İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - psikolog

Sayfa: [1] 2 3 ... 94
1
Hüseyin KAÇIN / DÜNYA DEDİĞİN BİR MAPUSHANEDİR
« : Bugün, 09:17:16 öö »
DÜNYA DEDİĞİN BİR MAPUSHANEDİR

uğruna ölecek mi sandın
sırtını yasladığın sevdalar
hiç bitmeyecek mi sandın

ayrılıklar ciğerini yakacak
sen bir daha pişman olacaksın
yüreğin yangın yeri
yastığın kan ter içinde
hayat dediğin
kimin yüzünü güldürmüş
hiç ağlatmadan
kimin dalını kırmamış

dünya dediğin
bir mapushanedir
iki yakamız bir araya gelmeyecek
acılarımızı ekip dikeceğiz
umutlarımızı derleyip biçeceğiz
bu dünyanın derdine aldırmadan
düşe kalka yürüyeceğiz
ceketimizi alıp gideceğiz

10 Kasım 2024
09:10
İstanbul

2
KARA TOPRAĞIN BAĞRINDA ÇİÇEK AÇARMIŞ İNSAN

Vallahi de billahi de
insan insanı sevmemeliymiş

insan dediğinin sevgisinde
yapraklar solar
çiçekler açmazmış

gökleri sevseydim bulutlar ağlardı
dağlar ağlar yemyeşil olurdu
taşlar ağlar dereler çağlardı

meğer
insan insanı sevmemeliymiş

yalnızlığını alıp
çekip gidecekmişsin
kara toprağın bağrında
çiçek açarmış
insan

09 Kasım 2024
23:30
İstanbul

3
Hüseyin KAÇIN / YAĞMUR DUASI
« : 31 Ekim 2024, 07:04:44 öö »
YAĞMUR DUASI

kurumuş dudaklarım
adını unuttuğu günden beri
içime yağmur gibi yağmanı özledim

teselli olmayan hicran yarası
alev alev ateş oldu yakıyor
fırtınalar esip savursa da ruhumu
sen yoksan matemim hiç dinmiyor

kurumuş topraklar
yağmur duası isterse
avuçlarımı açsam göklere
sen de yağar mısın
dört mevsim damla damla
kurumuş dudaklarıma

31 Ekim 2024
00:55
İstanbul

https://www.instagram.com/reel/DBw_WkUiKPy/?igsh=MTA4aDNkeXlqNzQxbg==

4
Hüseyin KAÇIN / EKMEK KADAR MÜBAREK SU KADAR AZİZ MİSİN
« : 30 Ekim 2024, 03:08:03 öö »
EKMEK KADAR MÜBAREK SU KADAR AZİZ MİSİN

seni bir başına bıraksam
cehenneme gidip
alevlerin içinde yanmadan
aşkla yıkanır mısın

ruhunun derinliklerine
buruk tebessümler serpiştirip
acılar belalar yakana yapıştıkça
göğsündeki ateşler içinde
aşkla yıkanır mısın

erenler evliyalar yüzü suyu hürmetine
buğday tanesi yürekleriyle
hayat değirmeninde öğütüldükçe
ekmek kadar mübarek
su kadar aziz insanlar yüzü suyu hürmetine

seni bir başına bıraksam
cehenneme gidip
alevlerin içinde yanmadan
aşkla yıkanır mısın

30 Ekim 2024
02:45
İstanbul

5
Hüseyin KAÇIN / ÇOCUKLAR NEREYE SIĞINIR
« : 30 Ekim 2024, 01:54:23 öö »
ÇOCUKLAR NEREYE SIĞINIR

sus diyorsun
başın beladan kurtulsun diyorsun
susmak için yemin edersem

kuşlar konacak dal bulamazsa
karıncalar kan ter içinde yollarını şaşırırsa
gökler de susarsa yağmurlar yağmaz olursa
kim su verir çatlayan dudaklarımıza

susmak için yemin edersem

sararan yapraklar
kuruyan topraklar

çiçekler açmaz olursa
filistin ülkesinde
doğmamış çocukların da
yüzleri gülmez olur

sus diyorsun
başın beladan kurtulsun diyorsun
susmak için yemin edersem

çocuklar nereye sığınır
meleklerin kanatları kırılmışsa

30 Ekim 2024
01:30
İstanbul


https://www.instagram.com/reel/DBuZ5KJiFPn/?igsh=N2VqYWd4YWVsYzZm

6
Hüseyin KAÇIN / ESKİCİ
« : 29 Ekim 2024, 02:34:59 ös »
ESKİCİ

kimseye kalmayan bu dünyada
neyimiz varsa neyimiz yoksa
eskiyen her şeyimizi bırakıp
ardına bakmadan çekip gideceğiz

sevgiler yalan
dostlar vefasız
eskidikçe hepsi eskiyen
sevinçlerimizi

kimseye kalmayan bu dünyada
en sevenimiz ölümmüş
kucaklamak için kara toprakta
bir ömür seni de beni de
bekleyen sevgili ölümmüş

