Gönderen Konu: BENİM ADIM GÜLTEPE: EŞCİNSELLİK: NARSİST / BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUĞU MUDUR?  (Okunma sayısı 4839 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4077
    • Profili Görüntüle
Sevmek içimi kor gibi yakan sevmek

sevmeyi anlatıcam kendimce.

önce eşcinsellikte pasiftim sonra aktifleştim ve biseksüellikteyim. kızlar var kız arkadaşı edinmeme ramak kaldı.neyse siktir edin bütün bunları eşcinsellik suyun köpüğü gibi kaybolup gidiyor.ancak suyunuz kalıyor geriye o suyun arınıp temizlenmesi esas mesele bu ki işte bu en zor ve can yakan kısmı
hasret çekersin peki neye.can yakar bunu söylemek. deniycem se- sev- sevgi.

Kısaca aile hikayem; huzursuz, kavgalı ebeveyn , alkolik baba, mutsuz anne ,erken evlenen abla ve  çocukluk  yıllarımda  taşınmalar vs vs..

sıkıldım bunları yazmaktan dedim ya bütün bunlar değilmiş bunların sonucu  sonuç olarak sevmek imiş .yutkundum bir kere daha söyleyeyim sevmek.

bugün arkadaşlarla dolaşıp geldik bizim eve dedim hadi bizde kahve vs içelim.arkadaşın biri dedi ki "benim adım gültepe" dizisi var izleyelim normalde dizi izlemez hoşlanmış tamam dedik. zorluklarla geçen insanların hikayesi karşılıksızca birbirini seven arkadaşlar bol bol birbirlerine sarılmalar ağlamalar. sarılmak ve ağlamak erkekler hemde ergenlik ve gençlik yılları.

sarılmak ve ağlamak sevmek ama karşılıksız evet karşılıksız lan karşılıksız sevmek bir olmak için.

benim adım gültepe dizisini seyredelim diyen arkadaşla ki hayat hikayesi benimle neredeyse aynı işte bu arkadaşla ilk eşcinsel ilişkimi yaşamıştım.ilk ve son benim eşcinsel yaşamım yok.ilk ilişkimdi. pasiflikten  terapilerdeki değişimden sonra aktifleşmeye başlayınca ve bu arkadaş da sosyal açıdan bendeki gelişmelere gıbta edince benim erkek kimliğimdeki gelişmeler onu etkiledi. şeytana uyduk ben aktif o pasif yaşadık.tabi sonra pişmalık vs.

gelelim ben pasifken ki aşkıma evet aşık olduğumu sanmışım. aşıktım.

sevdim ulan işte çok sevdim. peki geçmişi düşündüm bugün bu pasif dediğim arkadaşımı dizi izlerken izledim.ve kendimden utandım.onun neler hissetiğini anladım.bu dizi onu derinden etkilemiş olacak ki sürekli ofluyor.ses çıkarmamıza müsammaha göstermiyordu.onu izledim.dizide ne vardı erkeklerin birbirine olan sevgisi karşılıksız hani öyle orasını burasını elliyim öpeyim yalayım yok delikanlıca işte hani allah rıza için

içim bir kere daha yanıyor.karşılıksız seviyorlar.

bu arkadaşın terapiden falan haberi yok bu konuları konuşmadık kapattık konuyu gitti. ona bakınca nasıl yaptım dedim.bende onun durumundaydım.peki ne durumdaydım.anlatayım.

ağlayarak yazıyorum.onlar gittikten sonra başladım ağlamaya.son terapide hüseyin hoca dokundu bana narsistsin sen dedi ben borderline da ekliyorum. eşcinsellikte iyileştin şimdi esas meseleyi anladın mı. anladım hocam hemde ne anlamak ki ilk ağlamamı yani çocukluğumdan  sonra hıçkıra hıçkıra saatlerce yaşadım.sonra 2- 3 hafta geçti şimdi bir kez daha ağlıyorum onlar gittikten sonra mutfaktayım anamın yanıma koyduğu kurban eti ocakta. ben bulaşık yıkıyorum yalnızım bekar evindeyim biliyorsunuz.ağladım ve gecenin ilerleyeninde hala da ağlıyorum.

