Gönderen Konu: EŞCİNSELLİK GENETİK Mİ? PELİN ÇİFT:Prof Dr Uğur ÖZBEK- Prof Dr Haydar BAĞIŞ  (Okunma sayısı 13710 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle
Pelin ÇİFT: Cinsel yönelimin gen'lerle bağlantısı var mı? Eşcinsellik gen'i diye bir gen var mı yok mu?

Prof Dr Uğur ÖZBEK: Bu soru çok tartışılan bir sorudur. Benim bildiğim kadarıyla eşcinsellik gen'i diye bir gen yok. Eşcinsellik bireyin bir tercihi ama eşcinsellik şu gen'dendir, bu gen'dendir diye bir özelliği yok eşcinselliğin.

Prof Dr Haydar BAĞIŞ: Bildiğim kadarıyla literatüre girmiş "eşcinsellik gen'i" diye bir şey yok. Bu bir terih meselesidir. Medyada bazen bu tür magazin haberlerini görüyoruz. Şu gen'lerde, suskun olan gen'lerde aktivasyon olduğu zaman cinsel yönelimin bayanlara doğru tercih edildiğine  dair bir takım çalışmalar var ama bunlar çok denenmiş, ortaya konmuş, dizileri yapılmış, kolonlanmış gen'ler falan değildir. Bu konuda net bir şey söylemek kamuoyunda yanlış bir algılamaya neden olabilir..


Prof Dr Uğur ÖZBEK: Karakterimizde yapısal ve belirli bir davranış kalıpları doğuştan gelebiliyor ama bu sadece insanın sadece bir bazıdır. Bu hep hastalıklarda da olduğu gibi normal özelliklerimizde de davranışlarımızda da alışkanlıklarımızda olduğu gibi çevresel faktörler psikiyatristlerin, psikologların belirttiğine göre ilk bir yaşından itibaren  çevreden aldığımız uyaranlarla karakterimiz belirleniyor, şekilleniyor. Birey olarak hem doğamız hem de çevremizle özelliklerimizi karakterimizi kazanıyoruz. Sadece gen'ler karakterimizi belirlemez.

Pelin ÇİFT: Sizlerinde ifade ettiğiniz gibi tek bir belirleyici gen yok. Dolayısıyla bu yetişmeden  mi çevresel faktörlerden mi kaynaklanıyor yoksa kromozomlarla mı alakalı bir durum olduğu konusunda bir soru söz konusu. Buna dair net şudur yada budur diye bir cevap söz konusu değil.


Prof Dr Haydar BAĞIŞ: Bunların söylenebilmesi için kontrollü çalışmalarının yapılması lazım ki bir sonuca varabilirsiniz.. Literatürde böyle bir kontrollü çalışma yok.

Prof Dr Uğur ÖZBEK: Kontrol dediğimiz, genetik araştırmaları da biz böyle yapıyoruz. Belirli bir grubu aldığımızda onun genetik özelliklerini araştırmak için olmayanlarla kıyaslamanız gerekiyor. Bütün araştırmalar kontrol grubu ile yapılması gerekir.

Pelin Çift ile Öteki Gündem'de bu hafta Haydar Bağış ve Uğur Özbek ile insanın şifresi ve genler konuşuldu Habertürk TV resmi YouTube kanalına abone olmak için tıklayınız:

https://www.youtube.com/watch?v=U9H6mgdIaJE


https://twitter.com/ciftpelin
« Son Düzenleme: 08 Kasım 2018, 01:38:55 ös Gönderen: psikolog »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle
Çocuklukta yaşanan cinsel istismar eşcinselliğe/biseksüelliğe neden olur mu?