29 Ekim 2024
13:10
İstanbul



ESKİCİ

https://www.youtube.com/watch?v=pqOQs697S-Y



https://www.instagram.com/reel/DBtFbUPigpa/?igsh=eWpsbmE3NzJvOTJx

7
Hüseyin KAÇIN / EMANET
« : 28 Ekim 2024, 09:46:10 öö »
EMANET

üşüyen ellerimi sana
emanet etmek istiyorum
sarıp sarmalarsın diye
kış günlerinin beyazlığında
içimi ısıtan güneş gibisin

nereye gitsem
ıssız gecelerin karanlığında
saatlerin akrebi içime saplanıyor
yorgun zamanlarda hep seni arıyorum

neyim var neyim yok
beni yakıp yıkan
sözlerimi sana emanet ediyorum

28 Ekim 2024
08:55
İstanbul

8
Hüseyin KAÇIN / ESARET
« : 26 Ekim 2024, 11:54:39 ös »
ESARET

başımı duvarlara vursam
acılarımı dindiremiyorum

kucak dolusu açsam kollarımı
sana sarılamıyorsam
koşup koşup düşüyorsam
sana kavuşamıyorum

dünya dört duvar arasına sıkışıyor
ben sana hapsoluyorum
kalbimi sana kelepçeliyorsun

dağlara gidemem
kırlara koşamam
denizleri aşamam

senden sana kaçtıkça
esaretim gözlerinde başlar

26 Ekim 2024
23:15
İstanbul

9
Hüseyin KAÇIN / İNCİRE ZEYTİNE YEMİN OLSUN
« : 26 Ekim 2024, 11:53:52 ös »
İNCİRE ZEYTİNE YEMİN OLSUN

mutluluk
sevenin sevdiğine koşarken
hayatın ayağımıza taktığı çelmedir
şükredeceksin yağan yağmura

düştüğünde çaresizce ağlamak yerine
inadına ayağa kalkarak isyan etmektir
şükredeceksin bereketli topraklara

göğüs göğüse çarpışarak
mücadele edeceksin
duvarları yıkacaksın
bileğin bükülse de yenilmeyeceksin
şükredeceksin umut ekilmiş yarınlara

yeryüzünde nefesin daraldığında
göklere yücelmeyi öğreneceksin
acılarla dans ederken
şükredeceksin ekmeğe suya

yemin edeceksin
ibrahim'in incir diyarına
filistin ülkesine
isa'nın zeytin dağına

26 Ekim 2024
22:00
İstanbul

https://www.instagram.com/reel/DBmUYLRC1nQ/?igsh=MTl4eXZtZHQ0NXJjeQ==

10
Hüseyin KAÇIN / EĞRİLMEDEN BÜKÜLMEDEN YAŞAMAK
« : 26 Ekim 2024, 11:52:56 ös »
EĞRİLMEDEN BÜKÜLMEDEN
YAŞAMAK

dosta düşmana savaş açmadıkça
yiğitçe yolda yürüyemezsin
kaderini yeniden yazmadıkça
Allah'a dost olamazsın

yaşamak demek
eğrilmeden bükülmeden
adam gibi
hayatın içine doğru yürümektir

düştüğünde ağlamayacaksın
kan ter içinde
kavga edeceksin
üzülmeden yenilmeden direneceksin

alnının terinden yüce sevdalar
yaratmadıkça
cennet düşlerinde avunamazsın
bu hayatta adamsan
namusunla şerefinle yaşayacaksın

26 Ekim 2024
19:25
İstanbul

https://www.instagram.com/reel/DBmDBjpi2o8/?igsh=MXFlb2tvemhubjVjeA==

11
Hüseyin KAÇIN / ALIN YAZISI
« : 26 Ekim 2024, 01:34:32 öö »
ALIN YAZISI

uykularımı bölüp
gecelerimi simsiyah zindana çevirip
haram etmedin mi rüyalarımı bana
kadeh kadeh kan kusturduğun yalan mı
yudum yudum yalnızlığını içmedim mi

