21
Eşcinsellik - Hayatlardan parçalar, hayata mektuplar (ziyaretçi karalama defteri) / Ynt: BİR KIZLA SEVİŞEREK EŞCİNSELLİKTEN SADİST MAZOŞİST KİMLİKTEN ASLA KURTULAMAZSIN!
« Son İleti Gönderen: gergin 15 Nisan 2024, 12:30:39 öö »26-27.seans (08-15 şubat 2024)
HK'nın artık büyük oranda iyileşmiş kabul ettiği, kendisinde şeytanın bacağının kırıldığını söylediği eski bir danışanı terapime katıldı. İlk terapilere geldiğinde özgüven eksikliği, eziklik konularında benimle benzer düzeydeymiş. Terapilerle epey mesafe katetmişler. Ondan değerli tavsiyeler aldım:
'' Herkese farklı şeyler söylensede temelde hep aynı meseleler konuşuluyor. Pasif fantezi kurma, kendini başka erkeklerle mukayese etme, kendi değerini düşürme... Eğer eşcinsel fantezi kurma eşiğine geldiysen de şunu düşün:Ben şimdi nerede değerimi düşürdüm? Nerde hata yaptım? Nerde kendimi strese soktum? Evet bu hissi kabulleneceğiz, bu his bizim gerçeğimiz.Reddetmek yerine arka planını iyi analiz edip , ona göre gardımızı almamız lazım. Ben bir yerde değerimi düşürmüşüm, anne-babam bana şu şekil davranmış ben de böyle yapmışım o yüzden şu an hemcinsime çekim hissediyorum gibi. Tabi bu düşünce yapısına geçmek benim için kolay olmadı. Kimse için kolay değil ama yapılamayacak birşey de değil. Daha sonrasında bu hissi hissetsen bile takmıyorsun, stresini yenmiş tuzağa düşmememiş oluyorsun''. dedi. Hk'da ikinci seçeneği ek olarak söyledi: ''Bu his geldiğinde erotik fantezi kurmak yerine duygusal fantezi kurulabilir. Keşke böyle bir arkadaşım olsa falan gibi.''
Sonrasında hayatımda sosyallik olması gerektiğinden, ev-iş ikilisine hapsolmamam gerektiğinden bahsettik.
Mezun olduğumdan beri yaklaşık üç senedir işyerimde 7-8 kızla beraber tek erkek olarak çalışıyorum . Aslında baktığımda ben gayet sosyalim, işyerindeki kızlarla kanki olarak sürekli takılıyorum geziyorum, eğleniyorum ama çevremde beraber dostluk kurabileceğim erkek yok. Öğrencilikten kalma samimi dostlarım vardı aslında ama okul bitince ya dağıldık veya araya soğukluk girdi eskisi gibi olamıyoruz. HK tek erkek olarak o kadar kızın içinde vakit geçiriyor olmamaın çok büyük bir hata olduğunu, eşcinselliğimi çok kuvvetlendireceğini, bu zamana kadar neden bu meseleyi konuşmadığımızı söyledi (bence ben söyledim de HK pek umursamamış veya çok konuştuğu için o an beni dinlememiş olabilir) ve bu meselenin detaylarına girdik.
Düşünüyorum da ben terapilere başlamadan, yaklaşık bir sene önce tinder-hornet indirip erkekle ilişki yaşamak ister hale nasıl gelebildim? Bunun kendi içimde cevabı; mezun olup çalışmaya başladıktan sonra para kazanmanın getirdiği özgüven, namazları din-diyaneti biraz boşlamam ve yaşımın ilerlemesiydi. Fakat erkekle ilişki için para gerekmiyor en nihayetinde jigolo tutmuyorum, daha önceden de din diyaneti biraz boşladığım oluyordu hatta lisede dindarda pek değildim zaten ama reel ilişki olmuyordu. Yaş meselesinde de 27 aslında çok da yaşlı sayılmaz hatta bence erkeğin en prime dönemi:). O zaman beni cinsel arayışa iten başka şeydi ve bunun sebebini bulduk. Benim son 2-3 yıldır etrafımda düzcinsel erkek arkadaşım kalmadı ve ben bunun yerine full kadınların dünyasında kaldım.
Aslında beni önceden ilişki yaşamaktan kurtaran, koruyan, din- diyanetten ziyade, üniversitede, cemaat ortamalarında erkeklerle edindiğim çok samimi, derin dostluk bağlarıydı. Artık son yıllarımda bunu yitirdim. Yitirince de hayatıma bir şekilde erkek sokmak ihtiyacım olduğundan (bu aslında düzcinsel erkeklerde de böyleymiş ama onlarınki erotik olmuyor tabi) ve eşcinsel kimliğimden dolayı da bunu eroitk olarak arzuladım.