evet pasifken halimi anlatıyordum.evet bende aşıktım.çok sevmiştim be ama çok.sevmiştim ulan ama çok sevmişim be defalarca yazasım var sevdim. ama çok  çok çok be anlatılmaz bu anlatılamaz sevmek yanmak kavrulmak.ama ne için işte burası çok önemli söylüyorum.yazın bunu kocaman harflerle sevilmek için sevilmek için sevmek.

karşılık bekliyerek o beni daha çok sevsin diye o beni daha çok sevsin diye beni çooook sevsin diye tekrar yazıcam çok sev diye ulan sadace sev diye öpmeni istemiyorum becer diyede değil yala diyede değil. niçin bilir misin sev sev ulan sadece sev sarıl ama şöyle sımsıcak olsun be hani ne bileyim abi gibi hani ne bileyim masumca kardeş gibi hani hani baba gibi saf sevgi işte sevmek lan riya olmasın ama öyle az biraz sevme doyamadım doyrulmadım ki sevgiye. bilirmisin ne demek babanın sevgisini almamak onun mübarek kokusuna doyamadan büyümek anne ah anne anamın sevgisine yine babama olan  nefretini katıp duvar örmek ya arkadaşlıklar hiç olmadı ki ben ne bileydim korkutulup yüreğim karanlıklara gömülürken acı çekerken dışarıdakinler alay edicek arkadaşlar dalga geçicek kimse elimden tutmayacak sevgi ulan sıcak bi sarılma allah belamı versin istemezdim  böyle olsun.daha çocuktum sadece sevgi ulan her çocuk gibi

sevdim hemde çok  şimdi düşünüyorum da sadece beni onu sevdiğimden de çok sevsin diyemiş. sarılmasını bana sahip çıkmasını alıp götürmesini susmasını özlemledim. gözleri güneş gibi gelmişti.teni kokusu çok özeldi sanki ben o olunca var olucaktım. çok sevdim o beni çok daha fazla sevsin diye.çocuksu ham bir sevgiydi bu meğer sevmek bu değilmiş.sevmek sade sevmekmiş karşılıksız o beni sevsin diye değil sadece sevmek adam gibi.

pasif olarak gördüğüm beni yücelten tıpkı benim pasifken yaptığım gibi bana aşık olduğunu belli eden bi adama bu kötülüğü yaptım. becermek neden kötülük anlatıcam. yakışır mıydı ulan bana o ne istemişti peki ilk zamanlar demişti hani bi omuz olsun güçlü ona yaslasam başımı yeter. o kadar  açık ki bu ben şerefsizlik yaptım adilik sevgimi sattım.kendi narsizmimi benliğimi dayatttım. bugün diziyi izlerken izledim onu o sarılma sahnelerinde nasıl gözlerinin daldığını anladım.
sikmek sevgiyi es geçmektir.ulaşmaya çalıştığın ve varlığına tahammülde edemediğin sevginin tecavüzüdür eşcinsellik. eşcinsel duygularda açlık halindeki sev olma asla bütünleşemez ve seks sevişmeye dönüşemez.sevgiyi, sevilmek için sevdiğin karşındaki adama yüklersin artık o bir simgedir. o sevgiyi simgeler. yoğun karşılık beklentisi sevgiyi ulaştırmaz ve o simgeyi cinsellikle basitleştirirsin hem kutsadığın hemde canını yakan sevgiye tecavüz etmek.soğuk bir  oyundur eşcinsel seks.çünkü asla sevgi yoktur.sevgi putlaştırılmıştır.tanrılsallaştırılmıştır.ancak gerçekle bağlantısı olmadığı için erotikleştirerek alındığı yanılsaması kör bir döngü olarak sürer gider.
bugün birkez daha anladım   eşcinsellik büyük bir yalanmış eşcinselik çocuksu benliğin kendiliğini kuşatıp insanı seviyorum dedirtecek kadar yalancı yapacakmış.
ben aşık olduğumu sandığım o adamı sevmemişim meğer sadece kendi istediğimi çok sevilmeyi doyrulmamı ummuşum bir yalan arkasında koşmuşum.

bugün sevginin zamanla karşılıklı bir şekilde oluşturulucana ve karşılıksız sevmek için sevmeninin anlamını derinden hissettim.işte bunu başardığım gün heteroseksüelliğe ulaşmış olucam.olgunluğun dinginliğin sinyallerini alır gibiyim.




« Son Düzenleme: 09 Ekim 2014, 12:54:00 ös Gönderen: psikolog »