kime gitsem kime sığınsam
kahrımdan ölüp ölüp
kara bıçaklar böğrüme saplanıyor

aşk
insanın bembeyaz rüyalarına
simsiyah yazılar yazmaktır

26 Ekim 2024
01:30
İstanbul

12
Merhaba,
İsmim Macit Murtaza, 30 yaşındayım.

Zor bir çocukluk geçirdim, annem çok huysuz, zalim, zorba ve narsist, duygusal zekadan ve empatiden yoksun  sevgisiz  bir anneydi. Babam ise sabah güneş doğmadan çıkıp gece geç saatlerde dönen çok çekingen, ürkek, içe sönük yaşlı bir adamdı. Evde annemin sözü geçerdi, otorite o idi.  Evde benden büyük iki ablam vardı. Annem evde her işi bize yaptırırdı. Sanki kölesi gibiydik. Bize çok küfürler eder ve fiziksel şiddet uygulardı. Babam ben 17 yaşındayken, annem ise ben 28 yaşımdayken öldü.  17 yaşımda eşcinsel olduğumu fark etti. O zaman anladım ki ben diğerlerinden farklıyım ama eşcinselliğe olumlu yaklaşmıyordum. Yıllarca kalıcı ve iyi bir ilişki kurmaya çalıştım ama olmadı ama 2 ilişkim oldu ve her biri 5 yıl sürdü. Birinci ilişkide pasiftim ikinci de aktiftim.

 Birkaç yıl önce bir  kadın  terapistten 2  seans terapi aldım.  ama sonra  bıraktım. Bana rüyalarını yazmamı söylemişti. Ben de rüyalarıma daha çok dikkat ettim ve rüyalarla ilgili kitaplar okudum ve uzun süre rüyalarım bana yol gösterdi, bir şeyler öğretti. Rüyalarım kritik anlarda bana farklı şeyler gösteriyorlar. Bana yol gösteriyorlar.
 İlk başta savaşmak ve isyankarlık hakkında çok fazla rüya görüyordum hatta rüyamda padişah bile öldürdüm.  Ama son zamanlarda partnerimi padişahla sevişirken gördüğüm narsisizm ve utanç hakkında rüyalar görüyorum.

  Joseph Nikolasi'nin bazı kitaplarını okudum ve onlardan çok yararlandım.
 Geçenlerde bir kaç ay erkek terapisten teraziler aldım, etkili oldu ancak  bazı sorunlarımı utandığım için  konuşamadım. Sonrasında  arabamla geçirdiğim maliyetli bir kaza sonrasında seansları iptal ettim.  Açıkçası terapistimle en azından samimi ve duygusal bir bağ da  kuramadım, fazla teknik fazla profesyonel olduğunu düşünüyorum.
Son iki yılda erkek kimliğimi öne çıkaracak bazı çabalar içine girdim.Yine bu süreçte sosyal çevremle bağlarımı kopardım hatta ailemle de.

Utanç duygusu bazen beni intihar düşüncesine sürüklüyor.
Artık tedavi olmak istiyorum. Ancak bu tedavi sürecinin maliyetini karşılayacak maddi imkanım çok az.
İran'da eşcinsellik tedavisi  konusunda maalesef yeterli çalışma yok. Bu nedenle Türkiye'den tanıdıklarım aracılığıyla size ulaştım. Nicolasi kitapları da farsça çevrilmediği için Türkçe okumak zorunda kaldım. Nicolasi'nin utançla ilgili kitabını okumaya çalıştım ama hem içerik hem dil olarak ağır olduğu için çok az okuyabildim.  Ama Farsça çevrilmiş utanç konusuyla ilgili başka kitap okudum. Bundan sonraki tedavi sürecinde sizden terapi desteği almak istiyorum ve kendimi size açık bir şekilde ifade etmek istiyorum.



İkinci olarak, burada transeksüller için  teşhis , tedavi, destek çalışmaları var mesela ameliyat ettirmek gibi. Ama homoseksüller için bir çalışma yok. Bu nedenle  özellikle  eşcinsel terapisini İran'a sizlerin vasıtasıyla getirilmesi için girişimlerde bulundum.  Burası İslam Cumhuriyeti olduğundan dolayı konu din adamlarının uzmanlık ve sorumluluk alanı kapsamında değerlendiriliyor. Bu  kesimle irtibata geçtim onları ikna ettim. Onlar sizlerle iletişime geçmek istiyorlar. Mümkün olursa sizinle birkaç online görüşme yapalım. Sizleri çalışmalarınızla  İran'da da görmek istiyoruz.

13
Hüseyin KAÇIN / AŞK SEN DEĞİL O'DUR!
« : 24 Ekim 2024, 02:05:35 öö »
AŞK O'DUR!

insan
aşkı yaratacak
ruhuna yapışmış
çamurdan

toprağın kokusundan başı dönecek
çiy tanelerinden denizler köpürtecek

insan
aşkı yaratacak
sevdiğinin rüyalarına
yağmur gibi yağacak

taze çiçekler gibi gülümseyeceksin
eski günlerden koşarak yeni günlere

insan
aşkı yaratacak
melekleri kıskandırmadan
bir gözü hep göklere bakacak

aşk odur ki
çilesi bitmez yollarda
hep seninle yürüdükçe

O'na kavuşacaksın

24 Ekim 2024
02:00
İstanbul

14
Genel Tartışma / DİJİTAL TANRILARIN KURBANI OLAN NESİLLER
« : 23 Ekim 2024, 02:13:25 ös »
DİNDAR NESLİN TANRI'SI YOKSA DİJİTAL NESLİN TANRILARI VAR!