Kızlarla arkadaşlık kurarken kabul görüyordum, beğeniliyordum bu da hoşuma gidiyordu, eğleniyordum. Fakat en büyük sorun şu ki onların yanında kabul görüldüğüm tarafım çocuksu tarafım, eril olmayan tarafım. Uslu, terbiyeli, güvenilir tarafım. ''Artık Ali'den bize zarar gelmez.'' güvenini oluşturmadığım sürece aralarına girebilmem kolay değil aslında. Son zamanlarda şaka yoluyla ''İşyerine bir erkek çalışan gelsin artık sıkıldım tek erkek olmaktan'' diye söyleyince ''Seni zor eğittik Ali bide yeni gelenle uğraşamayız hihihi'' cevabını almaya başladım veya bazen şaka yollu olsa da beni itham da ederek Erkekler dağınıktır, pistir, kötüdür, iğrençtir, çekilmezdir sözlerine maruz kalıyordum. Mesela bir kızı beğensem ve onlara söylesem : ''O sana bakmaz Ali veya bir kız bana yürüse ''Vay be bu devirde Aliye bile yürüyorlar hihihi'' laflarına maruz kalıyordum. Çok şükür hayatıma Elif girdi de en azından erkekliğimin; erotik, cinsel, duygusal olarak beğenilebilen çekici tarafının olduğunu farkettim. Yoksa zaten mevcut olmayan ezik, kendini beğenmeyen tarafım artık arşa çıkacaktı, çok büyük ihtimal bir erkekle ilişkiye girmekten kendimi alıkoyamayacaktım. Kızlar kalabalık olunca kendi aralarında şaka yollu bile olsa bir erkeği acımasızca aşağılayabiliyor,hakaret edebiliyorlar. Her şakada da bir gerçeklik payı var malesef. Bana bu şekilde davranmaları erkekliğimi almış götürmüş meğersem, bunu yeni farkediyorum. Kadınsı dünyada kadınsılaştım. Korunaklı, güvenli, risk alamayan, azla yetinen, hırsı olmayan bir yapıya büründüm veya varsa da önceden bu yapı bende kuvvetlendi.
Artık işyerindeki kızlara duygusal yatırım yapmamam lazım. Kadınların dünyasında asla erkek olamam. İşyerinde bir kızla 15 dakika, en fazla 1 saat ilişki kurmak yeterli. Grup olarak da 3 kız 2 erkek vs. takılabiliriz ama benim kızların içinde tek erkek olarak takılmamam lazım. Bundan önce hep aman ağzımızın tadı kaçmasın diye bana karşı yapılan haksızlıkları sineye çekiyordum. Kızlar da zaten genelde birlik olup bana cephe alabiliyorlardı. Fakat iyileşmek için kim olursa olsun bana haksızlık yapıldığını düşünüyorsam ya o an veya kendisiyle samimiysek 2-3 gün sonra tepkimi dile getirmem lazım, susmamam , mükemmel olmasa da, bir cümle dahi de olsa birşey söylemem lazım. Bana şaka yollu dahi olsa laf sokuduğunda benim şaka yollu yine cevap vermem gerekli. Stresimi içime değil dışarı aktarmam gerek. İçime atmak demek stres biriktirmek demek. Eşcinseller için stresi atma yöntemi de malum mastürbasyon, gay porn, hızını alamazdan da cinsel ilişki demek.
Eril dünyaya yatırım yapmam gerekiyor. Din-diyanet; erkek ortamlarında konuşabildiğim tek konu. Bu zamana kadar sporu, siyaseti boş şeyler olarak gördüm. HK, ''kadınsı dünyada kaldığın için öyle düşünüyorsun. Kadınlar, fal, burçlar, magazin, alışveriş gündelik meseleler konuşur. Erkek adamın hele bu yaşlarda spor, siyaset bilmesi, konuşabilmesi lazım. Sonrasında ortamlarda öyle konuşanları gördüğünde, ''onlar erkek ben değilime getiriyorsun çünkü. Halbuki alakası yok adam oraya mesaisini harcamış daha bilgili olmuş sen de gayet yapabilirsin ama bu zamana kadar yapmamışsın'' dedi.
Tuttuğum takımı haftada bir saat spor kanallarından, siyaseti de akşam bir saat tartışma programlarından dinlesem yeterli ve artık tekrardan erkeklerle diyalog kurabileceğim ortamlara girmem gerekiyor. İşyerimde de terapilerden önce epey erotize ettiğim şimdi daha çok duygusal çekim hissettiğim Ahmetle diyalog kurma çabalarına girmem gerekiyor. HK, ''50 tane yerde çalıştım işyerinde asla dostluk arkadaşlık olduğuna inanmıyorum herkes çıkarına göre hareket ediyor'' dedi. Artık kızlarla da en fazla yarım saat diyalog kurup fazla dünyalarına girmemem ve onların karşısında çocuksu,masum üsluptan, duruştan bir an önce çıkmam gerekiyor. Asıl erkeklerle duygusal bağ kurmaya odaklanmam gerekiyor.
HK'nın artık büyük oranda iyileşmiş kabul ettiği, kendisinde şeytanın bacağının kırıldığını söylediği eski bir danışanı terapime katıldı. İlk terapilere geldiğinde özgüven eksikliği, eziklik konularında benimle benzer düzeydeymiş. Terapilerle epey mesafe katetmişler. Ondan değerli tavsiyeler aldım:
'' Herkese farklı şeyler söylensede temelde hep aynı meseleler konuşuluyor. Pasif fantezi kurma, kendini başka erkeklerle mukayese etme, kendi değerini düşürme... Eğer eşcinsel fantezi kurma eşiğine geldiysen de şunu düşün:Ben şimdi nerede değerimi düşürdüm? Nerde hata yaptım? Nerde kendimi strese soktum? Evet bu hissi kabulleneceğiz, bu his bizim gerçeğimiz.Reddetmek yerine arka planını iyi analiz edip , ona göre gardımızı almamız lazım. Ben bir yerde değerimi düşürmüşüm, anne-babam bana şu şekil davranmış ben de böyle yapmışım o yüzden şu an hemcinsime çekim hissediyorum gibi. Tabi bu düşünce yapısına geçmek benim için kolay olmadı. Kimse için kolay değil ama yapılamayacak birşey de değil. Daha sonrasında bu hissi hissetsen bile takmıyorsun, stresini yenmiş tuzağa düşmememiş oluyorsun''. dedi. Hk'da ikinci seçeneği ek olarak söyledi: ''Bu his geldiğinde erotik fantezi kurmak yerine duygusal fantezi kurulabilir. Keşke böyle bir arkadaşım olsa falan gibi.''
Sonrasında hayatımda sosyallik olması gerektiğinden, ev-iş ikilisine hapsolmamam gerektiğinden bahsettik.
Mezun olduğumdan beri yaklaşık üç senedir işyerimde 7-8 kızla beraber tek erkek olarak çalışıyorum . Aslında baktığımda ben gayet sosyalim, işyerindeki kızlarla kanki olarak sürekli takılıyorum geziyorum, eğleniyorum ama çevremde beraber dostluk kurabileceğim erkek yok. Öğrencilikten kalma samimi dostlarım vardı aslında ama okul bitince ya dağıldık veya araya soğukluk girdi eskisi gibi olamıyoruz. HK tek erkek olarak o kadar kızın içinde vakit geçiriyor olmamaın çok büyük bir hata olduğunu, eşcinselliğimi çok kuvvetlendireceğini, bu zamana kadar neden bu meseleyi konuşmadığımızı söyledi (bence ben söyledim de HK pek umursamamış veya çok konuştuğu için o an beni dinlememiş olabilir) ve bu meselenin detaylarına girdik.
Düşünüyorum da ben terapilere başlamadan, yaklaşık bir sene önce tinder-hornet indirip erkekle ilişki yaşamak ister hale nasıl gelebildim? Bunun kendi içimde cevabı; mezun olup çalışmaya başladıktan sonra para kazanmanın getirdiği özgüven, namazları din-diyaneti biraz boşlamam ve yaşımın ilerlemesiydi. Fakat erkekle ilişki için para gerekmiyor en nihayetinde jigolo tutmuyorum, daha önceden de din diyaneti biraz boşladığım oluyordu hatta lisede dindarda pek değildim zaten ama reel ilişki olmuyordu. Yaş meselesinde de 27 aslında çok da yaşlı sayılmaz hatta bence erkeğin en prime dönemi:). O zaman beni cinsel arayışa iten başka şeydi ve bunun sebebini bulduk. Benim son 2-3 yıldır etrafımda düzcinsel erkek arkadaşım kalmadı ve ben bunun yerine full kadınların dünyasında kaldım.
Aslında beni önceden ilişki yaşamaktan kurtaran, koruyan, din- diyanetten ziyade, üniversitede, cemaat ortamalarında erkeklerle edindiğim çok samimi, derin dostluk bağlarıydı. Artık son yıllarımda bunu yitirdim. Yitirince de hayatıma bir şekilde erkek sokmak ihtiyacım olduğundan (bu aslında düzcinsel erkeklerde de böyleymiş ama onlarınki erotik olmuyor tabi) ve eşcinsel kimliğimden dolayı da bunu eroitk olarak arzuladım.
