Gönderen Konu: EŞCİNSEL YAZILAR 13 ERKEKLİĞİ İDEALİZE ETMEK  (Okunma sayısı 4959 defa)

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4097
    • Profili Görüntüle
EŞCİNSEL YAZILAR 13 ERKEKLİĞİ İDEALİZE ETMEK
« : 27 Ağustos 2014, 04:58:24 ös »
Erkek olmak dediğim zaman kafamdan bir takım ideal düşünceler geçiyor. Gözümde erkek olmak o kadar büyüyor ki, mücadele sürecimdeki motivasyonumu kaybettirmese de onu azaltıyor. Çevredeki çocuklarda, adamlarda benim söylediğim özellikler bulunmuyor fakat ben kendimi sanki bunlara sahip olmayan bir tek benmişim gibi boğuyorum.
Ben erkeklerin her zorluğa güçlerinin yettiğini, her durum karşısında cesaretlerini koruduklarını düşünüyorum. Peki, gerçekten böyle mi? Endişe uyandırıcı bir konu hakkında konuşurken benim kadar abartmadıklarını, korkmadıklarını görüyorum. Bu genel olarak kendilerine güvenmeleriyle ilgili, farkında olmadan ben kendime güveniyorum ve ne ile karşılaşırsam karşılaşayım onu aşarım düşüncesini taşıyorlar. Bense kendime güvenmediğim için her şeyin belirli olmasını istiyorum, sağlam tahtaya basmak istiyorum. Neden böyle bir fark var, bende neden bu güven hissi yok merak ediyorum. Zaten çevremdeki insanlar bana kendime güvenmemi sık sık söylerler. Tedavi kapsamında beklentilerimden biri de bu sorunu aşmak. Gereksiz endişelerden kurtulmak…
Okuldayken kimin kime aşık olduğunu daha kendilerine bile itiraf edememişlerken ben tespit edebilirdim, bu konuda iyi bir gözlemciyim. Fakat biri bana aşık olduğu zaman bunu güçlükle anlardım. Biri bana neden aşık olsun ki, sınıfta hep daha yakışıklı, daha başarılı, daha çekici, daha bir şeyler olan erkekler vardı.
Şimdi elimizde diğer erkeklerde olmayan bir şey var; eşcinsellik. Bunu anlatmak, acılarımıza rağmen var olduk, siz kötüydünüz biz iyiydik demek, bir şeyleri en iyi anlatmak, onu yüceltmek istiyoruz. Ama burada olmaması gereken bir şey var. Hala kendimizi bir erkeğe ispatlarken hayal ediyoruz veya kendimizi ispatlarken buluyoruz. Ben kendi kendime nasıl yeterim, nasıl daha sağlıklı ve mutlu bir hayat yaşarım diye düşünmektense karşımızdakine anlatıyoruz da anlatıyoruz. Acaba ben farkında olmadan Emre beye böyle mi yapıyorum diye düşünmeden edemiyorum Ben o görüşmeye Emre beye bir şeyleri sırf anlatmak için mi gidiyorum yoksa bir sorunun çözümü için mi? Benim umudum var mı sorunun çözümü için? Eşcinselliğin tedavisinden beklentim; onaylanma ihtiyacı hissetmeksizin yaşayabilmek ! Bunu da eklemeliyim.
Sonuç olarak sağlıklı erkekler gerçek hayatta her şeye gücü yeten, korkusuz insanlar değiller. Normal olarak değiller. Fakat benden farklı olarak kendilerine güveniyorlar ve zorluk ile mücadele ederken motivasyonları yüksek olduğundan akılcı davranabiliyorlar ve sorunu aşabiliyorlar. Ben akıl olarak geri olmadığımı biliyorum, ancak tedirginliklerim, endişelerim beni tüketiyor ve umudumu kırıyor; beni başarısızlığa götürebiliyor. Kendime güvenmediğim zamanlarda bunun eşcinsellik adında bir ilizyon olduğunu, gerçeği yansıtmadığını kendime anlatabilmeliyim.
Gücümün yetmediği, korktuğum alanların üstüne gittiğimde onun üstesinden geldiğime ancak sonradan aynı şeylerden tekrardan korkmaya başladığıma ve bunun da yapım gereği olduğuna inanır oldum. İlk uyanış zamanlarımdan önceki zamanları bir düşünüyorum da kendime gerçekten haksızlık ediyorum. Aşırı utangaçlık, işlere atılmak bende gelişen özellikler oldu. Geri giden herhangi bir şey yok. Üstesinden geldiğim şeyi yendiğimde, belki çok az gerileme oluyordur. Eskisi gibi davrandığımda bünyem isyan ediyor, yanlış yapıyorsun ben bunu istemiyorum diye. Gerileme diye bir şey yok.
Yine erkeklerin oldukça rasyonel olduğunu ve kolay kolay hata yapmadığını düşünüyorum. Ben hata yapmaktan korktuğum ve bunu telafi edemeyeceğimi düşündüğüm için adım atmaktan çekiniyorum. Ben kendimi de rasyonel buluyorum ve bazı erkeklerden daha rasyonel buluyorum. Bazen bazı çocukları gördüğümde ben böyle olmasaydım herhalde onun gibi olurdum diyorum, kendimle onun arasında benzerlikler görüyorum. Erkeklerin hata yapmamaları mümkün değil, hayat karmakarışık bir şey. 
Erkeklerin akılcı olmaları onları başarıya taşıyor diye düşünüyorum, sanki hepsi maddi durumu yüksek insanlarmış gibi bir hayal kuruyorum erkek olmak diye düşününce. Çevremdeki onca insan orta gelirli yada yoksul, onlar erkek değil mi; kör müyüm ben. Erkek olmak deyince ulaşılması zor bir ideali hayal etmek gibi bir şeyi düşünmek ne kadar mantıksız bunu da böylece görüyorum.