Çocukluk döneminde yaşanan istismarın biseksüelliğe ya da eşcinselliğe sebep olması bir inanış yada varsayım değildir. Bir gerçekliktir. Anlaşılması zor kısımsa dünya üzerindeki inançlar düşünceler felsefeler toplumlar kültürler neden LGBT olmayı yanlış kabul ederken bunun pozitif bir şey olduğunu söyleyenler yalnızca LGBT üyeleridir? Bir çok eşcinsel çocukluk döneminde yaşadığı travmalardan muzdariptir. Tanıştığım birçok eşcinsel bana yaşadıklarından bahsetti ve hepsi de travmatik olaylar. Çocukken komşusunun oğlu tarafından devamlı taciz edilen, dayısı tarafından tecavüze uğrayan, öz abisi tarafından tacize uğrayan hatta öz babası tarafından tacize uğrayan o kadar kişi vardı ki. Ve hepsinin ortak özelliği geçmişlerinde özellikle çocukluk döneminde yani cinsel kimliğin geliştiği 4-6 yaş arasında istismara maruz kalmalarıdır. Yüzlerce somut örnek dururken bu olaya sadece varsayım ve iddia demek ne kadar mantıklıdır? Eşcinsellerin %90’ının geçmişinde taciz tecavüz ya da istismar vardır. Bazıları ise kendilerine karşı yalan söyleyip bu olayı unuturlar hatırlamak istemezler. Böyle düşünen eşcinsel arkadaşlarım da vardı. Kendilerine bile açıklamaya korktukları çekindikleri yaşanmışlıklarını ağlayarak anlatmışlardı. Tanrıyı suçlayan ailesini suçlayan kendini suçlayan ve kendisinden utanan, çözüm arayan ama en sonunda tüm kapılar suratına kapanan ve mecburen kendisini LGBT olarak kabul edip hatta bununla gurur duyup yaşamaya çalışanlar var. Eğer kendisini kabul etmeseydi eminim ki o kişi intihar ederdi.. (Çünkü bunu ben yaşadım. Herkese yalanlar söylemek, kendini gizlemek, öğrenildiği zaman yaşanacak olaylar, hayal kırıklıkları, utanç duygusu, insanların sizi dışlaması, tüm bunları bir insanın yüklenmesi imkansızdır.. Bu yüzden kendini kabul eder ve öyle doğduğuna inanır ancak bu şekilde yaşayabilir.)
Bir de eşcinselliğe cinsel istismarın sebep olduğunu söylememizin acelecilik, peşin yargı, hatta iddia olduğunu söyleyenler var. Evet tabi bu kadar eşcinsel yalancı, istismara uğrayan bu kadar kişi yalan söylüyor hem de üstüne sadece iddia ettiğimiz söyleniyor. Bunlar iddia değil gerçekler.
Başka bir husus daha vardır istatistiklere göre istismara uğrayan bireyler %16 iken LGBT bireyler %8 kadardır. Yani buradan anlamamız gereken istismara uğrayanların yarısı LGBT birey oluyor. Ama diğer yarısı ise LGBT olmak yerine başka uç noktalara kayıyor. Örnek olarak seks bağımlısı heteroseksüeller gösterilebilir veya alkolikler veya uyuşturucu bağımlıları.. Çok az bir kısmı ise bundan en az zararı alarak normal yaşamına devam ediyor.
SONSÖZ
LGBT üyeleri gerçekten zeki, yenilikçi, yaratıcı, başarılı, hatta mükemmel insanlardır. Dünyaya yön verebilecek insanlardır ama LGBT olmaktan kurtulabilirlerse… Bu psikolojik rahatsızlığı atlattıklarında gerçek mükemmelliğe ulaşacaklar ve yaşadıklarıyla da gurur duyacaklar. Çünkü eğer LGBT olmasalardı ve yaşadıkları kötü olaylar olmasaydı şu anki mükemmellikleri olmazdı. Bizi biz yapan geçmişimiz, tecrübemiz ve deneyimlerimizdir.. Ve devamlı değişmek zorundayız. İnsanı öldürmeyen şey güçlendirir. LGBT olup bunu atlatan insanlar normal insanlardan daha güçlü ve iradeli olur. Bunları nereden mi biliyorum? Çünkü tedavi olan arkadaşlarım var ama en önemlisi benim. Ben de onlardan biriyim. Ben de sizden biriydim. Hayatınızdan pişman olmayın, suçluluk duymayın. Ama bu durumunuzun sadece sizi daha ilerlere götürecek bir durak olduğunu unutmayın ve o durakta takılıp kalmayın… Dünya sizin elinizde… Seçim sizin…

http://escinselterapi.net/forum/index.php?topic=1590.0

yazının devamını okumak için linki tıklayınız

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle