere geldin mi oyuna
Kurtuluş yok!
Boşuna Yalvarma
Sen de çekilicen dibe
Benle beraber
dibe
daha dibe
dibe
dip
.

Ağladığıma bakma
Üzüntüden değil
Sana acıdığımdan değil
Zevkten Zevkten
Büyük ZEVKTEN

Ölümünden aldığım hazzı gizler
Ağlıyışlarım.
Timsah Gözyaşlarıdır bunlar
Başka bir şey değil.


Emre VOLKAN
22 Ocak 2013

lacivertemre@hotmail.com

3
Müslüman Eşcinseller Derneği ( Meşcid )
https://www.facebook.com/groups/mescid99/
11-Şubat-2012
<s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3>
Hepinizden iğreniyorum
evet hepinizden iğreniyorum
Belki de kendimden de

Siz ne denyo insanlarsınız öyle a.q
pislikler.

nefret ediyorum tüm insanlıktan.
o.ç. ları.

nerden geldiniz bu dünyaya
siktir olup gidin yaw
cehennemin dibine kadar yolunuz var.

iki yüzlü, kaypak, menfaatperest, iğrenç mahlukat.
hiçbirinizi görmek istemiyorum.

sabah 8 de işte olmam gerekiyor.
ve saat gecenin 3ü şu an
ve ben iğrenç ibneler yüzünden bu saate kadar uyuyamadım.

derdiniz ne a.q çocukları
bu saate kadar beni ne diye uyutmuyorsunuz ???

Yine içtim ben a.q
DERDİM NE???

Akşam Beşiktaş'taydım.
Canım sıkıldı öyle gezindim, oralarda.
Sonra geçen hafta face'im kapanmadan önce yazıştığım esmer kaslı balıkçı çocukla telefonlaştım.
Beşiktaş'ta çalışıyordu.
Gece'nin 2 sinde bitiyormuş işi.
Nasıl bir hayat bu böyle.
Nasıl bir sistem?
İnsanları geceyarılarına kadar çalıştırıp, eline 3-5 kuruş tutuşturmak.
Kapitalizm ! Senden iğreniyorum...

Balıkçı çocuğu bekleyemezdim o saate kadar.
Ben de bizim Patatezci arkadaşı aradım.
Onunla 6 aydır tanışıyoruz.
19 yaşında,  esmer ve kaslı.

Aradım aradım durdum, patatezciyi.
Cevap vermedi.
Böyle yapar benim kardeşim
İşine gelince açar telini işine gelmeyince kapar.

Bi de gece yarıları beni yanına çağırma huyu yok mu !
Lan ben gecenin bi vakti nasıl geleyim senin yanına.
Sabahın köründe işe gidiyorum.

Yine açmadı telini.
Zaten hava buz gibi, donuyorum titriyorum.
Ne yapsam ki ?

Telefon rehberime bakıyorum
Bu gece kiminle konuşsam
Yalnızlığımı kimle paylaşsam
Arayacak kimsem yok ki.
Çünkü geçen gün ani bir kararla milleti silmeye başlamıştım rehberimden.
Gerçi yarı yolda vazgeçmiştim.
Silmesem ne olucaktı ki sanki gecenin bu vaktinde yanımda mı olucaklar?
Hepiniz yalansınız, hepiniz sahte, hepiniz ibnesiniz.

Donuyorum hava buz gibi.
Eve dönüyorum.
Yol boyunca Patatezci kardeşimi arıyorum.
Teli meşgül, başka biriyle konuşuyor.
Yoksa beni mi aldatıyor.
muahahahahaa
Aldatmak
muahahahaha

Sanki evliyiz de aldatıcaz birbirimizi.
Bu ibne aleminde herkes aynı alem.
Hepimiz önümüze çıkanla çakışıyoruz işte.

Geçen gün bir şey duydum, çok komiğime gitti.
Gabile diye bir gay sitesinde yazışırken,
17 yaşındaki bir çocuk, gay dünyasını çok merak ettiğini söylüyordu.
Daha hiç olmamış ilşkisi bir erkekle
erkeklere karşı yoğun bir ilgisi varmış.
Ve bir komşusuna aşık olmuş. O da kendi yaşlarındaymış, 18-19.
Sabah akşam onu hayal ediyormuş.
Ben ona aşığım, ömür boyu onun kollarında olmak istiyorum diyordu.
Bir hayali varmış:
O beni sevsin, ben onu seveyim. Mutlu mesut onunla bir ömür geçireyim.

Zavallı çocuk.
Acıyorum ben böyle kezbanlara.
Her gün başka bir erkekle KOLİ KESİCEKSİN.
bu gerçekle yüzleş artık
ÇÜNKÜ
sen bırakmasan onu, o seni bırakıcak.
Kimse senin kahrını 3 günden fazla çekmicek.
Gay Dünyası, Büyük bir KERHANE'den başka bir şey değil.

Şimdi vardım eve. Tam kapadım kapıyı.
Telim çalıyor. arayan Patatezci kardeşim.
Açıyorum teli.
Diyorki:
"Emre gel, bu gece takılalım.Özledim seni"

Ben fenna kızıyorum içimden bu kardeşime . Lan şimdi mi aranır. Saatledir cevap vermedin. Şimdi arıyon, gel diyon. Bu saate kadar başkasıyla konuştun o olmayınca beni cağırıyon.

Kusura bakma, artık gelemem ben bu saatte.


Emre Volkan Lacivertoğlu
11-Şubat-2012
<s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3>

Szölük
Koli Kesmek: Cinsel İlişkide bulunmak.
Kezban: Gey alemine yeni düşmüş. Alemin adaplarından cahil, cühela.
Kerhane: Genel Ev : İçinde SERMAYE lerin bulunduğu ev.
Sermaye : offf yaww beni gece gece uğraştırmayın. TDK'nin sözlüğüne bakın bi zahmet öğrenin, bu kelimenin ne oluğunu, ne anlama geldiğini.

YETERRRRRRRRRRRRRRRRRRRR artık uyumak istiyorum, uzayıp gidin artık.

<s3><s3><s3>

Müslüman Eşcinseller Derneği ( Meşcid )
https://www.facebook.com/groups/mescid99/
<s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3>

4
Abi Beni Sev !!! Ben Eşcinselim - Kadına İlgim Yok!!! Abi Beni Sev
"Fotoğrafcı kıza ulaş" ,diyordu ,Psikolog Hüseyin Kaçın.
Kızın iş adresini vermişti ve benden o kızla bağlantı kurup fotğrafları almamı istiyordu.
Geçen ay fotoğraflarımız çekilmişti.
Helin Avşar röportaj yapmıştı Hüseyin Hocayla ve eşcinsellik tedavisi gören erkeklerle.
Kimse fotoğraf çektirmek istememişti.
Ve her zaman olduğu gibi ben sazan gibi zıplamıştı
"Beni çekin beni çekin", diye.
Onlarca fotoğrafım çekilmişti, heyecanla beklemiştim Anneler Günü nü.
Helin Avşar öyle demişti : "Bu röportajı Anneler Gününde Yayınlicaz"

Yayınlamamışlardı.
Fatih Altaylı izin vermemiş.
Uygun bulmamış, Haber Türk Gazetesi'nde yayınlanmasını.

Şimdi benden Fotoğrafcı kıza ulaşmam ve en azından 2-3 tane de olsa fotoğrafları almam isteniyordu.
Ve ben çeşitli bahaneler bulup, gitmiyordu.
belki de gidemiyordum.
Ya o fotağrafcı kız, kendisine asıldığımı sanırsa !!!

Tüm kaslarımı kasıyordu, bu ihtimali düşünmek.
Geriliyordum.
Hüseyin Kaçın, bunu anlamıyordu yada anlamak istemiyordu.
Belki de kendisine ve tedaviye DİRENÇ gösterdiğimi tahmin ediyordu.
Ama bu bana göre direnç değildi.
Boğulucakmış gibi oluyordum, o fotoğrafcı kızın iş yerine gidip, onla diyolağa girmeyi düşündükçe.
Diğer taraftan da
Bu görevi başaramazsam
Psikolog Hüseyin Kaçın'ın gözünden düşmekten korkuyordum
Herkes beni sevsin, benimle ilgilensin, ben ilgi odağı olsun istiyordum.
Bunu gizliden gizliye istiyordum.
İlgi budalaları gibi açıktan değil :)
Herkes ama herkes beni sevsin.
Herkesin dikkatini çekeyim.
Kimse reddetmesin beni.
3 dakka önce gördüğüm
ve hayatım boyunca bir daha göremeyeceğim
belediye otobüsünün şoförü bile sevsin beni
o bile reddetmesin
Önüme çıkan
Herkessssssss

Günlerdir bir gerilim içindeydim
"Sazan gibi zıplayıp" Helin Avşar'la çektirdiğim fotoğraflarımı O fotorafcı kızın iş yerine gidip isteyebilecek miydim?
Bunu yapabilir miydim?
Bu düşünce beni resmen boğuyordu.
Ya o genç güzel kız  benim ona asıldığımı felan sanırsa.
Bu ÖLÜM demekti benim için.

Ya bu fotoğrafı isteyemezsem.
Hüseyin Hoca'nın verdiği görevi yapamazsam !!!
Bu da ÖLÜM demek.
Görevimi yerine getiremicem
Ve Hüseyin Hoca'nın ilgi listesinden alt sıralara düşücem
Bu ölüm demekti
2 yıldır Hocayla oyun oynuyorum.
Terapilerde kılıktan kılığa giriyorum
Rolden role geçiyorum
Çeşit çeşit sıradışı, ilginç maceralarımı tiyatro havasında anlatıyorum.
Tedavi mi?
O da ney?
Ne tedavisi :)))
Hüseyin beni dinlesin, gülsün, eğlensin bana yeter.

İŞGAL Planımı 2 yıldır sinsice uyguluyorum, Hüseyin Kaçın'ın Hayatına sızmak için.
Evet
Bence başarılı oluyorum.
Bu zamana kadar önüme çıkan herkesin hayatına öyle yada böyle sızdım.
İŞGAL ettim.
Zarar gördüm mü peki hayatım boyunca bu işgal oyunundan????
Bunun ne önemi var ki :)
Yeter ki bana ilgi göstersin önüme çıkan insanlar, beni sevsinler.
Gördüğüm bütün zararları unutuveririm.

Offf
2 Ölüm arasında kalmıştım.
Hüseyin'in ilgisini kaybetmemek için
mecburen
fotoğrafcı kızın iş adresine gittim dizlerim titreyerek....

Binayı buldum
derin nefes alarak çıktım 3. kata.
Hemen önüme çıkan ofise daldım
Sordum fotoğrafcı kızı.
Tühhh yanlış gelmişim,
Aradığım yer burası değilmiş.
Yan taraftaymış
Zaten ben de farkındaydım yanlış geldiğimin
Cam kapıdan görmüştüm içerdeki yakışıklı genç erkekleri
sırf bunlarla 10 saniyeliğine de olsa konuşmak için dalmıştım buraya.
Kibarca özür dileyip çıktım bu ofisten.
Eee tabii ki kibar olmak lazım
çünkü sevsinler beni, ilgi göstersinler bana
içlerinden deseler bile benim için "Bu adam gerizekalı mı buranın fotoğraf stüdyo olduğunu görmüyor mu?
Bunun bi önemi yok ki.
3 saniye bile düşünmüş olsalar benim hakkımda, yeter bana.

Şimdi gelmişti görevin zor kısmına
yan taraftaki
Fotoğraf Stüdyosına girmeye
Yeşil Chi enerjisi yollayıp
daldım stüdyoya.
Off o ne öle
içerde çekim var
Uzun boylu beyaz tenli sarışın bayan mankenler sahnede
etraf çok aydınlık
flaşlar patlıyor
Ve bir koltuğa oturmuş
uzun boylu genç parlak yakışıklı erkekler çekimi izliyor.
Ne kadar yakışıklılar ve parlaklar.
Ve kalın kemikli, uzun boylular.
Simsiyah, sert, parlak saçları var bu genç erkeklerin.
Offf ne kadar yakışıklılar.
Ama fazla dikkatli bakmamam gerekiyor.
anlamasınlar erkeklerden hoşlandığımı.
Gizlice bakıyorum.

O sırada orta yaşlı bir erkek geldi yanıma
"Buyrun??? " dedi.
Ben başladım anlatmaya
"Eee Helin Avşar, şey işte benimle röportaj yaptı daha doğru Kaçın, yani Psikolog Hüseyin. Resimlerim çekildi işte." dedim sesim titreyerek.
Bir taraftan da
İçimden kendi kendime söylendim
Yav nasıl bir insanım ben.
2 kelimeyi bir araya getiremiyorum. Şunu anlatsana doğru düzgün Emre dedim.
Ben ne yapıyorum dedim ve kendimi toparladım.
"Ece Hanım burda mı" dedim. "Ece Oğultürk, geçen ay benim fotğraflarımı çekti Helin Avşar'la birlikte geldi." dedim.
- " Evet burda." dedi, çağırdı Ece Hanım'ı.
Geldi Ece Hanım bana doğru şaşkın bir ifadeyle

Ben yüzüme taktım yapmacık gülümsememi
- Merhaba Ece Hanım, nasılsınız. Beni tanıdınız değil mi? Psikolog Hüseyin Kaçın'la yapılan röportajda benim fotoğraflarımı çekmiştiniz ?
- Evet tanıdım ama burayı nasıl buldunuz ki ????
- O meslek sırrı. Benim dedektiflik yönüm vardır böyle bulurum işte.
- !!???
- Buraya gelişimin sebebi, benim fotoğraflarımı çektiniz. sonra yayınlanmadı. Madem yayınlanmadı, o fotoğrafları nasıl alabilirim? Yani bana verme imkanınız var değil ?
- Bunu keşke 1 ay önce söyleseydiniz. Çünkü o röportaj gazete de yayınlanmadı ve bize o fotğrafları İMHA EDİN dediler. Biz de İMHA etti.
- Yaaa... Yapmayın... Kurtarılma ihtimali yok mu? En azında bir iki tane de olsa???
- Dediğim gibi daha önce gelseydiniz mümkündü hepsini İMHA ettik. Maalesef.....

Offff nasıl olurdu yaw.
Bu kız röportaj için geldiğinde
benim telefon numaramı almıştı. Arkadaşları için travesti gerekiyormuş. Ve ben de onlara travesti bulabilirdim.
Çünkü 10 yılım Taksim'in arka sokaklarında geçti.
Bütün gay alemini bilirim, tanırım.
Nerde ne dönüyor bilirim.
Bu kızın fotoğrafcı arkadaşları, çıplak travesti arıyorlarmış, fotoğraflarını çekmek için. Sanat için yani. Kolilemek için değil.
Evet Ece benim cep telefon numaramı 1 ay önce almıştı ama
ben onunkini isteyememiştim.
Korkmuştum, onunla ilgilendiğimi sanıcak diye !!!
Keşke o zaman alsaydım da fotoğraflarımı kurtarabilseydim İMHA edilmekten.

Peki şimdi?
Şimdi alamaz mıyım onun telefonunu???
Alabilir miyim?
Alamaz mıyım??
İçimden geliyor istemek ama şu orta yaşlı adam başımızdan ayrılmadı.
Ece'nin patronu mudur nedir?
Adam bizim başımızda bana bakıp duruyor??
Bu adam olmasa, bizi dinlemese
isticem Ece'nin telefonunu.
Belki İmha edilmemiştir fotoğraflar
Belki bu adamdan çekindiği için öyle diyordur
Telefonunu alsam
akşam aricam
tekrar sorucam fotoğraflarımı !!!
Offff olmuyor
isteyemiyorum
Halbuki elimde tutuyorum cebimi
İstesem hemen yazıvericem numarayı.
Olmuyorrrrr
Olmuyorrrrr
Boğuluyorummm
Kelimeler boğazımda kilitleniyor
Tam isticem gibi oluyor, söylicem
söyliyemiyorummm.

Sonra yine gülümsüyorum
teşekkür ediyorum
kısmet değilmiş diyorum
tekrar teşekkür ediyorum
ve "Kolay Gelsin Ece Hanım" demeyi ihmal etmiyorum.
İyi bir izlenim bırakayım.
Ne kadar kibar bir adam desinler.

Çıkıyorum stüdyodan
hemen ariyorum Psikolog Hüseyin Kaçın'ı
çeviriyorum numarayı 0555 326 22 91
vericem müjdeyi?
Neyin müjdesini?
Tabii ki görevimi başarıyla yapmanın müjdesini.
Telefon çalıyor, çalıyor bi daha çalıyor.
Açılınca hemen değiştiriyorum ses tonumu.
Acıklı, üzüntülü bir ses tonuyla diyorum ki

- "Maalesef ....Maalesef Hüseyin Bey! Fotoğrafları İMHA etmişler
- Fotoğrafları imha etmişler, öyle mi? Peki aldın mı Ece'nin telefonunu???
- ...
- Akşam arıyalım Ece'yi. Aldın de mi telefonu
- Şey....şimdi.... şöyle bişey ..... ben geldim işte burda fotoğrafcının dükkanı var ..... şimdi şöyle oldu .... üçüncü kata çıktım yanlış dükkana girdim önce ... işte ööle
- Yaw onu sormuyorum. Şu kızın telefonu aldın mı?

Hüseyin Kaçın'ın ısrarla telefon numarısını sormasına sinirleniyorum, geriliyorum, bacak kol kaslarım tamamen geriliyor Ve bağıyorum
- HAYIR, Almadım
- Öyleyse geri dön al
- ALAMAM
- Ne demek alamam, git al
- ALAMAM, çünkü İMHA EDİLİRİM Ece'nin etrafında erkekler var
- Bunlar senin patolojin. Kadına bakışında patoloji var. Patolojini aş. Bunlar hezeyan. Ne İMHASI. Ne İMHA sından bahsediyorsun. Git telefonu al.

Hepten geriliyorum. Başlarım senin patolojine de sana diyorum içinden.
Heralde patolojik olucak kadına bakış açım
Yoksa 2 yıldır ne diye tedavi olayım.
Senin önüne geleyim, Eşcinsel Tedeavisi olayım?
Bu gerilimle sonlandırıyorum Hüseyin'le telefon görüşmesini. Ve hatta bataryasını çıkarıyorum ki beni aramasın bu Hüseyin Kaçın denilen adam.
Başlıcam şimdi Ece'nin telefonuna da fotoğraflara da.
Çok gerildim. ellerim ayaklarım titriyor.
Ben şimdi nasıl geri dönerim de Ece'den telefonunu isterim.
Bu sefer kesin bu kız, kendisine ilgi gösterdiğimi düşünücek!!
Bir an düşünüyorum geri dönmeyi
YOK
Bunu yapamam.
Buna cesaretim yok.
Etrafında erkekler var
Böyle bişey yapamam
Bu ölüm demek benim için.

Peki görevi tamamlayamadım.
Hüseyin'in de gözünden düştüm.
Off bu da ölüm demek.
Bi taraftan düşünüyorum bunlar bi taarftan hızlı adımlarla kaçıyorum bu bölgeden, bu fotoğrafcı kızın iş yerinin bulunduğu mahalleden.

Hüseyin Kaçın ın gözünden düştüm. Bu kesin
Zaten son zamanlarda kendine başka hastalar bulmuş.
Onların yazılarını göndermişti bana Hüseyin.
Güzel yazmışlar
Hele biri var
Güven midir nedir ismi?
Çocuk çok güzel yazıyor.
Kıskançlık krizine girmiştim onun yazılarını okuyunca !!!
Penis Kuyusu diye bir yazı yazmış.
Çıldırıcam.
Düşüyorummmmmm
Gözden düşüyorum.
Görevi tamamlayamadım.
Hemen bir çözüm bulmalıyım.
Hemen
Hemen

Hemen bir anda.
Beynim şimşek hızıyla çalışıyor, katrilyonlarca fikir beynimin için de çarpışıyor.
O kadar fazla çakışma oluyor ki
Beynimin içinden cızırtılar geliyor.
Parıltılar oluşuyor.
Ve bahçeyi sulayan bir hortumdan fışkırır gibi  etrafa saçılıyor
Bilinçaltımın derinlikleri...