Kızlarla arkadaşlık kurarken kabul görüyordum, beğeniliyordum bu da hoşuma gidiyordu, eğleniyordum. Fakat en büyük sorun şu ki onların yanında kabul görüldüğüm tarafım çocuksu tarafım, eril olmayan tarafım. Uslu, terbiyeli, güvenilir tarafım. ''Artık Ali'den bize zarar gelmez.'' güvenini oluşturmadığım sürece aralarına girebilmem kolay değil aslında. Son zamanlarda şaka yoluyla ''İşyerine bir erkek çalışan gelsin artık sıkıldım tek erkek olmaktan'' diye söyleyince ''Seni zor eğittik Ali bide yeni gelenle uğraşamayız hihihi'' cevabını almaya başladım veya bazen şaka yollu olsa da beni itham da ederek Erkekler dağınıktır, pistir, kötüdür, iğrençtir, çekilmezdir sözlerine maruz kalıyordum. Mesela bir kızı beğensem ve onlara söylesem : ''O sana bakmaz Ali veya bir kız bana yürüse ''Vay be bu devirde Aliye bile yürüyorlar hihihi'' laflarına maruz kalıyordum. Çok şükür hayatıma Elif girdi de en azından erkekliğimin; erotik, cinsel, duygusal olarak beğenilebilen çekici tarafının olduğunu farkettim. Yoksa zaten mevcut olmayan ezik, kendini beğenmeyen tarafım artık arşa çıkacaktı, çok büyük ihtimal bir erkekle ilişkiye girmekten kendimi alıkoyamayacaktım. Kızlar kalabalık olunca kendi aralarında şaka yollu bile olsa bir erkeği acımasızca aşağılayabiliyor,hakaret edebiliyorlar. Her şakada da bir gerçeklik payı var malesef. Bana bu şekilde davranmaları erkekliğimi almış götürmüş meğersem, bunu yeni farkediyorum. Kadınsı dünyada kadınsılaştım. Korunaklı, güvenli, risk alamayan, azla yetinen, hırsı olmayan bir yapıya büründüm veya varsa da önceden bu yapı bende kuvvetlendi.
Artık işyerindeki kızlara duygusal yatırım yapmamam lazım. Kadınların dünyasında asla erkek olamam. İşyerinde bir kızla 15 dakika, en fazla 1 saat ilişki kurmak yeterli. Grup olarak da 3 kız 2 erkek vs. takılabiliriz ama benim kızların içinde tek erkek olarak takılmamam lazım. Bundan önce hep aman ağzımızın tadı kaçmasın diye bana karşı yapılan haksızlıkları sineye çekiyordum. Kızlar da zaten genelde birlik olup bana cephe alabiliyorlardı. Fakat iyileşmek için kim olursa olsun bana haksızlık yapıldığını düşünüyorsam ya o an veya kendisiyle samimiysek 2-3 gün sonra tepkimi dile getirmem lazım, susmamam , mükemmel olmasa da, bir cümle dahi de olsa birşey söylemem lazım. Bana şaka yollu dahi olsa laf sokuduğunda benim şaka yollu yine cevap vermem gerekli. Stresimi içime değil dışarı aktarmam gerek. İçime atmak demek stres biriktirmek demek. Eşcinseller için stresi atma yöntemi de malum mastürbasyon, gay porn, hızını alamazdan da cinsel ilişki demek.
Eril dünyaya yatırım yapmam gerekiyor. Din-diyanet; erkek ortamlarında konuşabildiğim tek konu. Bu zamana kadar sporu, siyaseti boş şeyler olarak gördüm. HK, ''kadınsı dünyada kaldığın için öyle düşünüyorsun. Kadınlar, fal, burçlar, magazin, alışveriş gündelik meseleler konuşur. Erkek adamın hele bu yaşlarda spor, siyaset bilmesi, konuşabilmesi lazım. Sonrasında ortamlarda öyle konuşanları gördüğünde, ''onlar erkek ben değilime getiriyorsun çünkü. Halbuki alakası yok adam oraya mesaisini harcamış daha bilgili olmuş sen de gayet yapabilirsin ama bu zamana kadar yapmamışsın'' dedi.
Tuttuğum takımı haftada bir saat spor kanallarından, siyaseti de akşam bir saat tartışma programlarından dinlesem yeterli ve artık tekrardan erkeklerle diyalog kurabileceğim ortamlara girmem gerekiyor. İşyerimde de terapilerden önce epey erotize ettiğim şimdi daha çok duygusal çekim hissettiğim Ahmetle diyalog kurma çabalarına girmem gerekiyor. HK, ''50 tane yerde çalıştım işyerinde asla dostluk arkadaşlık olduğuna inanmıyorum herkes çıkarına göre hareket ediyor'' dedi. Artık kızlarla da en fazla yarım saat diyalog kurup fazla dünyalarına girmemem ve onların karşısında çocuksu,masum üsluptan, duruştan bir an önce çıkmam gerekiyor. Asıl erkeklerle duygusal bağ kurmaya odaklanmam gerekiyor.