Erkek olmak deyince aklıma gelen bir başka özellik; kendi aralarındaki dostluk ve bunu idare etme yeteneği. Erkek erkeğe takılabiliyorlar, birbirleriyle o muhabbeti yapabiliyorlar ve birbirlerini kaybetmek istemiyorlar. Bu özellik bende var mı ben bilmiyorum, doğru dürüst erkek arkadaşım olmadı ki. Ben aralarına girsem anlatacak bir şeyim bile yok. Karı kız muhabbeti en olmazsa yaptıkları; ben dürüstçe var olamam öyle bir ortamda.
Yine erkek olmak deyince, bilgili, zeki, kültürlü kişi geliyor aklıma. Gerektiğinde kendini dövüşerek korumayı bilen bu kişi iktidarını, saygınlığını bilgi ve kültürüyle etrafa yayıyor. Etrafta heteroseksüel olup da bu özelliklere sahip olmayan insanlar var. Bu benim kafamdaki ideal, ben erkek olmak deyince bunu anlıyorum.
Dinç ve sağlıklı olmak.
Kendini aşağılayıcı espiri yapmayan, kendi değerini koruyan.
İçindeki rekabet hissini medeni yollarla yönetebilmek, spor gibi.
Kadından kendini ayırabilmiş, kadınlarla iletişim kurduğunda farklı bir dünyayı keşfediyormuş gibi hisseden.
Kadının yanında ondan kendini ayırabilen kişiler, yani kadınların ortamında sıkılan, kendini onlara kaptırmayan kişiler. Bu aşama biraz zorlayıcı geliyor bana. Kadınsı olduğumu söyleyemem. Ama çok ortak yönüm var kadınlarla. Kurstaki aptal küçük besleme espirisi bile bunu gösterdi. Erkekler kendi aralarında ortak geçmişleri olduğundan dolayı muhabbet edebiliyorlar, ben bunu yapamıyorum.
Benim yaşımda bir erkek nasıl olur? Büyük ihtimalle birkaç yakın arkadaşı olur, muhabbet samimiyet bilmemne; mesleğe atılanı olur atılmayanı olur, sınavlar, iş başvuruları gibi. Sosyal bir yada birkaç hobisi olur. Bir çoğunun kız arkadaşı olur kimisini olmaz. Ben neyi bu kadar abartıyorum idealize ediyorum anlamıyorum, neden bunu yapıyorum. Korktuğum kadar uzak değil bu erkeklik.
Sanki beni bekleyen bitmek tükenmek bilmeyecek bir kendini geliştirme, erkeklerin yaptıklarından yapabilme dönemi hayal ediyorum bazen ve bu beni boğuyor. Deli gibi spor mu yapmam lazım yada deli gibi siyaset, ekonomi futbol mu öğreneyim. Hayır! Bunlar kendi gelecek zaten, sen kendi yerini belirlediğinde merak edip araştıracaksın. Bugün eşcinselliğin tedavisini neden araştırıyorsan ondan dolayı araştıracaksın. Bunu keyif alarak yapacaksın. Sadece bir gün gelecek ve kendimi diğer erkeklerin arasında göreceğim. Bu bugünlerde değişen bir şey zaten. Artık kendimi erkeğin karşısında olan bir şey olarak görmüyorum.
Kafamdaki erkek anlayışındaki bu idealize etme takıntısı, günlük hayatta erkekleri yetersiz bulmama ve onların hataları karşısında toleranssız kabul etmeme neden olabiliyor. Hayatın içinde olursan onların hatalarına yaşamın bir parçası gözüyle bakabilirsin.

Benim gözümü korkutan bir diğer durum ise erkek gibi hissetmeye başlayıp kızlara adım atarsam, bir kızla ilişkim esnasında tekrar eskisi gibi hissetmeye başlamam durumu. Ona karşı hiçbir şey hissetmemek ve donuk gereksiz bir insan olmak o kişi için.

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4097
    • Profili Görüntüle
Ynt: EŞCİNSEL YAZILAR 13 ERKEKLİĞİ İDEALİZE ETMEK
« Yanıtla #1 : 04 Kasım 2016, 11:00:04 öö »

psikolog

  • Global Moderator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 4097
    • Profili Görüntüle
Ynt: EŞCİNSEL YAZILAR 13 ERKEKLİĞİ İDEALİZE ETMEK
« Yanıtla #2 : 28 Kasım 2021, 07:10:04 ös »
Eşcinseller konuştu! Bu belgesel Türkiye'de ilk!
Başarılı programcı ve sunucu Muhammed Binici hazırladığı bir belgeselle, toplumun kanayan yarası ve küreselcilerin ''dokunulmaz alan'' ilan ettikleri Eşcinselliği farklı bir boyutuyla ele alan bir belgesele imza attı. Aldıkları terapist desteğiyle iyileşen eşcinsellerle konuşan Binici, hazırladığı belgeselin ilk bölümünü yayınladı.

https://www.habervakti.com/escinseller-konustu-bu-belgesel-turkiyede-ilk?fbclid=IwAR2UdLC6InwmuSW-p4lyZY1zC1lCT_kcNKH62HQkom9qN8qjJSFvVMKlIrY

Benim Ailem 2. Bölüm

https://www.youtube.com/watch?v=v-6UbOMkP38&list=PL5_aloC9kt81rrtiNCVxhmxzUEgU32Htq&index=2

Benim Ailem 3. Bölüm

https://www.youtube.com/watch?v=tXHaVWGvYH8&list=PL5_aloC9kt81rrtiNCVxhmxzUEgU32Htq&index=3

Benim Ailem 4. Bölüm
https://www.youtube.com/watch?v=65uvP_ARl9w&list=PL5_aloC9kt81rrtiNCVxhmxzUEgU32Htq&index=4

Eşcinsel Terapi Benim Ailem - 5. Bölüm
https://www.youtube.com/watch?v=tIuRKf4tbpU&list=PL5_aloC9kt81rrtiNCVxhmxzUEgU32Htq&index=5

Psikolog http://escinselterapi.net/huseyinkacin/

Başarılı programcı ve sunucu Muhammed Binici, kendi YouTube hesabından 'Benim Ailem' isimli belgesel dizisinin ilk bölümünü izleyicilerle paylaştı. Toplumun kanayan yarası ve küreselcilerin ''dokunulmaz alan'' ilan ettikleri Eşcinselliği farklı bir boyutuyla ele alan Bininci, hazırladığı belgeselle alakalı konuştu.

https://www.habervakti.com/escinseller-konustu-bu-belgesel-turkiyede-ilk?fbclid=IwAR0Rc7RHlFjS83apzXeaXa9oIw7FzB8K8VsR8y7bJglSlfj2VdPoxrezrvQ