Sırılsıklam oluyor etraf
aydınlanıyor
Nirvana ya eriyorum bi anda
Farkındalık
İşte Bu

Saliseler içinde iç benliğimle
derin bilinçaltımla diyolağa geçiyorum
Nedir bu işin sırrı diyorum?

-Ben niye bu fotoğrafcı kızdan korktum?
-Aslında kızdan korkmadım
-Peki kimden?
-Etrafındaki erkeklerden?
-Erkekler ne yapar ki sana?
-Beni İMHA ederler?
-Neden?
-Çünkü ben o kıza ilgi gösterirsem etrafındaki erkekler beni İMHA eder çünkü o kız bana ait değil.
-Anlamadım?
- Arz- Talep meselesi?
- Etrafta bir savaş var. Kızları kapma savaşı? Erkekler kız arıyor? Bunun için savaşıyor. Benim gücüm yok. Ben geri çekilmeliyim?
Geri çekilmeliyim kadınları, diğer erkeklere bırakmalıyım. Ve hatta kadınlara ilgimin olmadığını erkeklere ispatlamalıyım?
- Bunu nasıl yapıcan?
-  İMHA edilmemek için Hayatta Kalmak için bu yarıştan çekilmeliyim. Güçlü erkekler beni İMHA edebilir. Benim kadınlara ilgim yok dicem. Aman bana dokunmayım kadınlar sizin olsun.
- İnanırlar mı buna? İlginin olmadığına ???
- Evet evet gerçekten yok. Ben erkeklere ilgi duyuyorum. Bakın benim kadınla ilgim yok beni İMHA etmeyin. Ben Erkek peşinde koşuyorum. Ben eşcinselim.

Emre Volkan Lacivertoğlu
LacivertEmre@hotmail.com
2 Temmuz 2012

5
27 Mart 2011 Pazar akşamı TV5 Ana Haber Bültenindeki söyleşide
"eşcinsellik hakkında"
gündemdeki eşcinsel parti adaylarının varlığını konu alarak konuşma yaptı.

http://www.youtube.com/watch?v=tX0T68Pwuq8 tıklayınız

http://www.youtube.com/watch?v=knzoJyzDmHk  tıklayınız

TV 2000 Şule Güleç " Bugün Kadınlar Ne Konuşuyor " Kadına Şiddet, Kıskançlık ve Eşcinsellik

http://www.youtube.com/watch?v=GFxqNItEJUI&list=PL5_aloC9kt80W7zQzxSTLc1hxYKcryN0j&index=1 tıklayınız

TV 2000 Şule Güleç " Bugün Kadınlar Ne Konuşuyor "  Sosyal Fobi ve Sosyal Adalet

http://www.youtube.com/watch?v=Ko3g4CQzrho&list=PL5_aloC9kt80W7zQzxSTLc1hxYKcryN0j

tıklayınız

Konuk: Psikolog Hüseyin KAÇIN
Konu : Kadına dair her şey....
19 Aralık 2012
Çarşamba 12:30


http://www.youtube.com/watch?v=1KHCfOMHkiQ

26/12/2011 tarihli Radikal Gazetesinde sitemiz ve eşcinsel terapiler hakkında
yayınlanan makaleye ulaşmak için tıklayınız

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1073587&Yazar=PINAR_OGUNC&Date=26.12.2011&CategoryID=97#




Eşcinsel Terimler Sözlüğü / Kelavca / Lubunca / LGBT Argosu / Eşcinsel Jargonu‏

Kelav : fahişe
Lubun : oğlan - kadınsı oğlan

Kelavca / Lubunca
Yaklaşık dört yüz kelimelik bir dil olan Kelavca/Lubuncanın kökenini 17. ve 18. yüzyıllar arasında köçekler ve tellaklardır. Zamanla gelişmiş ve neredeyse tüm Balkanlara(Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Makedonya, Sırbistan) yayılmıştır.
Günümüzde travestilerce geliştirilen ve birçok LGBT (Lezbiyen Gey Biseksüel Transeksül) bireyin konuşabildiği bir jargon haline gelmiştir.
Kelavca / Lubunca;
Yunanca, Arapça, Ermenice, Kürtçe , Fransızca  ve Çingene argosundan gelen  kelimelerin harmanlanmasından oluşmuştur

-a-
alıkmak :
(1) yapmak,etmek (yardımcı fiil)
(2) kur yapmak,ilgilenmek,sarkmak
(3) itiraf etmek
albergo : otel
altım: yanımdaki

-b-
balamoz : yaşlı erkek
balina: asker
but :  büyük, çok... örn: but şugar (çok güzel), but similya (büyük penis)
belde : para
beldeli koli: paralı karşılığı cinsel ilşki
beldeli laço : satılık erkek, jigolo
balamoz:yaşlı erkek.
baron : zengin yaşlı erkek.
badem: göz
badem şekeri : bahriyeli
babilof : dışkı
beybi (bk. paparon) : polis
bare : lira, türkiye lirası, TL

-c-
concon : testisler(hayalar)
cici : meni
cici naşlatmak : boşalmak
cıvır : küçük sayılabilecek kız

-ç-
çark yapmak : dolaşmak, aranmak, volta atmak
çarka çıkmak: sokakta dolaşıp koli aramak
çorlamak : çalmak, hirsizlik yapmak
çorcu : hırsız
çangal : ayakkabı
çerçeve: yüz

-d-
digin :
(1)hem aktif,hem pasif, çift tarafli erkek
(2) yakışıklı lezbiyen
domez : getir götür işleri yapan

-e-
elvan : orta boy ( genellikle penis boyutlarını tarif ederken kullanılır)
ezik(yapmak): dövmek,bağırmak,kötü söz söylemek, küfür etmek
emrah : eşcinsel olmayan arkadaş yada cinsellik yaşanılmayan arkadaş

-f-
faraş : çok cinsel ilşkiye girmekten dolayı anüsü genişlemiş

-g-
gullüm : eglence, gırgır, şamata
gacı : kadin
gacıvarı : kadinsi
gerim: ben

-h-
haputka (putka): kadınlık organı,
hatay‘a gitmek: 31 çekmek (hatay‘ın plakası)
habbe : yemek
habbe alıkmak: yemek yemek
hoy (bk. nakka) : yok  (örnek; koli hoy = koli yok = müşteri yok)

-i-
inci : diş

-k-
ka : kalite, kaliteli
kelav : fahişe
kür : yalan
kür alıkmak: yalan söylemek
kür koli vermek: anal cinsel ilişki esnasında kandırmak , cinsel organı içine almayıp, 2 bacağını kıstırıp arasına almak.
kezban : saf, tecrübesiz, eşcinsel aleme yeni düşmüş
kaşar : tecrübeli
kevaşe:orospu
köfte yapmak : karşı tarafın penisiyle oynamak
koli :
(1) anal cinsel ilişki
(2) müşteri
(3) yatak arkadaşı
koli kesmek : anal cinsel ilşkide bulunmak
koliye naşlamak: cinsel ilşkiye gitmek, müşteriye gitmek
kürdan : küçük (genellikle penis boyutlarını tarif etmek için kullanılır) örn: kürdan similya (küçük penis)
kakiz naşlatmak: büyük abdestini yapmak
kolika : makyaj
kolika alıkmak: makyaj yapmak
kolitirika naşlatmak: tüyleri kesmek,ağda yaptırmak
kukiriklenmek : uyumak
kuşka (kuçka) : transeksüel vajinası
(kadın vajinasına "putka" derler)
künek : götlek, pasif eşcinsel

-l-
lapış alıkmak : öpüşmek
lubunya : pasif escinsel
laço :
(1) aktif
(2) yetişkin aktif erkek (30-35 yaş arasi)
(3) erkek, koca
laçovari : erkeksi
lavaş alıkmak:
cinsel ilşki öncesi anüs temizliği (Banyoya girilir, su hafifçe açılır ve banyo hortumu anüse dayanır. Su yavaş yavaş bağırsaklara akar. Bir süre su bağırsaklarda bekletilir sonra tuvalete gidip boşaltılır.  Bağırsaklar tamamen temizlenen kadar bu işlem ard arda yaklaşık 3-5 defa yapılır. Amaç anal ilşki esnasında bağırsakların temiz olmasıdır.)
laki: ahlak polisi
lafonten : telefon
 
-m-
manti : genç aktif erkek (17-20 arasi)
madi : kötü, fesat, huysuz,pis,çirkin,bela,delilik, kalitesiz, uyduruk, olumsuz
madilik : kötülük, bela çıkartmak,delirmek
madi şugariyet : kesici delici alet
minco : popo,kıç,anüs
maydanoz : saç
motofor : dışkı
muş : burun

-n-
naşlamak :
(1) gitmek,kaçmak
(2) kalkmak
(2) penisin sertlesmesi, ereksiyon
nafta :  (25-30yaş) arasi erkek
nakka : hayır - yok - burada değil - benden bu kadar - pes ettim
nakka trika : tüysüz (sakal yok) - (trika: sakal)
nakinta : çirkin
naciye: esrar

-p-
paparon (beybi): polis
piyiz (pi'iz) : içki
piyiz (pi'iz) alıkmak : içki içmek
pişar naşlatmak: işemek
papik: kafa yapmak için alınan uyuşturucular
putka : kadin cinsel organi
puri : yasli escinsel
pöçük(bk. digin): erkek gibi görünüp koli veren (pasif olan)
peniz: sohbet, muhabbet
peniz alıkmak : sohbet etmek, konuşmak

-s-
similya : penis
sipet : oral seks
sipet alıkmak : oral sex yapmak 
sipsi : sigara
sipsi alıkmak : sigara içmek
sirkaf : ev - cinsel ilşki için uygun ev
sürüngen : parklarda, barlarda escinsel arayip, onlarin sirtindan geçinen,
hirsizlik yapan, güvenilmez erkek

-ş-
şugar : güzel, hos, tatlı... yakışıklı
şil : belalı, psikopat
şugariyet : takı, ziynet eşyası
şovşak : bluğ çağı erkek çocuk
şorşak : çocuk

-t-
tita : meme
tato : hamam
tikelmek : bakmak
tutmak : hoşlanmak
taliga : araba
talikatör : taksici - arabayı kullanan kişi
tarika : bıyık
trika : sakal
tariz : aşık,sevgili

-v-
vakko alıkmak : telefon numarası vermek

-z-
zırıl zırıl (şırıl şırıl) : tavırları ve hareketleri fazlaca kadınsı olan

-rakamlar ve türkiye lirasının kelavca / lubunca karşılıkları-
1 TL : rib bare
2 TL : ki bare
3 TL : çü bare
5 TL : şeb bare
10 TL : no bare
50 TL : li bare
100 TL : zü bare
200 TL : kizü bare
1.000 TL : ribni bare
2.000 TL : kini bare





6
::..Fenaa-Bekaa /Yaşam-Ölüm/ Anne-Tecavüz..::
Dün akşam iş çıkışı
Karşıya geçtim
Nadiren geçerim karşıya
Bu sefer değişiklik olsun dedim.
Kadıköy sokaklarında gezindim.
Bahariye Caddesi'nden geçerken Pinokyo satan dükkana şöyle uzaktan bir baktım.
Ara sokaklara daldım.
Etraftan güzel kokular yayılıyordu.  Şu nargile dumanı da ne güzel de kokar.
Gençler muhabbet ediyorlar.
Az daha ilerledim, hava kararıyor, serinliyor.
 
İlerde Ermeni Kilisesinin önünde millet toplanmış, birşeyler izliyorlar.
Onların arasına girdim.
Bir grup genç, şarkı söylüyor.
görüntüleri tuhaf.
Uzun sakallı, esmer, uzun boylu 20-25 yaşlarında
5-6 erkekten oluşan grup şarkı söylüyor, birinin elinde def var.
Biri gitar çalıyor, diğerleri başka başka müzik aletleri...
 
Durdum, dinliyorum.
bunlar farklı...
Anlamadığım bir dilde söylüyorlar.
Sanırım Zazaca, belki de Sorani yada Kırmançi.
müziğin ritmiyle kendimden geçiyorum
kendimi akışa bırakıyorum, gözlerim kapalı.
Bir taraftan melodileri dinlerken diğer taraftan
zihnimde çeşitli görüntüler oluşuyor...
Kırlar, uçsuz bucaksız kırlar...
Parlak gökyüzü
Derinlik
Ferahlık
Hep devam etsin bu huzur
Sonsuz neşe, mutluluk ...
Hiç bitmesin bu şarkı
Beni alıp götürüyor, bilmediğim diyarlara.
 
Böylece dakikalar geçiyor.
Zaman zaman gözlerimi açıyorum
Bu rüya mı?
Değil
Gerçek.
 
Biri bitiyor diğeri başlıyor.
 
Artık gitmeliyim evime.
ayrılmak zor olsa da
bırakmalıyım
Her şeyin bir sonu var.
her şey gelip geçici.
Etrafımızdaki her şey.
Fani.
Benim sevdiğim herkes bir gün ayrılıcak bu dünyadan
tıpkı
beni seven herkesin ayrılacağı gibi.
Evet
Bu gerçek...
Boşluk
Fani
Fenaa
YOKLUK
***
 
Eve vardığımda
kendimi her zamankinden daha yorgun hissediyordum.
O kadar yormuş ki beni bu düşünceler
Kendimi yatağa atarken
başım yastığa 2 karış kala
Derin ama çok derin bir uykuya dalmışım.
 
***
Sabah her zaman ki
sahte mutluluğum , sahte güler yüzümle
ve etrafıma gülücükler saçarak
işe gittim.
Pozitif enerji veriyorum ki
Evren de bana pozitiflik yansıtsın.
Birlik-beraberlik
Chi enerjisi
Yeşil enerji
Prana
Bağlantılı Nefessss
Zihnini temizle
duyguları serbest bırak
Gülümse
gülümseee
 
Sabah erkenden dükkandayım.
Arkadaşlarla muhabbet ediyoruz,
ordan burdan.
daha iş başlamamış.
Çay içiyoruz.
 
Aklıma geldi dün akşamki
"Simurg Müzik Topluluğu" nun verdiği
sokak konseri
melodiler, akış.
Tekrar yaşamak için
o eşsiz titreşimi
"Simurg"tan aldığım müzik CD'sini
takıyorum bilgisayara
başlıyorum dinlemeye.
Canlı dinlemek başkaydı tabii ki.
aynı etkiyi yapmıyor bilgisayardan dinlemekle.
Yine de duygulandım.
Kendimi verdim anlamadığım dildeki şarkılara.
Zihnimde canladı
Kadın İmgesi
Anne
Annesizlik
Sevgisizlik
Şefkatten uzak geçen çocukluğum
Baba sertliği
Cezalandırıcılık
Otorite
 
Hüzünlendim.
Kalbimi kaplayan hisler
Gözlerimi doldurdu.
Bu hislerle meşguliyetim bitmek üzereyken
birden bu sabah gördüğüm rüyayı hatırlıyıveriyorum.
İrkiliyorum.
 
Sabah ne görmüştüm ben öyle.
Yatağımın bir yanı duvara yaslıymış.
Ben, sırtım duvara dönük yatıyormuşum.
Ve yatağıma bir kadın giriyor.
Büyük göğüslü.
Şişmanca.
Şimdi yatakda bu kadınla yüz yüzeyiz.
Ben kadının önüne deymemek için, arkamı duvara doğru yaklaştırdıkça yaklaştırıyorum
Kadınla temas olmasın diye uğraşıyorum.
Çünkü
Bu kadın, benim Annem.
 
Emre Volkan LACİVERTOĞLU
9-Haziran-2012

SÖZLÜK
Fena: (beka'nın zıddı) yokluk. yok olma. * geçici dünya. * geçip gitme. * tasavvufta: kendi varlığından geçmek. * kötü. * devamlı olmayan. * çok kocamış olmak.

Simurg Müzik Topluluğu:
Dün akşam Kadıköy sokaklarında ilk defa dinleme fırsatını bulduğum; Kürtçe, Türkçe ve Ermenice ezgileriyle , yaşayan kültürlerin sesi olmaya çalışan ve 'Sanat Sokakta' sözünü kendine şiar edinen müzik topluluğu.
www.facebook.com/events/262713123801536/

Lacivert Emre'nin Diğer Yazıları
Eşcinsel Tedavi
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=360.msg782#msg782
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=360.15

Eşcinsel Oyunları
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=362.msg792#msg792

Eşcinsel Tedavi Seansları II
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=376.msg1924#msg1924

Facebook Yine İptal Etti Hesabımı
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=926.msg1937#msg1937

24/07/2010 tarihli Eşcinsel Terapi
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=450.msg1141#msg1141

Eşcinsel Grup Terapisi
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=459.msg1178#msg1178

Fenaa Bir Rüya
http://www.huseyinkacin.com/forum/index.php?topic=1002.msg2321#msg2321


7
<s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3><s3>
Psk. H. Kaçın'a Sms 

    3 saattir netteyim. 19 yaşında, vücut çalışmış, kaslı, esmer, kısa boylu, doğulu, yakışıklı, kürt, balıkçı garson çocukla konuşurken yine iptal ettiler face hesabımı. Son 1 yilda nerdeyse 8 inci hesabımı iptal ettiler. Yenisini açmak üzereyken kendimi durdurdum. "Boşver açma" dedim ama ben kafayı sıyırırım genç erkeklerle EVCİLİK OYNAMAZSAM :D
    Şimdi napcam??? Face'ye takılmiyim de Şengül Hamamlarına mı takılayım yani?
Emre V. Lacivertoğlu
31-Ocak- 2012
SÖZLÜK
Şengül Hamamı: Oğlanların buluşup ÇaKıŞtığı hamamların halk arasındaki adı.

Face'min iptal edilme gerekçesi aşağıdaki çıplak resmim
(resmime tıklarsan büyür, tıklamazsan küçük kalır)
(0555 326 22 91 Psikolog Hüseyin Kaçın)

8
Psk. Hüseyin KAÇIN'la
EŞCİNSEL TEDAVİ SEANSLARI
24 Nisan - 15 Ağustos 2010
Tarihleri arasında terapistime yolladığım tüm sms' leri şimdi yayınlıyorum

Emre Volkan Lacivertoğlu
LacivertEmre@hotmail.com
NOT: sms'ler tarih sırasına göre yayınlanmamıştır. telefonumdaki bulanık sıraya göre yayınlanmıştır.
Okuyucalardan bazıları sms'leri tarihe göre düzenleyip e-mail adresime göndermek isteyebilir.
Bu beni sevindirecektir.

SÖZLÜK

Kir : Erkek cinsel organı (kürtçe)
Memleket : Eski külhanbeyi ağzında Taksim ve yöresine verilen isim.
Vartan: Yıllardır Taksim Gezi Parkı'nda tokmakçı arayan , ermeni.
Akın Çığ : Kendini psikolog sanan hipnotör. Her derde çaresi vardır mübarek adamın. Bana eşcinsellikten kurtarmayı vaad ederek beni abudik gubidik hipnoz seanslarına almıştır. Sonucunda bi bok olmadığı gibi var olan psikolojik dengemi alt üst etmiştir. Aradan bir yıl geçse de bu herife kızgınlığım geçebilmiş değildir. (Bütün bunlara rağmen 30 Ağustos doğumlu bu hipnotörün gerçek adını yayınlamıyorum)
Hipnotör : İbnatörle karıştırılmasın ibnelikle uzaktan yakından ilgisi yoktur. Latince bir isim olup hipnoz yapan şahıslara denir ki tam türkçesi hipnozcu dur.
EVL : Emre Volkan Lacivertoğlu

Şimdi yazışmaları okuyabilirsiniz



İşlem tamam. Bi taşıma firmasıyla şimdi sözleşme imzaladım. Yarinsabah 8:30 da taşiniorm.
Söylemeyi şimdi hatırladım 6 yaşındaki yeğenimgideceimi öğrendiğinde dedi ki bana:
Amca sen oaraya gidince ya hırsızlar seni öldürürse !!?
22 Mayıs 2010 14:12

Ve daha ilginci sana yazarken msg, tel süreli ariza verdi bu gece.
Msg ları tamamlamam kolay olmadı.
9 Ağustos 2010 01:50

Bugün gelemicem çünkü kéyfim yoq ve hawa çoq sıcaq.
27 Haziran 2010 11:40

Qandil Mübarek !
Emra Wolqan Laciwerdoğlu
26 Temmuz 2010 20:26

Ben bugün de yarın da gelemicem. Mail göndermeye dewam edicem gelene kadar sana
Emre V.L.
6 Ağustos 2010 15:44

Koşa koşa son saniyede yetiştim vapura. İnşaallah doğru vapura binmişimdir :)
14 Ağustos 2010 14:17

Gelmek için aradim telin kapalıydı.
14 Ağustos 2010 13:19

Bu mübarek gecede sana bol bol blokaj açıcı yeşil chi enerjisi yollicam
kimbilir belki de kendinle çevrenle ve rabbinle daha sağlıklı ilşkiler kurmanın önündeki engeller kalkıverir de
Milton Ericksonculuk oynamaktan vazgeçiverirsin.
Allah seni "Akın Çığ" olarak yarattı ki bunu farkedenlerden olasın diye.
Hoca gecen hayırlı olsun. İnşaallah hacı olursun.

Emre Volkan Lacivertoğlu
26 Temmuz 2010 21:42 (Hipnotör Akın Hoca'ya)

Akın sen var ya sen kusura bakma ama harbiden çok yanlış adamsın
çünkü sözde terapilerinle 1buçuk yıl boyunca benim zamanımı ve paramı almanın yanında
psikolojimi de alt üst ettin.
Kardeşim madem eşcinselliğin kökenlerini ve tedavisini bilmezsin derdin neydide bu işe girersin?
Terapiler hiç bir işe yaramadı ben hala gey'im ve hala erkeklerle yatiorum.
Oysa sana güvenmiştim.
Bence sen bırak allah aşkına bu NLP ve Hipnoz hikayelerini de az kendine gel.
Ben neyin peşindyim diye kendine sor!
Evet Akın sen gerçekte neyin peşindesin?
Bunları senle yüzyüze konuşmak isterdim eskisi kadar kolay olmaz çünkü babamdan ayrıldım
artık tek başıma yaşiom uzak bi semtde.

Emre Vokan Lacivertoğlu
29 Mayıs 2010 10:51 (Hipnotör Akın Hoca'ya)

Çünkü 20 yıllık gardrobu nemden dolayı yerini değiştirmeye çalışrken parçalandı
Kullanlmaz hale geldi.
6 Ağustos 2010 15:49

Kardeşim bu sabah sadece bana haber vererek ve aramızda kalsın diyerek tek başına tatile gitti.
Senin için iyi dior. Aklı başında biri dior.
Tatilden döndükten sonrası için ikna ettim seansa.
Emre V.L.
26 Temmuz 2010 17:39

Hüseyin Bey; Akın'a aşağıdaki kandil tebrik sms ini yolladım :)
Bu mübarek gecede sana bol bol blokaj açıcı yeşil chi enerjisi yollicam
kimbilir belki de kendinle çevrenle ve rabbinle daha sağlıklı ilşkiler kurmanın önündeki engeller kalkıverir de
Milton Ericksonculuk oynamaktan vazgeçiverirsin.
Allah seni "Akın Çığ" olarak yarattı ki bunu farkedenlerden olasın diye.
Hoca gecen hayırlı olsun. İnşaallah hacı olursun.
Emre Volkan Lacivertoğlu
27 Temmuz 2010 15:44

Bu hafta gelicem mi pazar sabahı yüzümü yıkadıktan sonra karar vericem?
Haber ederim sana.
Emre V. Lacivertoğlu
19 Haziran 2010 17:13

Yeni uyandım. Bu hafta deil önümüzdeki hafta sana gelicem. Ok.
20 Haziran 2010 17:02

Ayrıca şunu da söyliym bunları yazarken gayet aklım yerinede senin iddia ettiğin psikotik durumlarda değilim
sadece dolandırılmış olmaktan dolayı öfkeliyim.
Otobüsten inince ararım seni. Oke.
28 Mayıs 2010 22:58 (Akın Hoca'ya)

Hacı sen şimdi beni tedavi ettin öyle mi?
Az önce teli kapatırken bana dedin ki:
Hastalığından dolayı saygısızlık yapma limitini aştın.
Soru şu:
Sen beni tedavi etiysen ben hangi hastalığımdan dolayı bu limite sahibim?
Ayrıca ben hangi davranışımla sagısızlık yapiorum.
Uygulanan seanslardan rahatsızlığımı bildirmek mi saygısızlık?
Hacı rahat ol benim derdim tazminat değil.
Zaten sikilmiş götün davası olmazmış.
belki de eşcinselliğin ONARIMI sabır gerektiriodur
ve kim bilir belki de  tiksinerek iğrenerek terapistlik de
tedavi de olmuyordur.
Hacı bilio musun ben şimdi seni
affetmeyi seçiorm
çünkü sen de
insansın
sen de hata yapabilirsin.
Bu doğru.
Affettim seni.
29 Mayıs 2010 03:10 (Akın Hoca'ya)

Haftalar sonra yine Taksim'de Vartan'ın yanındayım
ve bu sefer kendimi çok güçlü hissediorm
çünkü o oyunlarına başlar başlamaz oyununu görüp durdurdum.
Bütün bunlar olurken herşey kavgasız gürültüsüz gerçekleşti.
O yoluna ben yoluma gittim.
Evet itiraf etmem gerekior
bu olumlu gelişmeler senin yaptığın terapinin sonuçları.
EVL
31 Temmuz 2010 01:54 (İstiklal Caddesinden yollandı)

Hep sölicem her seferinde unutuyorum.
Üskidar'da hani bi anda taşındığım sokağın ismi ne?
"Hüsnüye"
Peki babamın ismi ne? "Hüsnü"
4 Temmuz 2010 19:38

Bu hafta gelemicem. E.V.L.
17 Temmuz 2010 15:38

Kardeşim Ptesi 19:30 da Kadıköy'e gelebilirim diyor.
Size uyar mi, Hüseyin Bey?
17 Temmuz 2010 16:48

Aylar sonra belki de yıllar sonra bu sabah rüya gördüm.
Uyanır uyanmaz rüyamı not aldım
çünkü hafızam tüm rüyalarımı siliyor.
Uyandığımda çok nediren hatırlıyor oluyorum
onlarda ilk 3-5 saniye içinde imha ediliyordu bu sabaha kadar.
Bu sabah ki imha edilmeden önce sanki izin verildi not almam için.
Bu arada Mecidiyeköy'deki evde kalıp problemle yüzleşmeye karar verdim.
Söylemeyi şimdi hatırladım
bu semtin hayatımdaki yeri önemli
çünkü 20 yıl önce aklımı burda kaybettim.
O yüzden buralarda bulma ihtimalim var.
Rüyamda anem vardı.
1 Ağustos 2010 14:09

13dk sonra orda olarım. 15:41 de yani
24 Temmuz 2010 15:31

Şimdi senn verdiğin eğitime göre bi kere karar verince o yolda ilerlemek gerekior.
Ve ben seanslara gelip gelmeme  sonlandırma konusunda
nerdeyse her seans sonunda
artık yeter daha gelmicem bu terapiye diom.
Hatta Nerdeyse 8 seanstan sonra kararımı vermiştim.
Bitti artık demiştim.
Aynı şekilde geçen hafta da dedim.
Belki nokta değil virgül koyucaktım
olmadı yapamadım.
Bunu yazarken sinirimden ağlamak üzereyim.
Eve gidip yatip dinleneyim
randevu alıcam buğün öğleden sonra senden.
İçimden küfürler ederek yaptığın şu terapilere.
Çünkü bi parçam kurtulmak isterken
diğer parçam erkeklerle daha fazla ilgili geçmişe kıyasla.
7 Ağustos 2010 05:36

İşlem tamam 2ay sonra nihayet evden internete bağlandım.
Emre.
24 Temmuz 2010 20:53

Hüseyin Bey;
bu haftasonu gelemeyebilirim
çünkü yeni bi ev bakiorm.
Yine de belli olmaz
aklıma eser gelebilirm seansa.
23 Temmuz 2010 17:36

Bugün saat 2 veya daha sonraki saate randevu verebilir misiniz?
12:30 uyanıp aricam ve yola çıkıcam.
Not: Bi dah memlekete gitmek istemiorm.
Kendimi kirLenmiş hissediorm.
E.V.L.
18 temmuz 2010 09:43

Şimdi bugün Terapi Olmaya gelicem. 15:30
24 Temmuz 2010 09:09

Kntrm bitti
7 Ağustos 2010 12:15

Tamam geliorm yarın 1de kadıköye.
MP3 çalarım Mecidiyeköy'de kaldı. Ses kaydnı alırım sonra senden.
9 Temmuz 2010 21:21

Müsaitsen arayabilirsin çünkü yarım kaldı ve kntrm bitti.
7 Ağustos 2010 12:16

Kardeşimle konuştum 6buçukta dükkandan çıkıcakmış.
7buçukta kadıköyde olarız.
E.V.L.
19 Temmuz 2010 12:21

Yav böyle bir şey ancak türk filmlerinde olabilirdi.
Son 2 günde psikolojik olarak en yoğun en çalkantılı ve en acı verici günlerimi yaşıyorum.
Ve vücudumda kırmızı lekeler beliriyor.
Doktor yoğun stresten teşhisi koyuyor.
Akşam babamı ziyart ediom.
Annem hakkını helal etmior.
Babam evden kovuyor.
Bram eşini terkedior.
Yeğenim ayrılık acısından ağlıyor.
Babamı resmen çökertiorm.
Ev gelip çok uzun yazmak istiom sana.
Ve sürpriz...
Ekran da bi yazı.
Hattınız borcundan dolayı kullanıma kapanmıştır.
Bu işte bi ibnelik var ama hadi hayırlısı.
Çözüm:
Telden kredi kartıyla borç ödeme ve dakka da aciolar.
Ama internet yok.
Sebep?
9 Ağutos 2010 01:34

Biz yola çıktık 7:30 orda olarız.
Kardeşim gelmekten vaz geçmişti
çünkü
gece hiç uyumamış ve karısı evi terk etmiş.
İkna ettim kardeşimi. Yoldaiz.
EVL
19 Temmuz 2010 18:20

Sadece babam karışmış değil bu evliliğe
karışmayan kalmamış.
Kayınpederler baldızlar bacanaklar
hepsi işin içinde.
İç içe geçmiş ailele ve ilişkiler.19 Temmuz 2010 18:41

Kardeşimin bi sürü kadınla ilişkisi var.
Dün gece bana dedi ki:
Viagra kullanmadan ilişkiye giremiorum.
Yengenle ise hiç ilişkim yok
çünkü
ona karşı viagra bile fayda etmio.
Hüseyin Bey bu gece memleket gidiom
dönüşte orda yaşadıklarımı
9. seansa bağlayarak uzun uzun yazıcam.
10 Temmuz 2010 20:42

Bölüm 2:
Çünkü bağlı bulunduğum şebeke de bakım çalışması var
4 saat sonra internet açılıcak.
Müştri temsilcisine soriorm ne zaman bakıma girdi.
söylediği saat tam eve adımımı attığım saniyeyi işaret edior.
Cenabet deilim ya.
Tamam bugün mesi saatinde bi çocuğun evien gittim takılmaya.
Ve sonra baba evinde gusül abdesti aldım.
CENABET değilim.
Bu kadarı artık nedir?
9 Ağustos 2010 01:46

Ve Final
15 Ağustos sabahı Hüseyin Bey'e Yolladığım e-mail
Mübarek Gün
Hüseyin Bey;
Sizinle 24 Nisan'da başlayan serüvenimiz
Şu mübarek 15 Ağustos sabahında devam ediyor.
Bi taraftan Türk Telekom 'a küründen travma raporlarımı yollarken
diğer taraftan sizin eşço sitesinde , bi süredir ara verdiğim yazılarımı yayınlarken
İçimden oh be diyorum
Ben 20 yıldır kendimi boşu boşuna eşcinsel sanmışım.
Meğerse Sado-Mazoşist bir familyanın üyesiymişimde haberim yokmuş.
 
Derin çok derin bir rüyadan uyanır gibiyim :D
 
Evet, evet bu iyi bişiy.
Bu doğru.
 
Ben ne eşcinselmişim
ne de annem benim sevgilimmiş.
 
İşte bunu farkına vardığıma sevindim.
Acı vermekten haz almaya gayret eden bir türmüşüm.
Onu da beceremiyorum a.q
Ahh bi becerebilseydim.
Elime düşen çocuklara nasıl analarından emdikleri sütü burunlarından getirirdim.
Hayal dahi etmek istemiyorum.
 
 
 
Not: Bu arada sözlük yazmaya devam ediyorum yeni yazımda.
 
Emre Volkan Lacivertoğlu
LacivertEmre@homail.com


Sayfa: [1]