İnsan arzu'dan müteşekkil bir varlıktır. Dijital siyonizm insanın biricik-kutsal varlığının çözülmesini ve çözüldükçe çürümesini sağlamak için sapkınlık akımlarını bilincimize yetmediği oranda bilinçaltımıza kadar yansıtmaktadır. Sapkınlık teşvik edildikçe toplumsal hayatımızda sapkınlık artık olmazsa olmaz bir norm haline dönüşmektedir. Koronavirüs pandemisi dindar nesillerin  dijital nesillere dönüştürülmesi adına uluslararası ölçekte amacına ulaşmış büyük bir kurguydu. Bu kurgu kültürel değerlerin ve geleneklerin zaman içinde kaybolması yerli ve milli tüm unsurların deforme olması özetle kültür erozyonu yaşatmak için ülkelerin derinliklerine bir dinamit olarak yerleştirilmiştir.

Simgesel/Kültür düzeninin aşınmasıyla birlikte yerli ve milli olan tüm değerlerde yıkılmaktadır.

Sapkınlığın temel dinamiği simgesel-kültürel çözülme sonucunda bireylerin aşırı zevk bağımlısı olmasının sağlanmasıdır. Zevk tatminine odaklandıkça yoksunluk yaşamamak adına mütemadiyen sürekli yeni arayışlar içinde bocalayan bireyler ahlaki olan aşılmaması gereken yasak, sınır ve kuralları yok saymak zorunda kalacaktır.

Dijitial siyonizm pagan bir dindir. Bu kapsamda siyonizm her meslek ve branşta şan şöhret sahibi insanlar yaratarak ve onları idolleştidikçe yeryüzünde yürüyen tanrılar tarafından kuşatılıyoruz.
Böylece de Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamiyet'in Tanrı'sını öldürüp paganizmin tanrılarını yaratılmış olmaktadır. İlahiyatçı tanrılar. psikolog ve psikiyatrist tanrılar, sanatçı tanrılar, siyasetçi tanrılar, akademisyen tanrılar ve 
bilumum tanrılar.

Başörtülü bayanlar ve sakallı baylar dijital siyonizmin cinsiyetsizleştirme politakaları karşısında şuursuz bir şekilde sus pus kaldıkça
sükût ikrardan gelir kuralınca Ebu Leheb ve karısı Ümmü Cemil hükmündedir. Dijital nesiller ateist deist ve biseksüel eşcinsel oldukça;

1. Ebû Leheb'in elleri kurusun. Zaten kurudu.

2. Ona ne malı fayda verdi, ne de kazandığı.

3. O, bir alevli ateşe girecektir.

4,5. Boynunda bükülmüş hurma liflerinden bir ip olduğu hâlde sırtında odun taşıyarak karısı da (o ateşe girecektir).


https://www.habervakti.com/dindar-nesil-degil-cocuk-tanrilar-nesli

15
Hüseyin KAÇIN / ÇOCUKÇA YAŞAMAK
« : 23 Ekim 2024, 02:40:26 öö »
ÇOCUKÇA YAŞAMAK

"Bana çocukça yaşamak değil,
günahlarımın utancıyla çocuk gibi
ağlamak yakışır." Sadî-i Şîrâzî

insan
çocukluğuna ihanet edercesine
yaşadıkça acılar denizinde
boğuldukça nefessiz kalır

içini sönmeyen bir ateş kaplar
yarınlarına tutunamaz olur insan
dünlerine esir oldukça
bitmeyen bir azapla kavrulur

insan yağmurlarda ıslanmadıkça
günahlarından arınamaz ki
toprağın kokusunu içine çekmedikçe
sevaplarına sarılamaz ki

insan çocukluğunu sevmedikçe
yuvasına buğday taşıyan karıncayı
ne bilsin
yedi renk
çamurdan yapılmış yuvasına koşarcasına
uçan kırlangıç kuşunu
nasıl sevsin
dört mevsim

aç kollarını yerden göğe kadar
sevabıyla günahıyla
açabildiğin kadar
menevişli kuşlar konsun
koynunda umutların çoğalsın

yüce yaradan
insanı
karınca gibi günahlarında yürüsün
kırlangıç kuşu gibi sevaplarına uçsun diye
bir kan pıhtısından yaratmıştır

23 Ekim 2024
02:30
İstanbul

Sayfa: [1] 2 3 ... 94