Gönderen Konu: İKİ UÇLU DUYGU DURUM BOZUKLUĞU (MANİC-DEPRESSİVE DİSORDER )  (Okunma sayısı 4003 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle
   
İKİ UÇLU DUYGU DURUM BOZUKLUĞU (MANİC-DEPRESSİVE DİSORDER )
“…. Başlangıçta her şey çok kolay oluyor gibiydi. Çılgın bir sansar gibi oradan oraya koşuyor, türlü plan ve projelerle fıkır fıkır kaynıyor, kendimi sporlara veriyor, geceler ama geceler boyu sabahlara kadar uyumuyor, arkadaşlarla geziyor, elime geçirdiğim her şeyi okuyor, defterler dolusu şiirler, oyunlar yazıyor, geleceğime dair büyük, tamamiyle gerçek dışı tasarılar kuruyordum. Dünya zevk ve umut doluydu; kendimi harika hissediyordum. Yalnızca harika değil, gerçekten çok çok harika hissediyordum…”

“…. Sonunda yavaşladım… derken yaşamımda kafam da sanki derin bir boşluğa yuvarlandı. Bir kitabın herhangi bir bölümünü üst üste birkaç kez okuyor ama aklımda hiçbir şeyin kalmadığını farkediyordum. Hiçbir şey anlamıyordum. Hiçbirinin anlaşılacak bir yanı yoktu….müthiş bir bitkinlik içindeydim, sabahları yataktan çıkabilmek büyük bir güç istiyordu. Herhangi bir yere yürümek her zamankinin iki katı vaktimi alıyordu. Her gün aynı giysileri giyiyordum, çünkü ne giyeceğime karar vermek çok büyük çabalar gerektiriyordu…. Kalbim ölü, beynim kil kadar soğuktu…”

 

          Hiç bu şekilde hissettiniz mi? Bu kadar yoğun bir depresyon ya da bu kadar yoğun bir enerji? Kay Redfield Jamison hissetti.. Yaşadıklarını bir kitap haline getirme cesaretini göstermiş bir bipolar hastası (iki uçlu duygudurum bozukluğu) Kay, aynı zamanda bir psikiyatrist…

           İki uçlu duygudurum bozukluğu kısaca; herkesin hissettiği nefret, üzüntü, mutluluk, endişe, heyecan gibi duyguların aşırı ve yersiz bir şekilde yaşanmasıdır. Yukarda da bahsedildiği gibi her şeyi uçlarda yaşar bu insanlar. Manik dönemde konuşma hızlıdır. Bir konuyu anlatırken hemen bir diğer konuya geçebilir. Çünkü çağrışımlar hızlanmıştır. Bir konuya konsantre olup yoğunlaşamaz. Kendine çok güvendiği için riskli davranışlar ortaya çıkar. Hızlı araba kullanma çok para harcama gibi..mesela Ray kitabında, manik dönemdeyken ne kadar çok para harcadığından bahsediyor. O sıra kendine mantıklı gelen ama aslında çok gereksiz ve mantıksız bir çok şey aldığını uzun uzun anlatıyor. Yılan sokması halinde kullanılacak bir düzine sağlık seti, bu gereksiz harcamalarından sadece bir örnek… Amerikan Psikiyatri Birliği, Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal el kitabına (DSM IV – 1998) göre, Manik Epizodun ölçütleri şöyledir ; Kendine aşırı güvenme, uyku gereksiniminin azalması, her zamankinden daha fazla konuşkan olma, düşüncelerin birbiri ardı sıra gelmesi, dikkat dağınıklığı, zevk veren etkinliklere katılma ( eldeki bütün parayı alışverişte harcama, mantıksız iş yatırımları yapma…) ajitasyon ve son olarak iş yaşamı, sosyal yaşam ve özel ilişkilerde bozulma.

          Depresyon döneminde ise, aşırı yorgunluk, halsizlik, hiçbir şey yapmak istememek anlamada güçlük çekmek, can sıkıntısı ve yaşama kayıtsız kalma gibi duygular yoğun olarak hissedilmekte ve bu dönemde intihar düşünceleri de ortaya çıkmaktadır.

           Bu hastalık için yaşam boyu hastalanma riski % 1. Kadın ve erkeklerde görülme sıklığı hemen hemen aynıdır. Hastalık ile ilgili aile ve kalıtım araştırmalarında duygu durum bozukluğu olanların 1. derece akrabalarında hastalanma riskinin yüksek olduğunu göstermektedir. Yineleyici çökkünlük geçiren hastaların 1. derece akrabalarında hastalanma riski genel nüfustaki riske göre 2-3 kat yüksektir, iki uçlu bozukluk gösterenlerde ise risk bunun da iki katıdır. Yapılan çalışmalar bu  hastalıkta kalıtımın önemli rolü olduğunu göstermektedir ama genetik faktörler, iki uçlu duygu durum bozukluğunun gelişiminde önemli bir rol oynasa da, bunlar bu bozukluğu tümüyle açıklayamamaktadır.

            İki uçlu duygu durum bozukluğunun tedavisinde lityum ve psikoterapi kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar lityumun, bipolar hastalarda, manik dönemlerin ve depresif dönemlerin nüksetmesi olasılığını azalttığını göstermiştir. İlaç tedavisi bittikten sonra Destekleyici Psikoterapi ile devam edilmelidir. Aynı zamanda anlayışlı ve yardımcı bir çevreye sahip olmak, iyileşme sürecinde önemli rol oynamaktadır.